GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:17
Tarih:08.11.2016

AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, saygıdeğer vatandaşlar, vefakâr sağlık camiası; öncelikle bilmeyenler için sağlık camiasının bir tanıtımını yapmak istiyorum. Gecesini gündüzüne katarak cefakârca çalışan sağlık görevlilerimizin oluşturduğu grup ülkemizin en yüksek tahsilli insan gücünü oluşturan gruplar içerisinde yer almaktadır, doğrusu böyle olması da gerekir. Tabii, AKP hükûmetleri öncesinde sağlık alanındaki insan kaynağımız sınırlı ama çok nitelikliydi. Asıl işi yapan eğitimli ve kadrolu çalışanlarımızla kaliteli bir hizmet sunumu vardı. Hastalar bugünkü gibi hekim hekim gezerek teşhis konmasını, sonra da hekim hekim gezerek hastanelerle pazarlık yaparak tedavi olmaya çalışmıyordu. Tıp fakültelerinde şimdiki gibi 50 kişilik amfilerde 150 kişiye ders vermiyorduk. Mezun olan tıpçılarımız alması gereken eğitimleri, olması gereken biçimde alıyor, hakkıyla hekim olarak milletimize sağlık getiriyorlardı. Sağlık çalışanlarının toplum içinde bir saygınlığı vardı. Şimdi ise tam tersi çünkü AKP hükûmetleri olarak el birliğiyle sağlığı ticarethanelere dönüştürdünüz.

Şimdi, gelin, sağlık çalışanlarının sorunlarına yakından bakalım. Sağlık çalışanlarının aldığı maaşların içinde döner sermaye ek ödemelerinin oranı yüksek olduğu ve bu ödemeler emekli kısmına yansıtılmadığı için sağlık çalışanlarının emekli maaşı kabul edilemeyecek kadar azdır. Bugün emekli hekimlerin yüzde 91'i hâlâ çalışmaktadır. Emekli hekimlerin yüzde 14'ü açlık sınırında, yüzde 80'i ise yoksulluk sınırında maaş almaktadırlar. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak hem emekli hem de çalışan sağlık personelinin hakkı olan iyileştirici zammı öneriyoruz. Bunun için de kanun teklifini Meclisimize sunduk. Her Tıp Bayram'ında bir grup sağlıkçıyı karşısına alan Başbakan, Sağlık Bakanı "Yıpranma payı vereceğiz." diye müjde vermektedir. Ne hikmetse her Tıp Bayramında sağlık çalışanlarına ve emeklilerine seyyanen zam haberleri yayılıyor, bunlar İnternet'te gündeme geliyor ama ne kaynakları belli ne de detayları belli. Sonra da maalesef hayal kırıklığı...

Gelelim yıpranma payına. Açık konuşalım, AKP Hükûmeti sağlıkçılara şöyle diyor: "Ayda kırk sekiz saat nöbet tutarsanız, üç gün nöbet tutarsanız, şu kadar saat nöbet tutarsanız bu kadar yıpranma payı." teklifiyle sağlıkçılarla bir manada dalga geçiyor. Sağlık çalışanlarımızı lütfen oyalamayın. Hakkın, hukukun, adaletin hâkim olacağı Milliyetçi Hareket Partisi iktidarında sağlıkçılar, nöbetten bağımsız her yıl için doksan gün yıpranma payı alacak yani her dört yıla bir yıl yıpranma payı vereceğiz. Ama, merak etmeyin, nerede bir hukuksuzluk, nerede bir mazlum varsa Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz orada olacağız ve vatandaşlarımızı savunmaya devam edeceğiz. Tüm sağlık kurumlarını eğitimli gençlerimizle buluşturacağız. Sadece atanamayan yardımcı sağlık personeli sayısı şu anda 350 bin. Hani sizin bir sene önce Sağlık Bakanlığı olarak 22 bin dediğiniz ama yıl boyunca yaptığınız 10.800 kişilik alımın yalnızca 4.623 kişisi yardımcı sağlık personeli kardeşlerimiz.

Bu çocukları, bu gençlerimizi taşeron politikalarınız uğruna istismar etmeyi bırakın. Yaptığınız alımın yarısından azını bu kardeşlerimize ayırmanız gerçekten günah oysa personel açıklığı ortada. Her şehre açtığınız ve gitmeleri için teşvik ettiğiniz okullardan mezun olan bu çocuklarımız, bugün sizin politikalarınız nedeniyle maalesef işe girememektedirler ve bu gençlerimizin meslek tanımlarını da yapmıyorsunuz. Örneğin, evde hasta bakım teknikerleri, ağız ve diş sağlığı teknikerleri, işte bunların meslek tanımlarını yapmadığınız için bu gençlerimiz sizin açtığınız okullardan mezun olduktan sonra işe girememektedirler. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak teklif ettik ve Meclise de sunduk. Bize engel olmayın, gelin hep birlikte bu gençlerimizi sevindirelim ve ailelerimize buradan bir mutlu haber verelim.

Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Yurdakul.