GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 667 Sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname (1/746) ile İç Tüzük'ün 128'inci Maddesine Göre Doğrudan Gündeme Alınmasına İlişkin Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı Tezkeresi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:8
Tarih:18.10.2016

HDP GRUBU ADINA FERHAT ENCU (Şırnak) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Burada açıkçası birçok defa söz aldık, birçok olayı izah etmeye çalıştık. 7 Hazirandan sonra oluşan iradenin kabul edilmemesi, hemen akabinde savaşın başlatılması, Kürtlere karşı, farklı kimliklere, diğer yapılara karşı, bu ülkede muhalif olanlara karşı topyekûn savaşın başlamasıyla birlikte kürdistanın, Kürt illerinin birçok ilçesinde sokağa çıkma yasağı ilan edildi.

Bu illerden bir tanesi Şırnak'tır. Şırnak'ta, İdil'de, Silopi'de, Cizre'de, Şırnak merkezde, Beytüşşebap'ta sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Orada yaşanan acıları biz burada defalarca dile getirdik. Fakat ne yazık ki, her defasında dile getirdiğimizde AKP Hükûmeti hiçbir şey olmamış gibi davranmaya çalıştı. İki yüz on sekiz gündür Şırnak'ta sokağa çıkma yasağı vardır.

Değerli arkadaşlar, sekiz aydır, sekiz aydır Şırnak halkı kendi evlerine gidemiyor ve Şırnak'ın yüzde 80'i yıkılmıştır. Bakın, arkadaşlar, "Seksen üçüncü gününde operasyonlar bitti." açıklamasından bu yana tam iki yüz on beş gün geçti ve hâlâ Şırnak'ta sokağa çıkma yasağı vardır ve ne zaman kaldırılacağı belli değildir. Şırnak'ın yüzde 80'i yıkılmış ve Şırnak halkı tümüyle köylerde, barakalarda, Şırnak ilçelerinde, diğer yıkımın olduğu yerlerde yani İdil'de, Cizre'de, Silopi'de barınmaya, temel ihtiyaçlarını, sağlık ihtiyaçlarını, eğitim haklarını, ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyorlar.

Değerli arkadaşlar, 5 bine yakın insan şu anda Şırnak çevresinde çadırlarda, barakalarda yaşıyor ve en temel ihtiyaçlarını gideremiyorlar ve AKP Hükûmeti Silopi'yi pilot bölge seçtiğinde "Bu halk için bizim projelerimiz vardır, onların barınma ihtiyaçlarını gidereceğiz, onların eğitim, sağlık haklarını, ihtiyaçlarını gidereceğiz." dediler fakat şu anda Şırnak halkının yüzde 50'si eğitim, barınma gibi sorunlarla karşı karşıyadır. Burada, Şırnak halkını zorla yerlerinden göç ettirenler, Şırnak halkını bu sefalete mahkûm edenler bilsinler ki tarih önünde bunun hesabını vereceklerdir, bilsinler ki bu halka bunun hesabını vereceklerdir. İnsanların en temel ihtiyaçlarının giderilmediği ve hâlâ sokağa çıkma yasağının olduğu Şırnak'ta, Şırnak ilçelerinde yani yaklaşık 60 bin nüfusa sahip olan Uludere, Beytüşşebap'ta bulunan insanlar Cizre'ye gelip temel ihtiyaçlarını karşılamak istediklerinde Şırnak çevre yolundan geçemiyorlar, mecburen -Cudi Dağı'ndan- dağlardan vuruyorlar ve Uludere'den gelen bir insan, Beytüşşebap'tan gelen bir insan yaklaşık bir buçuk saatte varacağı bir yere, Cizre'ye; bu dağ yolunu, topraklı yolu kullanması sebebiyle yaklaşık dört saatte ancak varabiliyor ve hastalar bu şekilde hastanelere taşınıyor ve bu şekilde insanlar temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Çevre yollarını kullandıkları takdirde orada keyfî bir muameleyle karşı karşıya kalıyorlar. Yaklaşık üç saat, altı saat, on iki saat gibi saatlerle oradaki insanları mağdur ediyorlar ve bu mağduriyeti yaşamak istemeyen insanlar kendilerini o tehlikeli yollara vuruyorlar.

