| Konu: | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 9'uncu Tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 40 |
| Tarih: | 14.12.2016 |
HDP GRUBU ADINA HÜDA KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; saygıyla selamlıyorum sizleri.
Öncelikle, içinde bulunduğumuz, Türkiye ve halkımızın karşı karşıya kaldığı demokratik katliam ve Beşiktaş gibi, halkımızın canına kastedilen katliamlar, halkımızın iradesinin ortaya konulduğu, milyonlarca insanımızın iradesini temsilen Parlamentoya gönderdiği tüm vekilleri hak ettikleri, konuşması ve vazifelerini yapmaları gereken koltuklarda bulunamamalarından dolayı, bütün bu acılarla ilgili üzüntülerimi paylaşıyorum ve bütün kalbimle tüm bu kıyımları, linçleri, katliamları yürekten kınıyorum.
Sevgili milletvekilleri, geçtiğimiz günlerde İstanbul'da "Kudüs İçin Parlamenterler Birliği" diye bir uluslararası toplantıya katıldık. HDP adına 2 milletvekili -Mehmet Ali Aslan Vekilimiz ile ben- temsilen orada bulunduk. Sayın Cumhurbaşkanının orada yaptığı bir konuşma vardı. O konuşmanın tamamına, Filistin ve Filistinliler üzerine yapılan konuşmaya, İsrail zindanlarında bulunan Filistinli milletvekilleri, başkanlar, Filistinli halkın iradesini temsilen seçip gönderdiği vekiller, iradeleri linç edilip İsrail'in zindanlarında aylardır, yıllardır hapis kalan milletvekilleri üzerinden yaptığı konuşmaya ben de katıldım. Katıldığım nokta... Orada, "İsrail" kelimelerini yerinden çıkarıp, "Filistin halkı" kelimelerini yerinden çıkarıp oraya "Türkiye"yi yerleştirdiğimizde Cumhurbaşkanı bizi anlatıyor dedim.
Konuşmalarına bakınız arkadaşlar, katılmamak mümkün mü? "Buradan Filistin'in kahraman gençlerini, Ramallah'ın ve Gazze'nin her biri cesaret abidesi vakur insanlarını, Kudüs namusumuzdur diyerek canı pahasına Kudüs'e sahip çıkan kadınları, genç kızları, hanım kardeşlerimi selamlıyorum. Bu salondan, Filistin'den koparılmanın acısını on yıllardır gönüllerinde bir kor gibi taşıyan tüm Filistinli mültecileri selamlıyorum."
Bugün "Şırnak" diye bildiğimiz bir şehir yok oldu ve içinde yaşayan halkın tamamı mülteci durumunda.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Kim yaptı onu?
HÜDA KAYA (Devamla) - Türkiye uçakları yaptı, Türkiye uçakları yaptı, kimin yaptığını çok iyi biliyorsunuz.
Devam ediyor konuşma: "Bir çocuk düşünün..." Evet, tam bizi anlatan bölüm. "Her gün namlusu kendisine çevrilmiş silahların gölgesinde okula gidiyor. Bir genç düşünün, geleceğe dair hayalleri beton duvarların soğukluğunda, dikenli tellerin vahşiliğinde kayboluyor. Bir kadın düşünün, yıllarca gözü gibi baktığı, el emeği çeyizleriyle içini donattığı evi bir anda buldozerlerle üzerine yıkılıyor."
Bu buldozerlerin kimlerin olduğunu çok iyi biliyoruz.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Belediyelerin buldozerleri onlar, sizin elinizdeki belediyelerin buldozerleri, PKK'nın.
HÜDA KAYA (Devamla) - Onlara siz zaten el koymuştunuz, siz el koymuştunuz zaten.
"Bir baba düşünün, sudan sebeplerle çocukları hapse atılıyor, evlatların geleceği çalınıyor. Ve bir millet düşünün, yüz yıllardır meskûn oldukları topraklarda, kendi öz yurtlarında horlanıyor, parya muamelesi görüyor. Filistinli çocukların, gençlerin, kadınların, babaların hemen her gün yaşadıkları hayat işte budur."
Çok duygulu, çok güzel bir konuşma. Keşke bunu bir de Türkiye toprağında, kendi ülkemizde devlet terörüyle gerçekleştirilen, katliamlarla kıyım edilen halkımız için de kullanabilseydik.
İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Yazıklar olsun!
BAŞKAN - Sayın Kaya, lütfen temiz bir dille konuşunuz.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ne devlet terörü be! Nerede devlet terörü var ya? PKK terörü var, onu söyle sen.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - "Devlet terörü." diyemezsiniz siz.
İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Devlet terör uygulamaz ama senin gibi sözcüler gelir, bunları burada konuşur.
HÜDA KAYA (Devamla) - Filistin'de her gün kendini tekrar eden bir zulüm, bir baskı düzeni olduğunu, bu adaletsizliğin bütün dünyanın...
BAŞKAN - Sayın Kaya, sözlerinize lütfen dikkat ediniz.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Sen "PKK terörü." desene, "PKK terörü.", onu söyle.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, ikazı ben yapıyorum, lütfen.
İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Bak, milletin kürsüsüne geliyor, bu hak veriliyor, "Devlet terörü." diyor burada.
