GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:44
Tarih:21.12.2016

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; şu anda Komisyonda cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin konu müzakere ediliyor. Bu müzakerelere başlamadan önce de CHP'nin sayın grup başkan vekilleriyle görüşmüştük, aynı şekilde MHP'nin sayın grup başkan vekilleriyle görüştük; müzakerelerin medeni bir şekilde sürdürülmesi ve her kim bu sisteme ilişkin ne tür itiraz veya lehinde ne tür görüş bildiriyor ise, mantıklı, rasyonel, literatür çerçevesinde Türkiye'ye katacakları yahut da kaybettirdiğini düşündükleri çerçevede değerlendirmeler yapsın, medeni bir müzakere olsun ve bu çerçevede milletimiz de ne olup bittiğine ilişkin, böyle kışkırtıcı laflardan, provokasyondan, sloganlardan yahut da klişe tarihî anlatılardan öte gerçek duruma ilişkin soğukkanlı bir analiz yapma imkânı bulabilsin. Bunu konuştuk.

Şimdi, CHP'nin baştan beri bu cumhurbaşkanlığı sistemine ilişkin pozisyonu belli. Karşı, çeşitli nedenlerle karşı. Esasen, bu karşı olma hâli, daha bu Anayasa Komisyonu kurulurken, 24'üncü Dönemde ve daha sonraki dönemlerde onun devamı olarak kurulurken daha baştan CHP tavır olarak "teklif dahi edemezsiniz, bunu getiremezsiniz." şeklinde bir yaklaşım sergiledi bu konuya ilişkin olarak. Keşke o zamanlar konuşabilseydik ama olmadı, geçtik, şimdi konuşuyoruz.

Anayasa metinleri, elbette toplumun bütün katmanlarının katılımıyla ve müzakeresiyle olmak durumunda, bunu biliyoruz. Ama eğer bütün katmanları bir araya getirecek bir metin üzerinde anlaşamıyorsanız, mümkün olan ortaklığı kurmak için çaba gösterirsiniz, siyaset mümkünün sanatıdır ve bu çaba çerçevesinde, esasen bizim de tam olarak düşündüğümüz, muhtemelen MHP'nin de tam olarak düşünmediği ama 2 siyasi parti bir araya geldiği için birlikte neler üzerinde uzlaşılabilir, bu çerçevede bir müzakere gerçekleştirilerek bir metin çıkarıldı ve bu metin şimdi komisyonda.

CHP'nin buradaki katkılarını, biz, geçmişteki tartışma ve değerlendirmeleri paranteze alıp bundan sonrası için kamuoyuna intikal edecek bilginin sıhhatli olmasına yönelik bir dikkat ve üslup içerisinde yapmasını bekleriz ve ümit ederiz. CHP, Türkiye siyasetinin köklü partilerinden birisi ve bu katkıyı beklemek sadece CHP'ye oy vermiş vatandaşların değil, herkesin görevi, herkesin beklentisi.

Şimdi, Sayın Pekşen geliyor, burada... Tamam, cumhurbaşkanlığı sistemine karşı olabilirsiniz ama siz bir terör örgütünün önderi, lideri olarak takdim edilen, başkanı olarak takdim edilen bir kişi ile bir siyasi partinin genel başkanını ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanını yan yana gösteren ve bütün bu yan yana gelme hâlinin de Cumhurbaşkanlığı sistemi etrafında bir anlamı olduğu iddia eden bir tavır sergilerseniz bu bir analiz değildir, bu bir medeni katkı değildir; bu, mantık olarak da yan yana gelmeyecek insanları yan yana getirerek buradan ancak bir kışkırtıcılık üretme taktiği olabilir. Buna gerek var mı, CHP'nin buna ihtiyacı var mı?

Ben eminim ki CHP'nin içerisinde son derece kıymetli, bu itirazlar her neyse, bunları çok rasyonel bir şekilde aktaracak arkadaşlar var. Nitekim Komisyonda yapıyorlar, bekliyoruz, Genel Kurulda da yapsınlar. Ama sonuçta burada konuşacağız ve nihai kararı sizin de bizim de meşruiyetimizi borçlu olduğumuz millet verecek. Bizim görevimiz millete doğru düzgün bilgilerin intikal etmesini sağlamak ve bu ortamı da alabildiğine sıhhatli iletişimin sağlandığı şekilde muhafaza etmek. Kışkırtıcılıktan, provokasyondan, slogandan, klişe hükümlerden uzak, gerçekten de bu tasarı, teklif ne getiriyor, onu anlatan bir dille müzakere etmek, bizim görevimiz bu. O yüzden burada bir üslup problemi olduğunu düşünüyoruz, bu üsluba dikkat etmek gerekir. Bu üslup meselesi elbette sadece CHP'nin meselesi değil, hepimizin meselesi, Mecliste o medeni müzakere ortamını sağlamak hepimizin görevi. Ümit ederim, bundan sonra bu konulara ilişkin değerlendirme yaparken kastımıza hizmet edecek bir dil, karşımızda olan çevreleri kışkırtmaya dönük, onları öfkelendirmeye dönük bir üsluptan kaçınan bir dikkat bize eşlik eder diye ümit ediyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)