| Konu: | 669 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması ve Milli Savunma Üniversitesi Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname (1/751) ve İçtüzük'ün 128'inci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Tezkeresi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 18 |
| Tarih: | 09.11.2016 |
ARZU ERDEM (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, 669 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması ve Milli Savunma Üniversitesi Kurulmasıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname'nin 2'nci maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisi saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, olağanüstü hâl kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri ve Jandarma personeline ilişkin alınan tedbirler, FETÖ/PDY bağlantısı olan kişilerin, mahkûmiyet kararı aranmaksızın görevden alınmasını kapsamaktadır.
Hain FETÖ ve uzantılarının kökü kazınmalıdır ancak bunu yaparken, konuyla ilgili bir konuşmamda değindiğim gibi, suçsuz ile suçlu birbirinden ayrılmalıdır. Bu hususta titiz ve detaylı çalışmalar yapılmalıdır, masum insanlara dokunulmamalıdır, suçu olmayanların günahına girilmemelidir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bizler suçsuz ve mağdur olan milletimizin her zaman yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz. Bu süreç FETÖ'ye yönelik olduğu kadar diğer terör örgütlerini de kapsamalıdır. Ülkemizin birlik ve bütünlüğünü tehdit eden her kim olursa olsun gerekli cezanın tereddütsüz verilmesi gerekmektedir. Bu, bizim vatan borcumuzdur.
Değerli milletvekilleri, ben, bugün sizlere mağdur gençlerimizin sorunlarından bahsetmek istiyorum. Ziraat mühendisleri, gıda mühendisleri, su ürünleri, balıkçılık teknolojisi mühendisleri, veteriner hekimler, tekniker ve teknisyenler işsiz. Bugüne kadar yapılan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı personel alımları ülkemizin ihtiyacının çok gerisinde kalmıştır. Son on yılda Bakanlık tarafından küçük alımlar yapılmıştır, geriye kalan binlerce işsiz mühendisimiz kaderine terk edilmiştir ancak bu fakültelerimiz de hâlâ mezun vermeye devam etmektedir.
Değerli milletvekilleri, ülkemizde tarım, her dönemde önemli yer almaktadır, milletimizin ekonomik ve sosyal gelişimini büyük ölçüde etkilemektedir. Merdiven altı üretimin arttığı ve bir sürü zararlı besinin piyasaya sürüldüğü günümüzde yılda 3 bin 500 civarında mezun veren gıda mühendisleri gerektiği kadar atanamamaktadır. Bunun yanında, hayvan sağlığı ve dolayısıyla insan sağlığını korumak üzere veteriner hekimlerin istihdam edilmesi ülkemiz açısından önem teşkil etmektedir. Küçükbaş ve büyükbaş hayvanların üretimi, tedavisi, hayvan ırklarının ıslahı ve yetiştirilmesi, verimliliklerinin artırılması, sağlıklarının korunması, salgın hastalıkların önlenmesi, et, süt, bal gibi hayvansal ürünlerin uygunluğunun denetlenmesi, gıda hijyeni ve kontrolü gibi konularla ilgilenen veteriner hekimlere yeterince önem verilmemektedir. Hayvan sağlığının, dolayısıyla da insan sağlığının bozulmasına sebep olabilecek acı tabloların önüne geçebilmek için yeteri kadar veteriner hekimin kamuda istihdamının sağlanması gerekmektedir. Böylece hem istihdam sağlanır hem de gençlerimizin sorunları çözülür.
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde su ürünlerinin değerlendirilmesi, projelerin üretilmesi, su ürünlerinde dünya pazarında yer almak, su ürünleri mühendisleri tarafından gerçekleştirilebilir. Ülkemizin su ürünleri potansiyeli göz önüne alındığında, istihdam edilen su ürünleri mühendisleri ve balıkçılık teknolojisi mühendisleri sayısı da yeteri kadar değildir.
Değerli milletvekilleri, milletimizin sağlıklı gıda üretmesi ve tüketmesi, hayvansal besinlerin sağlıklı bir biçimde yeterince üretilebilmesi, su ürünlerinin en ekonomik şekilde milletimize ulaştırılabilmesi, ülkemizin ekonomisinin gelişmesi ve doğru tarım ve hayvancılık politikalarının izlenmesi amacıyla ziraat, gıda, su ürünleri, balıkçılık teknolojisi mühendisleri, veteriner hekimler, tekniker ve teknisyenlerin istihdamı gerekmektedir. Milletimizin yediden yetmişe her bir ferdi bizim için kıymetlidir. Aynı zamanda bilinçsiz üretim, üreticilerin maliyetlerini artırırken bundan tüm ülkemiz etkilenmekte ve daha pahalıya tüketim yapmaktadır. Bu denli büyük önem taşıyan bir konuya eminim ki iktidar partisi de kulak verecektir.
Sözlerime yarın ölüm yıl dönümünde rahmet ve minnetle anacağımız Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün şu cümleleriyle son vermek istiyorum; bunu özellikle iktidar partisinin vicdanına sunuyorum, Türkiye Cumhuriyeti'nin özellikle bugün gençliğine ve yetişmekte olan çocuklarına hitap ediyorum: "Batı senden, yani Türk'ten çok gerideydi. Manada, fikirde, tarihte de bu böyleydi. Eğer bugün Batı, teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk çocuğu, o kabahat, senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur."
Evet, söylediğim gibi, iktidar partisinin vicdanına bırakıyorum. Buradan tüm istihdam bekleyen gençlerimizi sevgiyle selamlıyorum.
Teşekkür ederim. (MHP sıralarından alkışlar)