| Konu: | Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ölümünün 78'inci yıl dönümünde saygıyla andığına ve bir ülkenin gerek insanca yaşaması gerek uluslararası alanda onurlu yerini tutabilmesinin ulusal kalkınmasını gerçekleştirmiş olmasına bağlı olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 19 |
| Tarih: | 10.11.2016 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ebediyete intikalinin 78'inci yıl dönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve hasretle yâd ediyoruz.
Türk milletinin tutsak ve bağımlı yaşamasına karşı çıkan, işgal ve ihanetin karanlık bir döneminden ışık huzmesi gibi parlayarak bir milletin yüksek hedeflere ulaşmasını sağlayan Mustafa Kemal Atatürk'ün geride kalan emanetleri Türkiye'nin geleceğini tayin etmiştir. Atatürk, Türk milletinin yeniden doğruluşunun kılavuzudur. Onun "Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkûmdur." sözü günümüze ışık tutmaktadır.
Atatürk'ün kalkınma modelinde ulusal bağımsızlık kavramı temel amaçlardan en önemlisi olmuş ve titizlikle savunulmuştur. Atatürk'e göre tam bağımsızlık siyasi, mali, iktisadi, adli, askerî, kültürel ve benzeri her hususta tam bağımsız ve serbestlik olarak algılanmaktadır. Bunlardan birinden yoksun olmak ise bir ülkenin gerçek anlamıyla bağımsızlıktan yoksun olması demektir.
Atatürk "en büyük eserim" dediği Türkiye Cumhuriyeti'ni bir uygarlık projesi olarak düşünmüştür. Zira onun düşüncesinde uygarlık kuşkuya yer vermeyen bir nimettir. Bu uygarlık düzeyi, zamanın Batı Avrupa toplumlarında örnekleri görülen bir ekonomik refah düzeyidir. Ancak bu kalkınma modeli dünyanın ezilen uluslarına örnek teşkil edecek özellikler taşımaktadır. Ona göre siyasi ve askerî zaferler ne denli büyük olursa olsun ekonomik başarılarla süslenmez ise meydana gelen zaferler sürekli olamaz, az zamanda söner. Atatürk, devletin ekonomi müdahaleleriyle birlikte kişisel özgürlüklerin korunmasına büyük önem vermektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERHAN USTA (Samsun) - Bitiriyorum Sayın Başkanım.
BAŞKAN - Lütfen bir dakikada tamamlayın Sayın Usta sözlerinizi.
ERHAN USTA (Samsun) - Bir ülkenin gerek insanca yaşaması gerek uluslararası alanda onurlu yerini tutabilmesi ulusal kalkınmasını gerçekleştirmiş olmasına bağlıdır. Atatürk, ulusal egemenlik ve ulusal bağımsızlığı korumanın tek koşulunun güçlü bir ekonomi olduğunu anlamış ve ülkenin bir an önce hızlı bir şekilde kalkınmasını ve sanayileşmesini zorunlu görmüştür.
İzlenecek yol bellidir. Günübirlik yönetim tarzı bir kenara bırakılmalıdır. Her şeyin başı planlamadan geçer. Sağlıklı planlama ve yürütme sağlıklı düşüncelerle olur. Bu nedenle de eğitim her şeyin başında gelir.
Mustafa Kemal Atatürk "Ekonomik kalkınma Türkiye'nin özgür, bağımsız, her zaman daha güçlü, her zaman daha müreffeh bir Türkiye idealinin bel kemiğidir. Büyük davamız, en uygar ve en refah ulus olarak varlığımızı yükseltmektir. Ulusal kalkınma, Türkiye'nin, hür, bağımsız, daima daha kuvvetli, daha refah Türkiye idealinin bel kemiği olmuştur." şeklindeki sözleriyle kalkınmanın önemini dile getirmiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERHAN USTA (Samsun) - Sözlerimi onun "Ne mutlu Türk'üm diyene." cümlesiyle bitiriyorum.
Teşekkür ederim.