| Konu: | 668 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (1/748) ile İçtüzük'ün 128'inci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Tezkeresi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 17 |
| Tarih: | 08.11.2016 |
OKTAY ÇANAK (Ordu) - Sayın Başkanım, çok kıymetli milletvekilleri; 668 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınması Gereken Tedbirler ile Bazı Kurum ve Kuruluşlara Dair Düzenleme Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hakkında söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Milletimizin ülkesine ve iradesine -hepinizin bildiği üzere- 15 Temmuzda bir darbe teşebbüsünde bulunuldu. Hiç şüphesiz o gün o niyetle hareket eden insanlar, bu ülkenin geçmişinden geleceğine tüm kazanımlarını yok etmek, milletin iradesiyle oluşturulmuş siyasi iktidara bir şekliyle müdahale etmek niyetiyle o gün o teşebbüste bulunmuş oldular.
Tabii, böyle bir badirenin atlatılmasından sonra yapılması gereken de devletin en hızlı, en etkin şekilde bu önlemleri almasıydı. İşte bugün kanun hükmünde kararnamelerle en hızlı, en etkin şekilde bir mücadele veriliyor ve biz de Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak bu desteklemeyi burada yapmak durumundayız.
Tabii, bunların hepsinin yasal bir dayağı var. Anayasa'nın 120'nci maddesi OHAL kapsamını düzenlemiş ve burada bu düzenlemenin bir yasadan kaynaklandığını, hukuki bir dayanağının olduğunu zaten bize anlatıyor.
Tabii bu süreç içerisinde özellikle muhalefet milletvekilleri serzenişte bulunuyor. Ama şunu görmek lazım: Şu anki durum olağan bir durum değildir ve şu anki durum mutlak surette hızlı ve etkin bir mücadeleyi gerektiren bir durumdur.
Şimdi, 17 Aralık-25 Aralık sürecine dayanarak yolsuzluklardan bahsediyorsunuz ama şunu da görmeniz lazım: O gün orada yapılan da birilerinin niyetiyle, el uzatmasıyla, müdahalesiyle yargıya bazı kararlar aldırmak değil miydi? Öyleyse oradaki hukuki bir darbe değil miydi?
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Ortada bir yolsuzluk yok muydu? Paraları görmedik mi? Kasaları görmedik mi?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ya, çantadan çıkanları görmüyor musun? Adam kaçarken dolarla yakalandı be! 100 milyar dolar çaldılar be! Orada öyle bir şey yok, o kumpas.
OKTAY ÇANAK (Devamla) - Daha düne kadar, altı ay önce Sayın Cumhurbaşkanımız Anayasa Mahkemesinin kararını eleştirirken burada çıkıp da "Bir Cumhurbaşkanı nasıl Anayasa Mahkemesi kararını eleştiriyor?" diyen siz değil miydiniz?
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - 12 Eylülden daha sıkıntılı günler yaşıyor ülke.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Hadi bakalım...
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - 12 Eylülü aratıyorsunuz, arıtıyorsunuz 12 Eylülü.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ya, FETÖ'yü mü savunuyorsun, FETÖ'yü mü? Darbe yapıldı ya! Darbecileri mi savunuyorsun?
OKTAY ÇANAK (Devamla) - Ama bir saatten beri...
BAŞKAN - Lütfen sayın milletvekilleri, müdahale etmeyelim, lütfen...
OKTAY ÇANAK (Devamla) - Bakın, bir saatten beri dinliyoruz, yine aynı milletvekili arkadaşlar bu sefer Anayasa Mahkemesinin kararını "kara bir leke" olarak burada anlatmaya çalışıyor. Bunlara saygı duymak lazım. Anayasa Mahkemesi kararı da eleştirilebilir ama bu, başka zaman birileri tarafından eleştirildiğinde "yanlış" ama sizin tarafınızdan eleştirildiğinde "doğru" kabul edilmemeli. Hukuk bunu gerektirir.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Ne alakası var ya, ne alakası var?
OKTAY ÇANAK (Devamla) - Evet, hukuk herkese dokunacaktır. Bu kürsüde vatanın ve milletin bekası için yemin eden herkes bu hukukun dokunacağını da bilerek yemin edecekti. Biz burada hep birlikte dokunulmazlıkların kaldırılması için oy verdik, burada bütün partiler -HDP haricinde- buna destek verdi. Öyleyse, dokunulmazlığın kaldırılmasına destek verildiyse dokunulmak da bunun doğal sonucudur. Siz çocuklarının yanında şehit edilen askerlerin, polislerin hukukunu nasıl koruyacaksınız?
HALUK PEKŞEN (Trabzon) - Onlara tünel yaptırmayarak, onlara tünel yaptırmayarak!
OKTAY ÇANAK (Devamla) - Ve orada onlara dokunan, onlara kurşun sıkan o hainlerin cenazesine katılıp onlara destek verenleri nasıl savunacaksınız?
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - "Çözüm süreci" diyerek onlara göz yummamakla.
ADNAN GÜNNAR (Trabzon) - Ezbere konuşma!
OKTAY ÇANAK (Devamla) - İşte burada buna dikkat edecek ve diyeceksiniz ki: "Siz dokunulmazlığı kötüye kullanıyorsunuz, siz milletin size verilen o emanetini maalesef gayrimeşru kullanıyorsunuz."
CEYHUN İRGİL (Bursa) - Bombalar gömülürken sen neredeydin?
OKTAY ÇANAK (Devamla) - Bu nedenle de o gün oy verdiğiniz o iradeye sahip çıkarak bugünkü hukuki durumu desteklemek durumundasınız.
CEYHUN İRGİL (Bursa) - Daha önce de "Kandil'e gidenleri destekleyin." diyordunuz.
OKTAY ÇANAK (Devamla) - İşte, biz, bu vesileyle her zaman milletimizin yanında, onların lehinde, onların yüreğinde hissettiklerini düşünerek siyaset yapıyoruz. İnşallah bundan sonra da bu yolda devam edeceğiz.
Bu vesileyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyor, hepinizi Allah'a emanet ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.