| Konu: | Adıyaman ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 68 |
| Tarih: | 09.02.2017 |
BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Teşekkürler Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün, Adıyaman'ın en önemli sorunlarının başında gelen tütün konusunda görüşlerimi ifade etmek için söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu ve ekranları başında bizleri izleyen sevgili halkımı saygıyla selamlıyorum.
Konu tütün olunca özellikle bir hekim olarak, tütün ve mamullerinin insan sağlığına ve topluma verdiği zararlardan dolayı kullanılmasına karşı olduğumu belirteyim. Şu anda uygulanan, kapalı yerlerde sigara içmeme yasağını olumlu buluyor ve destekliyorum.
Adıyaman hep huzur kenti olarak anılır ama İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "Açık kıyılmış tütün, bunun altını çiziyorum. Bu, başımıza yeni bir dert olarak çıkmaktadır." cümlesi Adıyaman'ın huzurunu kaçırmıştır. Bakanın bu açıklamasıyla beraber, tütün üretiminin yasaklanacağı haberi Adıyaman'da çok olumsuz bir hava estirdi.
Adıyaman'da kıyılmış tütün üretimi, hem gelenekselleşmiş bir yaşam modeli, bir kültür hem de bir gelir kaynağıdır. İlimizde yaygın olarak, aile tarımı şeklinde üretilmekte, gelir açısından ilin ekonomisinde önemli bir yer işgal etmektedir. Bu nedenle tütün, çoğu yerlerde küçük aile işletmelerine özgü bir tarımsal ürün olma karakteri göstermektedir. Tütün aynı zamanda istihdam sorununa da bir çözüm getirmektedir.
Adıyaman ilinde tütün üretiminin yaygın olmasının temel nedenlerinden biri bu bölgede yetişen tütün kıyılmak suretiyle içilebilen özelliklere sahip bir tütün olmasından dolayı oldukça geniş bir tüketici kitlesine sahiptir.
Soruyorum: Adıyaman'da binlerce ailenin geçim kaynağı olan sarmalık kıyılmış tütün üretimini yasaklayarak, köylüyü, çiftçiyi, küçük üreticiyi bitirip hangi uluslararası sermaye şirketine alan açıyorsunuz? Hangi sigara şirketinin şikâyetinden dolayı kendi üreticinizi cezalandırıyorsunuz? Hani her şeyde millîydiniz? Yabancı sigara şirketleri kazanacağına, bırakın, kendi üreticiniz kazansın. Kendi üreticinize niye bu düşmanlık? Sigara yasağını getirmek istiyorsanız o zaman yabancı sigara firmalarından başlayın, üreticinizden değil.
Adıyaman'da eskiden TEKEL fabrikası vardı. TEKEL'de tütün kotası düşürüldü, sonra tamamen kaldırıldı, ne oldu? Tütün üretiminden sadece köylü, işçi kazanmıyordu, tüm Adıyaman kazanıyordu, esnafı kazanıyordu; her türlü üretim alanını doğrudan etkiliyordu.
Peki, yasakladınız da ne oldu? TEKEL tütün alırken, Adıyaman tütün üretirken, halk bugüne göre çok daha iyi bir konumda idi. Alım gücü vardı, köyden kente sağlıksız, altyapısız göç duruyordu. Bugün bu göç arttı. Şehirde işsizler ordusu birikti. Adıyaman bir ırgat şehri oldu. Adıyaman'ın şu anda büyük bir kısmı ırgat. Bu üretim yasaklarıyla beraber tamamen yoksulluğa mahkûm edilmiş bir ırgat, mevsimlik işçi şehri olacaktır.
Tütünün yasaklanması yerine "Nasıl daha kaliteli tütün yetiştirebiliriz, bunu dışarıya nasıl ihraç edebiliriz?" onun araştırmasının yapılması gerekir. Dağ köylerinde yapılan küçük ölçekli aile tarımını yasaklayacağınıza çevreyi, ekolojiyi tarumar eden taş ocaklarını, maden ocaklarını yasaklayın diyorum.
Adıyaman tütününün piyasada kendiliğinden oluşmuş bir marka değeri vardır, piyasada etkin bir yere sahiptir. Adıyaman tütününün iç pazardaki payının hızla artması yabancı sigara markalarının tüketimini düşürmüştür.
Karadenizli olan İçişleri Bakanına buradan sesleniyorum: Dağ köylerinin ve Çelikhan ilçemizin ana gelir kaynağı olan tütünden elinizi çekin. Giresun için fındık ne demekse, Rize için çay ne demekse, Adıyaman Çelikhan ilçesi için de tütün o demektir.
Bu yasağa karşı olduğumu her platformda dile getireceğim. Bugün referandum süreci başladığından dolayı belki yasağı erteleme düşüncesinde olabilirsiniz. Referandumdan sonra da yasağı getirip getirmeyeceğinizi açık yüreklilikle kamuoyuna açıklamanızı bekliyorum.
Aynı şekilde iktidar partisine mensup Adıyamanlı vekil arkadaşlarımdan da bu konuda bir açıklama bekliyorum. Her gün onlarca kişi bu konu hakkında beni aramakta, eminim sizleri de aramaktadırlar. Bu yasağa kesinlikle karşı olduklarını tahmin ediyorum. Bu yasağın uygulanmaması konusunda herhangi bir girişimleri var mı, kamuoyu merak ediyor. Halka verecekleri bir sözleri, bir taahhütleri var mı? Yasağı engelleyemezlerse halka ne diyecekler? Adıyaman halkı AKP'yi çok severdi. On beş yıldır iktidarda olan AKP, Adıyaman'a hangi iş sahasını açtı, hangi fabrikayı kurdu?
Adıyaman, AKP'den alacaklıdır. Yanı başındaki, küçük bir deniz büyüklüğündeki Atatürk Barajı suyundan yararlandırılmadı, susuz tarıma mahkûm edildi. Çevreyi, doğayı katleden küçük HES'lerin peşinde koşacağımıza bu Atatürk Barajı'ndan neden yararlanamıyoruz?
AKP, bırakın iş, istihdam sağlamayı, elimizdeki tütün ekimi ve satışını da yasaklamakta, dağ köylerinin ve Çelikhan'ımızın can damarını kesmeye çalışmaktadır. Binlerce aile ve insanın ekmek kapısı olan bu sahayı halka kapatmayın. İyileştirmeler yapalım, yasal statü verelim, güvenceli üretim ve güvenceli pazar oluşturalım.
Bugün Adıyaman'da şehirlisinden köylüsüne, memurundan işçisine, sağcısından solcusuna, bürokratlarına, gazetecisine, STK'lara sorun, hiç kimse bu yasağı kabul etmez; herkes yasağa karşı olduğunu haykıracaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Yıldırım, lütfen tamamlayın.
BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Teşekkürler Başkanım.
Bu nedenle, Hükûmeti bu konuda Adıyamanlı tütün üreticisinin sesini duymaya ve gelenek hâline gelmiş, binlerce ailenin geçim kaynağı olan küçük üreticiyi dinlemeye ve desteklemeye davet ediyorum. Adıyaman'ı daha da yoksullaştıracak, daha da ırgatlaştıracak bu yasaklama fikrinden bir an önce vazgeçmeye davet ediyorum.
Genel Kurulu ve halkımı saygıyla selamlıyorum.