| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti ile İsrail Devleti Arasında Tazminata İlişkin Usul Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 128 |
| Tarih: | 19.08.2016 |
CEYHUN İRGİL (Bursa) - Değerli Başkan, sevgili milletvekili arkadaşlarım; gecenin bu ilerleyen saatinde, birazdan, Meclisimiz kapanmadan önce belki de bu günlerin en güzel, hayırlara vesile olacak işlerinden birini yapacaksınız. O yüzden bu çabaları için İzmir milletvekillerine ve gruplara ve bunda hemfikir olan bütün partilere teşekkür ederim. Bildiğiniz gibi, birazdan 2 üniversitenin tekrar kurulması konuşulacak. Ben bunun için birkaç uyarıda bulunmak istiyorum öğrenci arkadaşlara çünkü çok yanlış anlamalar var, binlerce mesaj geliyor. Bu yüzden bu ek konuşma süresini aldım. Asıl, üniversiteyle ilgili konuşmamızı İzmir Milletvekilimiz Sayın Musa Çam birazdan yapacak. Bizi izleyen arkadaşlar için söylüyorum.
Arkadaşlar, bildiğiniz gibi, 15 üniversitenin kapatılmasıyla birlikte 65 bin öğrenci, 2.500 akademisyen, idari personel ve çalışan memurlar mağdur oldular. Kanun Hükmündeki Kararname'de bir cümleyle bu mağduriyet giderilebilirdi; bu cümle: "Kapatılan tüm üniversiteler devletleştirilip, güvenlik soruşturmasından geçen akademisyenler kendi kampüslerinde eğitime devam edebilir." diyebilseydik bunca mağduriyet, karışıklık ve kaos olmayacaktı. Biz iki haftadır ve sizler de belki binlerce mesaj ve kapatılan üniversite öğrencilerinin mağduriyetiyle uğraşıyorsunuz.
Şimdi İzmir'de İzmir ve Gediz Üniversitelerini yeniden bir kanunla kuruyoruz. Elbette biz üniversite açılışlarına karşı olamayız ancak dilerdik ki 15 üniversite bu şekilde devlet üniversitesi olarak açılsın ve akademisyenler, öğrenciler, çalışanlar mutlu olsun ama bunun bir başlangıç olmasını ve en kısa sürede diğer 13 üniversitenin de böyle devletleştirilerek açılmasını destekliyoruz. Biri yer biri bakar, kıyamet bundan kopar. Bugün bu 2 üniversiteyi açıyoruz ama diğer üniversitelerin mağduriyetlerini ve feryatlarını çok yakında, yarından itibaren duyacağız, duyacaksınız, size binlerce mesaj gelecek "Niçin biz açılmadık?" diye. Gelin, en kısa sürede diğer üniversiteleri de açalım, bu aileleri, çocukları, akademisyenleri sahipsiz bırakmayalım. Bugün kurulan İzmir Demokrasi ve İzmir Bakırçay ve Beykoz üniversitelerinin kuruluşları hayırlı olsun. Bu üniversitelerin aynı fakültelerle kurulması özellikle işsiz kalan akademisyen ve çalışanlar için çok önemli. Bu akademisyenlerin kendi kampüslerinde ve yuvalarında tekrar hızla işe alınması ve bu mağduriyetlerin, mağdurların öncelenmesi, bu insanlara öncelik verilmesi çok önemli. Bu konuda da iktidar partisinin bize sözlü bir sözü olduğunu buradan ifade etmek isterim.
Bir konuya çok ama çok dikkat çekmek isterim, bu çok önemli çünkü size de sorulacak. Öğrenci arkadaşlar birçok mesaj atıyorlar, diyorlar ki: "Üniversitemiz aklandı mı? Çok şükür, yarından itibaren açılıyoruz; sağ olun, var olun." Arkadaşlar, bu, üniversitelerin aklanması anlamına gelen bir kuruluş yasası değil. 2 yeni üniversite kuruluyor bu üniversitelerin kampüslerinde. Neden? Bu varlıklar, bu millî servetler boşa gitmesin... Bu üniversiteler aslında bir tür devletleştiriliyor. Bu nedenle bu üniversitelerin ilan edilmesi, Resmî Gazete'de yayınlanması ve eğitime geçmesi zaman alabilir yani üç ay, dört ay, beş ay... Bu nedenle kapanan üniversitelerin öğrencilerini uyarıyorum, lütfen, çok önemli: YÖK'ün ilan ettiği, dün açıkladığı kararlarda belirttiği gibi, 23-26 Ağustos arasındaki başvuru tarihlerinde puanla tercih yapacaksınız, unutmayın, bunu sakın kaçırmayın, bu çok önemli. Eğer 26 Ağustos gecesi saat on ikiye kadar tercihlerinizi yapmazsanız açıkta kalırsınız. Siz tercihlerinizi yapın, bu üniversiteler açıldıktan sonra kendi kampüslerinize dönebilirsiniz. Zannediyorum Hükûmet ve iktidar partisi üyeleri de Eğitim Komisyonu ve İzmir milletvekilleri de bu konuda çok çaba sarf ettiler ve sarf edeceklerdir, YÖK'ün de hızlı karar almasıyla bu arkadaşlarımız en kısa sürede kendi kampüslerine kavuşacaklardır.
Bunun dışında, bu üniversiteler için çaba harcayanlara tekrar tekrar teşekkür ediyorum çünkü her açılan üniversite bir kazanımdır, İzmir'in de 2 tane devlet üniversitesi kazanması çok önemlidir.
Ayrıca, bir konuda da uyarıda bulunmak istiyorum hem Hükûmete hem de bütün milletvekili arkadaşlarımıza, özellikle YÖK'le bağı olan bütün iktidar grubu milletvekillerine: YÖK tarafından alınan kararlar rektörler ve üniversiteler tarafından uygulanmıyor ve zorluk çıkarılıyor. Arkadaşlar, bütün üniversiteler ve rektörler özel öğrenci statüsünde bütün öğrencilerimizi kabul etmek zorunda ve mağduriyete yol açmamak zorundadır. YÖK bu konuda söz vermiştir, Sayın Başbakan bu konuda söz vermiştir, "Hami üniversitelerimiz çocuklarımıza sahip çıkacak." demiştir. Lütfen sahip çıkın. Zaten bu çocuklar, bu insanlar, aileler yeterince mağdur edildi, daha fazla üzmeyelim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
CEYHUN İRGİL (Devamla) - Son söz olarak da, tüm kapanan üniversiteleri devletleştirerek tekrar açalım. Herkes hocalarıyla ve aynı kampüslerinde eğitime ücretsiz olarak devam etsin çünkü zaten hiç hak etmedikleri bir mağduriyet böylece hiç olmazsa bir nebze hafifletilsin.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)