GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yatırımların Proje Bazında Desteklenmesi ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:127
Tarih:18.08.2016

NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir kez daha herkese merhaba. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, dört beş saat önce haber ajanslarına bir haber düştü. Haber şuydu. Çevre ve Şehircilik Bakanı Yüksekova'ya gitmişti. Yüksekova'da bu yakılan ve yıkılan mahalleri gezdikten sonra Yüksekova merkezinde esnaflarla bir süre görüştükten sonra basına yönelik bir açıklama yaptı. Yaptığı açıklamada şunu ifade ediyordu: Yüksekova'ya geliş nedeninin kamu kurum ve kuruluşlarına yer bakmak, yer tespiti yapmak olduğu söylüyordu. Bu arada Yüksekova için 2,5 milyar lira bir ödenek ayrıldığını, sıkıntılar olsa da bu ödeneğin ayrıldığını, kendisinin yirmi bir yıl Kayseri'de belediye başkanlığı yaptığını, o dönemde bile 2,5 milyar gibi bir paranın Kayseri'ye getirilmediğini, bunun çok önemsenmesi gerektiğini, buna değer verilmesi gerektiğini, bu gelen parayla Yüksekova'yı Paris yapacaklarını söyledi.

Tabii, Paris deyince benim aklıma aniden Sur geldi. Dönemin Başbakanı Sayın Davutoğlu da Diyarbakır'a gelmişti, Sur'un yasaklı olduğu bölgede bir açıklama yapmıştı Diyarbakırlılara ve tüm kamuoyuna. İşte, bu yasak kalktıktan sonra Sur'u Toledo yapacaklardı. Vallahi biz şaşırdık yani artık tercih yapmak zor olacak; acaba diyoruz Paris'e mi gitsek, Toledo'ya mı gitsek, hangi güzellikleri nasıl görsek(!) Ama tabii hayatın gerçeği böyle değil. Yaklaşık bir yıl oldu, Sur'da daha sokağa çıkma yasağı kaldırılmadı, ablukalar devam ediyor. Sur neredeyse yerle bir edilmiş, buna Sur'un içerisindeki tarihî yapılar da dâhil.

Tabii ki bununla ne yapılmak istendiğini biz biliyoruz, gayet iyi biliyoruz. Yani halkın üzerinde bir etki yaratılmak isteniyor, halkla bizim aramızdaki bu kopmaz bağ dediğimiz bağ bir şekilde koparılmaya çalışılıyor. Ama merak etmeyin yani Amedliler, Diyarbakırlılar partilerine, mücadelelerine, değerlerine son derece bağlıdır. Tüm bu yapılanlara rağmen partilerinin, mücadelelerinin yanındadır ve arkasındadır.

Aslında benim sormak istediğim şey şu AKP'li arkadaşlara: Biz daha bu yasayı burada yeni görüşüyoruz yani çıkıp çıkmayacağı belli değil. Yani, Yüksekova il olur mu, olmaz mı, daha henüz Meclisin iradesi, burada Genel Kurul iradesi açığa çıkmadı, ortaya çıkmadı ama Sayın Bakan Yüksekova'ya gidiyor. Yani, buradaki iradeyi, şu anda şurada yaptığımız toplantıyı, her şeyi boşa çıkaracak bir şekilde Yüksekova'da kamu binaları için yer arıyor. Yani, netleşmiş bir şey var, kesinleşmiş bir şey var, o kesinleşmiş durumla ilgili bir yer arayışına girmiş. Yani, bunu kabul etmek mümkün değil. Orada yapılan bu açıklamayı, ben, Parlamento iradesi adına, Parlamentoya saygı adına son derece yanlış bulduğumu ifade etmek istiyorum. Buradan çıkan sonuç mutlaka beklenmelidir, negatif olur ya da pozitif olur, o hiç önemli değil. Ama, buradan, bu Genel Kuruldan bir sonuç çıkmadan Yüksekova'ya gitmek, sanki buradan bir sonuç çıkmış gibi orada çalışmalara başlamak -bir kez daha söylüyorum- burada, Genel Kurulda şu anda bu çalışmayı yürüten milletvekillerinin iradesine saygısızlık demektir. Demokrasi böyle bir şeydir işte yani demokrat olmak böyle bir şeydir, bir başkasının iradesini, kararlarını hiçe saymamaktır. Ben, her birimizin bir kez daha demokrasi, demokratikleşme konusunda hassasiyetinin her geçen gün artmasının gerektiğini diliyorum.

Hepinize bir kez daha saygılar sunuyorum, sağ olun. (HDP sıralarından alkışlar)