GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:128
Tarih:19.08.2016

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; aslında önemli birtakım sonuçlar, önemli birtakım dersler çıkaracağımız bir çalışma haftası yürüttük, yürütüyoruz.

Değerli arkadaşlar, ortaya çıkan ilk sonuç, toplumdan, halktan bir yasayı gizleyerek, saklayarak, o halka rağmen bir yasayı buraya getirmenin aslında ne kadar sakıncalı olduğunu ve bize aslında zaman ekonomisini kaybettirdiğini gösteriyor.

Bakın, belediyelere kayyumun atanması meselesi, günlerdir, haftalardır, komisyonlarda, burada zaman geçirdik. Yine Şırnak ve Hakkâri'nin il statüsünden çıkarılması meselesi. Hakkârililer, Şırnaklılar her yerde tepkilerini ortaya koymak için yollara düştüler. Aslında halkın tepkilerini görerek, halkla tartışarak o insanları da böyle bir tepkiyi organize etmek zorunda bırakmak, aslında başlı başına halkla çatışma yolunu seçmektir. Bunların hiçbirinin gereği yok.

Bir diğer önemli sonuç şu çıkıyor değerli arkadaşlar: Bu yasaları buraya getiriyoruz, tartışıyoruz; sonra iktidar birtakım önergelerden, birtakım maddelerden vazgeçiyor ama bu arada aslında toplumu rahatsız eden birçok şeyi de gözden kaçırıyor. Biraz önce söyledim, Antep'le ilgili bir yasayı bu torbanın içine koyuyoruz. Böyle bir torba mantığı hakikaten terk edilmelidir. Sayın grup başkan vekilleri bu konuda gerçekten bir araya gelmelidir. Yasalar buraya temel yasa olarak gelmemeli ve onun üzerinde uzlaşarak, anlaşarak, konuşarak çözülmeli. 40 ayrı maddede değişiklik yapan bir torba yasa buraya geldiğinde her şey birbirine karışıyor. Her şeyin birbirine karışmasının yanında, sonradan biz muhalefet etmek zorunda kaldığımızda da iktidar partisi -hani deyim yerindeyse- "Ben bundan vazgeçiyorum, siz de fedakârlık edin." deyip toplum aleyhine, halk aleyhine, kamu aleyhine aslında birtakım yasaların gözden kaçırılmasına da sebebiyet veriyor. Durup dururken hiç ilgili yerlerde tartışılmadan, bazı maddeleri komisyonda bile tartışmadan buraya getiriyoruz. Dünkü YÖK Yasası'nda rektörlerin atanma durumunu bu Meclise taşıma biçimi başlı başına hakikaten sıkıntılı olmuştur. Ağır bir dil, terim kullanmak istemiyorum ama en hafif deyimiyle bir Ali Cengiz oyunu olmuştur. Bu tarzdan kaçınmak gerekiyor.

Değerli arkadaşlar, muhalefetiyle iktidarıyla kimse bu halkın düşmanı, bu ülkenin düşmanı değildir. Uzlaşarak, konuşarak sağlıklı yasa yapma yolu seçilebilir. Konuşulabilmeli, tartışılabilmeli...

AYŞE SULA KÖSEOĞLU (Trabzon) - Aynı konuşmayı 5'inci defadır dinliyoruz. Yok böyle bir şey ya!

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Sayın Milletvekili, çok mu itiraz ediyorsun? Bunların hangisi oluşmadı?

AYŞE SULA KÖSEOĞLU (Trabzon) - Aynı konuşmayı 10'uncu defadır dinliyoruz, aynı konuşma ya!

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - 10 defa değil, 15 defa dinleyin. Sonuç değişsin, bir sonuç değiştirin.

AYŞE SULA KÖSEOĞLU (Trabzon) - Allah aşkına ya! Hepimizin zamanı kıymetli ya!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen...

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Önemli olan sonuç değiştirin. Siz sonucu değiştirmeden aynı yola devam ediyorsunuz.

Biz burada sağlıklı yasa yapmaktan bahsediyoruz, bu toplumun çıkarına yasa yapmaktan bahsediyoruz. Dolayısıyla, bu hepimizin ortak sorunu. Muhalefetin görevi bunları dile getirmek.

Evet, zaten dinlemediğiniz gibi... Burada dinlemek istemiyorsunuz, burada da zaten çoğu zaman beşer kişi, onar kişi kalıyorsunuz. Oysa bunları...

SALİM USLU (Çorum) - Ben seni dinlemek zorunda değilim ya!

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Dinlemek zorundasınız, dinlemek zorundasınız.

SALİM USLU (Çorum) - Dinlemiyorum.

BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayın lütfen.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Burada herkes herkesi dinlemek zorunda.

Burada eğer gerçekten biz bu halkın çıkarına, toplumun çıkarına, kamunun çıkarına iş yapıyorsak birbirimizi dinlemek zorundayız. Burası halkın sorunlarının gündeme geldiği, tartışıldığı bir mekândır. Burası, yoksa, gelip el kaldırıp indirme mekanizması değildir. Eğer bu hâle getirirseniz...

AHMET GÜNDOĞDU (Ankara) - Dinlenecek konuşmayı da yapmak gerekiyor ama değil mi?

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Eğer bu hâle getirirseniz o zaman gerçekten anlamsızlaşır.

AHMET GÜNDOĞDU (Ankara) - El kaldırmaya hakaret etmek doğru değil, dinlenecek konuşmayı da yapmak gerekir ekleyelim oraya.

ÇAĞLAR DEMİREL (Diyarbakır) - Ona siz karar veremezsiniz!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen karşılıklı konuşmayın.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Ya, değerli arkadaşlar, kimin ne konuşacağına...

BAŞKAN - Sayın Toğrul, siz de lütfen Genel Kurula hitap edin.

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bakın, iktidarın anlaması lazım, kimin ne konuşacağına siz karar veremezsiniz. Eğer bizim burada ne konuşacağımıza karar verecekseniz...

BESİME KONCA (Siirt) - Onların konuşmasına başkası karar verdiği için...

AHMET GÜNDOĞDU (Ankara) - Benim hangi yasaya el kaldıracağıma da sen karar veremezsin.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...

Sayın Gündoğdu, lütfen...

MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Ben buradan ne konuşacağıma karar veririm. Benim bir derdim var, ben halkın iradesiyle buradayım. (HDP sıralarından alkışlar)