| Konu: | Darbecilerin millet iradesine el koymak için kullandıkları terörist yöntemlerin, kendi zayıflıklarının, korkularının ve endişelerinin birer kanıtı olduğuna, darbecilerin mevcut hukuk düzeni içerisinde hak ettikleri cezaları alacağına ve bu darbenin arka planında yer alan her türlü yapılanmaya karşı devletin en aktif şekilde işlemleri yürütmesinin aklın gereği olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 116 |
| Tarih: | 20.07.2016 |
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, teşekkürler.
Her darbe zayıfların işidir çünkü darbe marifetiyle olağan yollarla temsilciliğini üstlenemedikleri millet iradesini almak isterler, zayıflıkları da buradan kaynaklanır.
Bu darbeciler ayrıca zayıflar çünkü millet iradesine el koymak için kullandıkları tedhiş yöntemleri, terörist yöntemler kendi zayıflıklarının, korkularının ve endişelerinin de birer kanıtı olarak milletin önüne çıkmıştır. Kendinden emin olanlar, en azından gücü olduğunu varsayanlar Meclisi bombalamazlardı, stratejik yerlere saldırmazlardı, halkı tedhiş yöntemleriyle amaca ulaşmaya çalışmazlardı, halkın üzerine tank sürmezlerdi, daha kendilerine güvenli bir şekilde davranırlardı ama o güven ne bu darbecilerde şüphesiz ne de başka darbecilerde olmadı, olmayacak.
Tutanaklar yayınlandıkça Türkiye'nin öteden beri konuştuğu, tartıştığı derin bir yapılanmanın askeriye içerisinde çöreklenmiş terörist bir girişim şeklinde bu darbeyi organize ettiği ortaya çıkıyor. Paralel çete denilen bu yapılanma bir taraftan -İslam demeye dilim varmıyor- İslam'ın bâtıni bir yorumu üzerinden kendisine sempati sağlamaya çalışıyor. Ama unutmayalım, asli unsur bu değildir, asli unsur sosyoekonomik bir yapılanma üzerinden kendi taraftarlarına vadetmeye çalıştığı imkânlardır. Artık Türkiye'de böyle bir vaat, bu imkânlar marifetiyle etrafına adam toplama şartları bulunmadığı için bu yapı mutlak surette, bir kere kendiliğinden sosyolojik olarak çökmeye mahkûmdur. Onun ötesinde, Türkiye Cumhuriyeti devleti, demokrasiye ve millet iradesine sahip çıkan her kesim...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen Sayın Bostancı.
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - ...başka yol ve yöntemlerle millet iradesine el koyma girişimini sürekli kendi bünyesinde barındıran bu yapıya ve benzeri yapılara karşı mutlaka her zaman uyanık olacaktır. Bu terörist girişime karşı milletimizin, siyasi büyüklerimizin -başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız olmak üzere, sayın muhalefet genel başkanları, demokratik kuruluşlar olmak üzere- gösterdikleri direniş ve halkı meydanlara çağırması son derece önemlidir. Aynı zamanda, kritik yerlerde birbirinden haberi olmayan askeriyenin içindeki vatansever subayların "Halka ateş açın." emrini reddetmeleri erlerin, subayların darbecilerin iradesine teslim olmamak için direniş göstermeleri...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Bostancı, bir dakika vereyim size de; lütfen tamamlayın.
Buyurun.
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - ...Emniyette insanların kahramanca direnmeleri, şüphesiz en önemlisi, gözünü kırpmadan tankların önüne atılan insanların, bu milletin gösterdiği sivil direniş bu darbeye mâni olmuştur.
Allah'ın izniyle bu darbeciler elbette yargılanacak, hak ettikleri cezaları alacaktır. Mevcut hukuk düzeni içerisinde bütün bunların yapılacağı muhakkaktır. Sayın Başbakanımız son grup toplantısında da darbecilerle elbette hukuk devleti arasındaki o derin farkı, insan haklarına ve hukuka uygun bir tarzda bütün bu soruşturmaların yapıldığı, yapılacak olduğu hususundaki kararlı iradeyi ortaya koymuştur. Milletimiz huzur içinde olabilir.
Öte yandan, bu darbenin arka planında yer alan her türlü yapılanmaya karşı da devletin en aktif şekilde işlemleri yürütmesi aklın gereğidir, bu ülkenin geleceğine ilişkin de borcumuzdur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Teşekkür ediyorum.