GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:30
Tarih:01.12.2016

BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Teşekkürler Başkanım.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; 405 sıra sayılı Yasa Tasarısı'nın 75'inci maddesi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.

Bugün 1 Aralık. Adıyaman altmış iki yıl önce bugün 1954 yılında Malatya'dan ayrılıp il oldu.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Memnun musunuz?

BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - İl oldu ama olamadı, Adıyaman yine bir kasaba olarak devam ediyor. Şehirler arası yolu olmayan, otobüs garı bile olmayan ilimde dört tarafta bir yol yapımı var.

HALİL ETYEMEZ (Konya) - Adıyaman'a hakaret ediyorsun.

BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Adıyaman ile Diyarbakır arasında bir yol yapımı var, bu yol yapımıyla ilgili bir davetiye var, bu davetiyeyi müsaadenizle sizinle paylaşmak istiyorum. Bu davetiye Karayolları Genel Müdürü İsmail Kartal tarafından benim şu anda içeride bulunan Grup Başkan Vekilim İdris arkadaşıma gelmiş: "Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Sayın Ahmet Arslan'ın teşrifiyle Kâhta-Narince-Siverek yolu birinci kısım temel atma törenini onurlandırmanızı diliyorum." diyor. Yol yapılıyor.

MUSTAFA ILICALI (Erzurum) - Ne var bunda?

BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Keşke İdris Başkanım olsaydı da beraber gitseydik. 4 Kasımda bir sivil darbeyle İdris arkadaş rehin alındı, onlarla birlikte diğer arkadaşlarımız da rehin alındı. Şu anda ceza evlerinde tecrit edilen, rehin alınan tüm arkadaşlarıma da buradan selam ve saygılarımı gönderiyorum. Ziyaret etmemize bile izin vermeyen zihniyeti de buradan kınıyorum.

İdris arkadaş -tabii, bizden bir iki dönem önce milletvekili olduğu için gayet tecrübeliydi- bir şey yazdığım zaman hep kürsüde temiz dil kullanmamı önerirdi, bana şöyle derdi: "Behçet dikkat et, sana söylenmesine razı olmadığın hiçbir kelimeyi karşındaki arkadaşlar için söyleme." Bu kadar temiz bir insan maalesef şu anda cezaevinde rehin durumda.

Sayın Başkan Vekilim, Sayın Bakanım; siz de Meclis Başkanlığı yaptınız. Bu konuyu dün Meclis Başkanıyla görüştük, ne olur Meclise yapılan şu darbenin bir an önce ortadan kaldırılması için bir girişimde bulunun, rehin tutulan arkadaşlarımızı bir an önce aramıza gönderin dedik. Bana diyeceksiniz ki: "Olay yargıda." İnanın, yargı denen bir şey yok arkadaşlar. Türkiye çok kötü şekilde, OHAL'le, kanun hükmünde kararnamelerle yönetiliyor. İstense, yarın arkadaşlar burada olabilir.

Gerger-Narince'ye yapılacak yol üzerinde duracağım ama ondan önce, bu Adana Aladağ'daki canlarını yitiren çocuklarımız için 4 parti anlaştı, bir araştırma komisyonu kuruldu, sevindirici. Keşke bir araştırma komisyonu da Gerger'deki cinsel tacize maruz kalan çocuklarımız için de -74 çocuk üç yıl boyunca cinsel tacize maruz kalmışlar- kursak, oradaki durumu araştırsak ama maalesef orada şimdi gizlilik kararı alınmış. Neyi gizleniyor? Kimden neyi gizliyoruz? Sayın Bakanım, bu sizi de ilgilendirir. Orada, Gerger İmam Hatip Lisesinde okuyan kızlı erkekli 74 öğrenciye tacizde bulunulmuş, 1 kişi tutuklanmış, 13 öğretmen ve yönetici açığa alınmış. Gelin, bu gizlilik kararı alınan olayı beraber ele alalım.

Sayın Millî Eğitim Bakanına yine diyorum: Gelin, burada beraber o açılışı yapmışken bir de Gerger'e gidelim, bu olayı açığa çıkaralım. Ben gelmeye hazırım ama iktidar milletvekilleri gelemez. Niye? Çünkü onlar cinayetlerin üstünü örtmeye çalışıyorlar. Örneğin, geçen gün dile getirdim, Mazel köyünden Ramazan Fırat olayına bakalım, belki ondan haberleri bile yoktur. Diyarbakır'da Tahir Elçi cinayetinin üstünü örtmeye çalışıyorlar, haritada bile Diyarbakır'ın yolunu bilmeyenler güneşi balçıkla sıvar gibi Tahir Elçi'nin katilini örtmeye çalışıyorlar, biat ettirmeye çalışıyorlar; yürekleri yetmez. Ben varım, gidip Gerger'deki olayı araştıralım diyorum.

Şimdi, yasa tasarısında yine çocuklarla ilgili bir bölüm var, bu beni çok ilgilendiriyor; çocuk köleliğine yönelik bir düzenlemedir diye görüyorum. Keşke çocuklarımız İstanbul'da çırak olsa, Adıyaman'daki çocukların gidecekleri yer ya tekstil fabrikası ya un fabrikası ama büyük şehirlerde öyle mi? Gidenler teknolojinin, bilimin olduğu yerlerde eğitimlerini yapacaklardır. Bakanlığın da dikkatini çekmiştir...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BEHÇET YILDIRIM (Devamla) - Söyleyecek çok şey var ama gerçekten çıraklık eğitiminin özellikle üzerinde durulmasını rica ediyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)