Değerli arkadaşlar, Şırnak'ta sadece sokağa çıkma yasağı yoktur, Şırnak'ta topyekûn bir imha söz konusudur; doğasına, kültürüne, tarihine karşı, diline karşı bir saldırı söz konusudur ve Şırnak halkının yüzde 80'i evlerinin yıkılmasından kaynaklı... Daha önce Şırnak halkı eşyalarını, mallarını evlerden taşıyacakları sırada orada bulunan vali, yetkililer "Taşımayın, bu geçici bir süreçtir, hemen dönersiniz." deyip taşınmalarına, mallarını taşımalarına izin vermedi. Şırnak'ta taşeron firma, orada o evleri yıkan, sapasağlam evleri yıkan firma kolluk kuvvetleri denetiminde, orada bulunan güvenlik kuvvetleri denetiminde Şırnak halkının malını talan ediyor. Arkadaşlar, siz kendinizi kırk haramiler olarak mı görüyorsunuz? Şırnak halkına haramiler olarak mı yaklaşıyorsunuz? Yani bu şekilde mi insanların temel ihtiyaçlarını, mağduriyetlerini gidereceksiniz?

Bakın, aileler gidip Şırnak Cezaevinde bulunan insanlarla görüşemiyorlar. Bahane nedir? "Şırnak'ta sokağa çıkma yasağı vardır." Bakın, az değil, birkaç gün önce bundan kaynaklı, Şırnak Cezaevinde yapılan uygulamalardan kaynaklı 2 çocuk yaşamını yitirdi. Bakın, dokuz gündür orada bir açlık grevi söz konusudur. Niçin orada bulunan siyasi tutsaklar bu açlık grevine girmişlerdir? Şırnak'taki ablukanın kaldırılması, ailelerinin kendileriyle görüştürülmesi talepleri vardır. AKP Hükûmeti eğer "ileri demokrasi" diye demokrasinin kırıntısını bile bu ülkede bırakmamışsa bunun hesabını vermek durumundadır.

İnsanların en temel hakları, ihtiyaçları zorba, kaba kuvvetle engelleniyorsa, bizler kendi ilçelerimize gittiğimizde Anayasa'da bize tanınan dokunulmazlık hakkı çiğnenmek isteniyorsa, araçlarımız aranıyor, yollarımız kesiliyorsa AKP Hükûmeti bundan sorumludur, izlemiş olduğu politikalardan kaynaklı bundan sorumludur. AKP Hükûmeti bunun hesabını tarih önünde, bu halkın önünde vermek durumundadır.

Değerli arkadaşlar, bir üniversite kurulmuş Şırnak'ta; sayısını tam olarak bilmiyorum -kapasitesi ne kadardır- ama büyük bir üniversitedir. Şimdi öğrenci alınmaya başlandı. Peki, soruyorum Sayın Bakanım: Bu öğrencileri siz nerede barındıracaksınız? Hakikaten merak ediyorum, siz bu öğrencilerin konaklama hakkını nasıl sağlayacaksınız? Orada yurt yok, 200 kişilik bir yurt vardır, o da yıkılmış mıdır, sağlam mıdır, belli değildir. Peki, "Cizre'de, Silopi'de onları barındıracağız." derseniz, orada bulunan sapasağlam evler bile dâhil "riskli alan" adı altında yıkılmak isteniyor. İnsanlar topyekûn bir cezalandırma politikasıyla karşı karşıyadır. Bunun sebebi nedir sizce? 7 Haziranda, 1 Kasımda ortaya koymuş olduğu iradedir ve orada AKP Hükûmetini, onun politikasını, onun zihniyetini il barajının altına iterek iradesini ortaya koyduktan sonra bu halktan öç alma politikasıdır.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)