GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:50
Tarih:04.01.2017

YAŞAR TÜZÜN (Bilecik) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; görüşmekte olduğumuz kanun tasarısının 7'nci maddesi üzerine Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına vermiş olduğumuz önergeyle ilgili söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sevgili arkadaşlar, milletvekili olarak yasama yetkisini elimizde bulunduruyoruz. Bu yetkiyi özellikle 2002'den beri AKP iktidarları döneminde, AKP'nin Parlamentoda çoğunluğu sağladığı günden bugüne kadar istismar etmekle meşgulsünüz. Bu bir torba kanun, bu torba kanun tabiri caizse bir nevi çuval kanun olmuş durumda. 23 ayrı konuyu içerisine alıyor, 23 ayrı kanunu oyluyoruz ve üstelik yetmiyormuş gibi bir de temel kanun olarak getiriyorsunuz, hem temel kanun hem torba kanun. Şunu içtenlikle söylemek istiyorum: Yarın sabah seçim bölgenizden bir partiliniz, bir vatandaşınız sizi aradığında, "Sayın Milletvekilim, gece, dün akşam 01.15 sularında çıkan maddeyle ilgili benim bir sorum var: Bu nedir, nasıl kabul edildi veya edilmedi?" diye bir telefon aldığınızda buna maalesef birçoğunuzun cevap veremeyecek durumda olduğunu itiraf etmek istiyorum. Çünkü yasama görevimizi yerine getirirken yürütmeye yani Bakanlar Kuruluna bu kadar yetkiyi devretmenizi anlamış değilim. Bu doğru değildir, Türkiye'nin gündemi bu da değildir. Türkiye'de terör belası almış başını gidiyor, işsizlik had safhada, güvensizlik had safhada.

Bu tasarıda belki de en önemli madde 7'nci madde, bir muafiyet sağlıyor. Kuşkusuz olumlu bir madde ama bu maddenin yürürlüğe girmesi, kanun olarak kabul edilmesi, vatandaşa veya esnafa yansıması direkt anlamda doğru olmayacaktır çünkü siz bir sicil affı gündeme getiriyorsunuz. Bu sicil affından birçok vatandaşımız, yurttaşımız, esnafımız kuşkusuz faydalanacaktır ama bugüne kadar SSK'sını, BAĞ-KUR'unu, vergisini zamanında, doğru ve dürüst bir şekilde ödeyen esnafımızın kabahati ne olacak? Ona ne muafiyet sağlıyoruz? Yani sicili bozulanları affediyoruz. Evet, affedelim ama dürüst ve namuslu bir şekilde esnaflık görevini yerine getiren; vergisini, SSK'sını, BAĞ-KUR'unu ödeyen bir vatandaşa, bir esnafımıza hangi kolaylığı sağlıyoruz? Sağlamıyoruz. Dolayısıyla, bugünkü bu torba kanunun bu akşam veya yarın kabul edilip yürürlüğe girmesi Türkiye Cumhuriyeti devletinde hizmet eden esnafımıza, ticaret erbabımıza bir kolaylık sağlayamayacaktır. Çünkü, yatırım noktasında vatandaşımız, esnafımız, bugünkü Hükûmete, bugünkü AKP iktidarına maalesef güvenmiyor. Güvenmediği için de bu paket, bu çıkarılan kanunlar sadece kâğıt üzerinde kalacak, yürürlüğe girmeyecektir.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, şunu içtenlikle söylemek istiyorum: Eğer şimdiden, Anayasa'mız ve İç Tüzük'ümüz gereği bu yetkileri bugünkü Bakanlar Kuruluna bu anlamda devrediyorsak, Türkiye'nin gündeminde olan yani Anayasa değişikliği maddeleri gerek Genel Kurul aşamasından gerekse referandum aşamasından sonra kabul edilirse bu yetkinizin tamamen ama tamamen elinizden alınacağını da bilmenizi isterim. Geçmişte belediye meclis üyeliği ve belediye başkanlığı yapmış bir arkadaşınız olarak şunu söylüyorum: Eğer bu kanun, önümüzdeki hafta bu Meclisten geçerse ve referandumda kabul edilirse hepiniz birer belediye meclis üyesi durumuna düşeceksiniz. Sadece ve sadece başkanın emrinde birer yurttaş durumuna düşeceksiniz. O nedenle, Türkiye'nin gündeminde olan bu Anayasa değişikliği gerek Genel Kurul aşamasında gerekse referandum aşamasında biz vatandaşlarımızın, duyarlı vatandaşlarımızın... Cumhuriyetin kazanımlarının tek kişiye devredilmesine karşı duruyoruz." diyen milyonlarca insanımız var. Bu insanlarımıza kulak vermenizi temenni ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)