| Konu: | Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Ahmet Aydın'ın, 447 sıra sayılı Anayasa Değişiklik Teklifi'nin 1'inci maddesi üzerinde yapılan oylama tutanağını açıklama şeklinin İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında usul görüşmesi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 54 |
| Tarih: | 10.01.2017 |
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Ankara) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Sayın Engin Altay bir cümle sarf etti, "Bütün dünya izliyor." dedi, buradan başlamak istiyorum. Bütün dünya izliyor ama Türkiye izleyemiyor, Türkiye izlemiyor.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sen farkında değilsin, internette yayınlanıyor.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - İdrak meselesinde senden geri kalmam Elitaş.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - O zaman doğruyu söyleyeceksin.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Türkiye izleyemiyor çünkü bir paniğin eseri.
Şimdi, "siyasi ve demokratik olgunluk" denilen bir şey var. Bütün bu tartışmalar niye çıkıyor? Eğer burada ergen refleksleriyle... Yani, ancak bir ergene yakışır "Bakın, ben bu oyu verdim." demek, bunu göstere göstere yapmak. Değilse bir paniğin işaretidir, bir korkunun, itham altında kalmanın, "Acaba başka türlü bir tercihte mi bulundu..." Şimdi, bütün grubu bu havaya sokmuşsunuz. O zaman, kem misal misal olamaz, "Rahmetli Kamer Genç öyle yapmış, bu böyle yapmış..." Tüzük sizi de, bizi de bağlar; yeri geldiğinde bir sopa gibi kullanmayı biliyorsunuz.
Fakat, bundan daha önemli, daha yapısal bir şey var. Aslında, biz Başkanlık Divanının HDP'li iki üyesi olarak bir acil toplantı çağrısı yaptık, resmî müracaatımızı yaptık. Başkanlık Divanının bundan daha önemli ve tarihî bir sorumluluğu ve görevi var: Vekillerin yasama faaliyetine katılımını sağlamak.
Şimdi, tutuklu vekillerin... Tutukluluk, bir ceza müeyyidesi uygulaması, anayasal olarak...
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Yargıya müdahale mi edeceksiniz? Nasıl çıkaracaksınız?
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Senin telaşın hâlen devam ediyor, sen oradan girme.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Yargıya müdahale mi edeceksiniz, hapisten mi çıkaracaksınız?
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Sen telaşınla baş başa kal.
Bu anayasal güvencesi olan yasamaya katılma hakkı, Anayasa'dan daha alt bir düzenleme olan kanunla engelleniyor ve bu hiç yapısal bir engel olarak görülmüyor burada; esas mâni hâl budur. Bu Parlamentonun 11 vekili yasama faaliyetine... Nasıl SEGBİS'le ifadesini almayı biliyorsunuz, Hakkâri'deki dava için Edirne'den bir şekilde bir yol bulup bağlayabiliyorsunuz; o vekillerin, anayasal güvence altına alınmış olan ve hâlen dokunulmazlığı devam eden o vekillerin gelip bu yasama faaliyetine katılması lazım; bu, yok. Bu olmayınca böyle eften püften, sizin de panik eseri yaptığınız ve tamamen artık saçmalığın dik âlâsı boyutuna varan, burada ancak liseli gençlerde hoş görülebilecek birbirine gösterme, beraber kabine girmeyle falan iş buraya getiriliyor.
İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Liseli gençler sizden daha olgun, liseli gençleri küçümseme.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Olgunluk bahsinde küçümseme değil.
İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Küçümsüyorsun.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Liseliler ancak bununla izah edilebilir.
İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Liseliler senden olgun.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Bak, bu izafiyet böyle bir şeydir.
İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Gençlerimiz geleceğimiz, küçümseme onları.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Birine "Kafam kazan gibi oldu." dediğin zaman, bunu ancak bir çocuk kazan olarak imge eder. Metafor ve mecaz meselesinde biraz ders alın. (HDP sıralarından alkışlar)