GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:63
Tarih:20.01.2017

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; Halkların Demokratik Partisinin sözcüsü grup önerisine ilişkin, yanlış anlamadıysam, çok fazla bir değerlendirme yapmadı, siyasi eleştiriler dile getirdi. Sayın Cumhurbaşkanının söylediği sözü, bilemiyorum, yanlış anlamak için çaba sarf edilse ancak bu kadar olur. On iki yıl boyunca Başbakanlık yapmış, ihracatı hep artırmak istemiş ve bütün bunlar olurken tabii ki rezerv para olarak doların kullanılmış olduğu bir ülkede "Doları olan teröristtir." demek söz konusu bile değil.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Söyledi.

AHMET BERAT ÇONKAR (İstanbul) - Öyle bir şey kastetmedi, öyle bir şey kastetmedi arkadaşlar, siz de biliyorsunuz ya.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Eğer anlama çabamız varsa ve gerçekten ne söylediğini merak ediyorsak...

AHMET BERAT ÇONKAR (İstanbul) - En basit hakikatleri bile çarpıtıyorsunuz.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - ...kastımız buysa, bir çarpıtma üzerinden farklı amaçların aracı yapmak için "Ben bunu nasıl kullanabilirim?" aklı göstermeyeceksek, Sayın Cumhurbaşkanının söylediği, başka ülkelerde de olduğu gibi Türkiye'de döviz üzerinden spekülasyon yaparak siyasi istikrarsızlık doğurmak isteyen çevrelerdir.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Aynen öyle, bravo!

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Cebinde 10 doları olan, 100 doları olan, bankada 1 milyon doları olan, ihracat yapan, bunlarla ilgili bir söz değildir. Kurallar dâhilinde herkes döviz alır, döviz satar, onu yapar, bunu yapar ama kasıt istikrarsızlık doğurmaksa terörle birlikte aynı paralele düştüğünü vurguluyor. Siz de bir ülkeye yönelik istikrarsızlık kastıyla böyle bir spekülasyon yapıldığında ne düşünürsünüz? Makul mü karşılarsınız? Bilemiyorum ama Sayın Cumhurbaşkanının ifadesi buna ilişkindir.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ya benimsin ya toprağın...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Değerli arkadaşlar, ya, bu konu gayet açık, bilemiyorum, tekrar gelip burada arkadaşlar "Cumhurbaşkanı 'Doları olan teröristtir.' dedi." derler mi? Mümkün, diyebilirler ama emin olun, halkımız sözlerin ne olduğunu biliyor.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Cumhurbaşkanı ya... Ya benimlesin ya karşımdasın...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Değerli arkadaşlar, Meclis, insanoğlunun tarihi içerisinde iktidar mücadelesinin nihai olarak medenileştiği ve kurallara uygun bir şekilde sürdürülmesine yönelik oluşmuş bir mekândır.

Geçmişte insanlar taşlı sopalı kavgalar yaptılar Taş Devri'nde, Maden Devri'nde.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Beş yüz yıl önce, beş yüz yıl önce; dün akşam, dün akşam...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Kılıçla kavgalar yaptılar, birbirlerini katlettiler, büyük alanlar fethettiler, neler yaşandı insanlık tarihinde.

FATMA KAPLAN HÜRRİYET (Kocaeli) - Neler yaşandı bu Mecliste?

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Ama demokrasi insanların bir arada yaşarken o kaçınılmaz iktidar mücadelesini ehlileştirdi, medenileştirdi, beyanlar üzerinden medeni bir şekilde bu mücadelenin sürdürüleceği mekânlar olarak meclisleri oluşturdu. Meclisten geriye gitmemek lazım, tekrar sokaklara, geçmişe dönmemek lazım.

TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Kaymakam dahi tehdit ediliyor bu ülkede Cumhurbaşkanı tarafından.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Bu konuda hepimiz dikkatli olalım, benim söyleyeceğim bu.

VELİ AĞBABA (Malatya) - İletişim hocalığı vallahi böyle bir şey Hocam.

BAŞKAN - Sayın Ağbaba, niye laf atıyorsunuz devamlı?

VELİ AĞBABA (Malatya) - Tebrik ediyoruz Hocam vallahi.

BAŞKAN - Sayın Ağbaba...

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Veli Bey'i severiz. Veli Bey bana laf atabilir, serbest.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Başarılı bir milletvekilisiniz Hocam.

BAŞKAN - Sayın Bostancı, siz Genel Kurula hitap edin lütfen.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Kıymetli arkadaşlar, dış politika 1960'ın başlarına kadar Türkiye'de iç siyasette çok konuşulmazdı, 1960'tan sonra konuşulmaya başlandı; demokratikleşmenin bir neticesidir. Burada da bir çoğullaşma olması, farklı görüşlerin dile getirilmesi olağandır. Bunları dile getirirken ortak kaderin çocukları olduğumuzu unutmamak gerekir.

Eleştirilerden kasıt, elbette Türkiye'nin daha iyi ilişkiler kurması, kendi geleceğini de daha iyi inşa etmesidir. Bu kasta yönelik yapılan her tür eleştiri başımızın üzerindedir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)