GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Ayşe Nur Bahçekapılı'nın, tutuklu HDP milletvekillerinin 447 ve 447'ye 1'inci Ek sıra sayılı Anayasa Değişiklik Teklifi'nin tümünün oylamasında oy haklarını kullanabilmelerinin sağlanmasıyla ilgili dilekçeleri hakkında bir işlem yapmamasının Anayasa ve İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında usul görüşmesi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:62
Tarih:19.01.2017

MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; açılan usul görüşmesinde Başkanlığımızın bu konuda Başkanlık makamının yapacağı herhangi bir hukuki işlem olmadığı yönündeki tutumu lehinde görüşlerimi ifade etmek üzere...

AHMET YILDIRIM (Muş) - İç Tüzük madde 13...

MEHMET DOĞAN KUBAT (Devamla) - ...söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım.

Değerli arkadaşlar, HDP Grup Başkan Vekili Sayın Yıldırım'ın aslında buradan, Meclisten yerine getirilmesini istediği konu salt yargının görev ve yetkisi içinde olan bir konudur. Zaten Anayasa'nın 138'inci maddesi buna başlı başına engeldir. Yani, biz Meclis olarak burada tutuklamanın kaldırılmasına karar verecek durumda değiliz, Anayasa'nın 6, 7, 8 ve 9'uncu maddelerinde bu yetkileri kimin kullanacağı belirtilmiş, yargı yetkisinin de Türk milleti adına mahkemelerce kullanılacağı Anayasa'da söylenmiş.

Şimdi, değerli arkadaşlar, biz bir Anayasa değişikliği yaptık burada biliyorsunuz, geçici madde ekledik. Anayasa'nın 83'üncü maddesinde yasama sorumsuzluğu ve dokunulmazlığı düzenlenmiş; 1'inci maddede sorumsuzluk, 2'nci maddede ceza takibatına karşı koruma amaçlı yasama dokunulmazlığı düzenlenmiş.

Şimdi, geçici maddeyle, burada Anayasa değişikliğinin yürürlüğe girdiği tarihe kadar hakkında fezleke bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı. Bu ne demektir? Anayasa Mahkemesi kararı bu soruya şu cevabı veriyor: "Yasama dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili ceza yargılamasında herhangi bir yurttaş gibidir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve yasaların tanıdığı bütün güvencelerden yararlanabilir. Tüm vatandaşlara uygulanan hükümler ona da aynen uygulanır. Bu bağlamda gözlem altına alınabilir, sorguya çekilebilir, tutuklanabilir ve sonuç olarak herhangi bir yurttaş gibi yargılamanın bütün kurallarına bağlı olur." Anayasa Mahkemesinin buna ilişkin onlarca içtihadı var.

Şimdi, değerli arkadaşlar, gerçekten talebin, Anayasa ve İç Tüzük'e uygun olarak yani Meclis Başkanlığı... Şu anda zaten Başkanın yapacağı hiçbir şey yok. Bu konunun Meclisin çalışma usulüyle ilgisi de yok esasen. Bu konudaki talebin yargı mercilerine yapılması gerekir. Başkanlık makamı bu konuda yargısal bir yetki asla kullanamaz. Dolayısıyla bu noktada Sayın Başkanımızın yargısal yetkiyi kullanma noktasında Anayasa gereğince herhangi bir görev ve yetkisi bulunmadığına dair tutumu yerindedir.

Bu duygularla yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)