HÜDA KAYA (Devamla) - Vaktimi çalıyorlar.
İki dakikamı çaldınız.
BAŞKAN - Ne kadar çabuk akıyor sizin zamanınız.
HÜDA KAYA (Devamla) - Filistin'de her gün kendini tekrar eden bir zulüm ve baskı düzeni olduğunu, bu adaletsizliğin bütün dünyanın gözünün önünde sayısız Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen yarım asırdır katmerlenerek devam ettiğini vurguladı Sayın Cumhurbaşkanı ama Birleşmiş Milletler, aynı Birleşmiş Milletler, buradaki, ülkemizde yaşanan insan haklarına, iradeye yapılan linç ve saygısızlıklarla ilgili bir karar açıkladığında "Siz kim oluyorsunuz ey Birleşmiş Milletler!" diyebiliyorsunuz.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - PKK'nın öldürdükleri insan değil mi? Onların çocukları insan değil mi? Bir de onu söyleyin bakalım.
HÜDA KAYA (Devamla) - Gene devam ediyor konuşma. Evet, İsrail de Filistinlilere aynı sizin dediğinizi diyor ve onlara "Terörist." diyor.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - PKK'nın öldürdükleri insan değil mi, askerlerimiz insan değil mi, polisimiz insan değil mi?
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen...
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - PKK teröristlerine de bir şey söyle, PKK'ya bir şey söyle.
HÜDA KAYA (Devamla) - Aynen Mavi Marmara davasını harcadığınız gibi bizim kendi halkımızı da harcıyorsunuz.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Teröristlere de bir şey söyle, PKK'ya bir şey söyle.
BAŞKAN - Sayın Tamer, lütfen...
HÜDA KAYA (Devamla) - İkiyüzlü bir politikayla Mavi Marmara davasını, Filistinlileri siz sattınız.
"Çünkü hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukukunun geçerli olduğu mevcut küresel sistemde bu kararların hiçbiri uygulanamıyor." diyor Sayın Cumhurbaşkanı.
Evet, iç politikaya döndüğümüzde aynen kendi içimizde yaşadığımız paradoksları tekrar tekrar önümüze getiriyoruz arkadaşlar. Halep'i Halepliler yönetsin evet, Gazze'yi Gazzeliler yönetsin evet; peki, 6 milyondan fazla insanımızın iradesini nasıl terörize eden bir politikaya, bir pratiğe, bir zihniyete sahip olabiliyorsunuz?
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Bu bayrağın altında herkes aynı, eşittir; Kürt de eşittir, Türk de eşittir. Bunu unutma.
HÜDA KAYA (Devamla) - Sizin zihniyetiniz, iradeyi terörize etmektir. Tarih bunu yazıyor. Tarih bunu yazıyor.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Terörü yapan PKK. Bir kere onu söyle bakalım. Bir sefer de oradan söyle bakalım PKK'nın terörünü.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Söyleyemez, nerede söyleyecek?
HÜDA KAYA (Devamla) - Siz eğer... Gerçekten bir kez daha söylüyorum, bakın, ülkemizde çok büyük acılar yaşanıyor. Biz bu acıların yaşanması...
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ya Kürt, Türk kardeştir, PKK kalleştir. Onu söyle! PKK teröristtir, söyle!
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Kürt kardeşlerimizi PKK'nın elinden kurtaracağız, kurtaracağız PKK'nın elinden.
HÜDA KAYA (Devamla) - Sesinizi kesin, dinleyin. Sesinizi kesin dinleyin önce.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, karşılıklı konuşmayın lütfen.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - PKK teröristtir, onu söyle.
HÜDA KAYA (Devamla) - Siz gerçekten barış için samimiyseniz, o şehitler için yüreğiniz yanıyorsa...
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - PKK'ya da bir şey söyle!
HÜDA KAYA (Devamla) - ...asker, polis, genç, kadın, erkek ölmesin diyorsanız, kardeşim, ülkeyi siz yönetiyorsunuz, ülkeyi siz yönetiyorsunuz...
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Kırk senedir öldürüyor orada PKK, bir de onu söyle.
HÜDA KAYA (Devamla) - ...bütün güç elinizde, bir adım atalım hep birlikte. Barışı gerçekleştirmenin önünde hiçbir engel yok.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Hendekleri, çukurları kazın.
HÜDA KAYA (Devamla) - Bunu başaramayacak hiçbir güç yok. Amerika mı bize engel olacak?
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Çözüm sürecini bitiren çukurları kazın o zaman, onlardan da bahset.
HÜDA KAYA (Devamla) - Amerika mı bizim barışı gerçekleştirmemize engel olacak? İsrail mi bizim barışı gerçekleştirmemize engel olacak? Kimden akıl alacağız biz?
İSMAİL TAMER (Kayseri) - PKK onların maşası, siz de onlara su taşıyorsunuz.
HÜDA KAYA (Devamla) - Bu ülkede tek bir irade vardır, burada bize karşı yükselttiğiniz sesi, eleştiriyi, terörize dillerinizi biraz da barışa bir adım atın diye sayın üst yöneticilere söylemeniz, iletmeniz lazım, düşüncelerinizi.
Teşekkür ediyorum.