| Konu: | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 5'inci Tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 36 |
| Tarih: | 10.12.2016 |
AK PARTİ GRUBU ADINA FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; görüşülmekte olan 2017 yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Kültür merkezlerinden kütüphane ve müzelere, tarihî eserlerden sanata, konaklama ve deniz turizmi tesislerinden seyahat acentelerine kadar, bütün hükûmetler döneminden daha çok destek AK PARTİ hükûmetleri döneminde verilmiş ve verilmeye devam edilmektedir. Sağlık ve kış turizmi, yayla turizmi, Karadeniz kültür ve doğa turizmi başta olmak üzere turizm çeşitlendirilmiş, mavi bayraklı tesislerin sayısı artırılmıştır.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; "turizm" deyince, artık, akla sadece deniz, kum ve güneş gelmiyor, "tarih, doğa, yayla" deyince de akla ilk gelen Karadeniz Bölgesi'ndeki kültür, tabiat ve gastronomi turizmine de dikkatinizi çekmek istiyorum. Mavi ile yeşilin birleştiği, tarih ve medeniyetin bütünleştiği, mümbit toprakları, doğal bitki örtüsü, gölleri, termal ve akarsularıyla, yazın yaylaları, kışın dağları ve kayak merkezleriyle, cami, tarihî han, hamam, köprü ve harabeleriyle, külliyeleri, kaleleri ve ören yerleriyle, özellikle de Kızılırmak ve Yeşilırmak'ın eşsiz deltalarının eşine az rastlanan güzellikleriyle ve Türkiye'de yaşayan 482 kuş türünün 352'sini barındıran Kuş Cenneti'nin Samsun Kızılırmak deltasında olduğunu da ayrıca ifade etmek durumundayım. Yöresel yemekleriyle de Karadeniz, gastronomi turizminde önemli bir yere sahiptir. Bu doğa, tarih, kültür, yayla, kanyon, göl gibi değerlerimize her mevsimde ulaşabilmek için planlamalar, ulaşım planlamaları yapılmış, imalatına başlanan yollarıyla, konaklama tesisleriyle, piknik alanlarıyla ve aktivite merkezleriyle batı, orta ve doğu Karadeniz Bölgesi ülke turizminde önemli bir yere sahiptir.
İzleri kaybolmaya yüz tutmuş, özelliklerini kaybetmekte olan bu değerlerimizi aslına döndürmek, restore etmek, tarihimizi iç ve dış turizme açmak için on dört yıldır kaynak aktarılmakta ve aktarılmaya da devam edilmektedir.
Özellikle, deniz turizmine verilen desteğe, yapılan yatırımlara rağmen iç ve dış kaynaklı nedenlerden zaman zaman turizm sektöründe ekonomik sorunlar yaşanmakta, işletmeciler ekonomik sıkıntılara düşmektedirler. Burada asıl dikkat edilmesi gereken nokta, Hükûmetimizin veya Bakanlığımızın desteklerinin yetersiz olduğu değildir, asıl dikkat edilmesi gereken konu, sektörü büyütmek, şoklara karşı dayanıklı ve kalıcı, rekabet edebilir hâle getirmektir. Kaliteyi düşürmeden maliyetleri düşürmek zorundayız. Bunun için işletmecisinden yöneticisine, garsonundan temizlik personeline kadar tüm çalışanlar kendilerini sürekli yenilemeli, zihniyet değişikliğini sürekli geliştirmelidirler. Sadece yabancı turizme değil, iç turizme de alan açılmalı, alternatifler sunulmalıdır. Herkesin rahatlıkla tatil yapmasına imkân sağlayan tesisler inşa etmek, yatırımcı için her geçen gün daha fazla önem kazanmaktadır. Krizlerden çıkış için mutlaka bir B planı baş ucumuzda olmak zorundadır. Olumsuz algı yaratmamak, pozitif düşünmek, iç ve dış turizmi dengeleyici planlar yaparak yapısal değişiklikleri mutlaka hayata geçirmek zorundayız.
Hükûmetlerimiz döneminde ülkemizin tanıtımının yapılması için birçok kaynak aktarılmıştır. Ancak bu kaynağı aktarması gerekenler ülkemizin tanıtımını değil FETÖ terör örgütünün tanıtımını yapmışlardır. Hükûmetimiz, özellikle 2016 yılında yaşanan terör olayları ve FETÖ darbe girişiminden sektörü destekleyip ayağa kaldırmak için birçok destek vermiştir. Yine, 2017 yılında (A) sınıfı seyahat acentelerine uçak başı 20 bin TL destek verileceği Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım Bey tarafından açıklanmıştır.
Bu vesileyle, görüşülmekte olan 2017 bütçesinin vatanımıza, milletimize hayırlı olmasını diliyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)