| Konu: | Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım'ın CHP grup önerisi üzerinde yaptığı konuşması sırasında Adalet ve Kalkınma Partisine sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 99 |
| Tarih: | 08.06.2016 |
MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; dünyada hiçbir iktidar kendi ülkesinde çatışma olsun, insanlar ölsün, kan kutsansın, her yerde insanlar sıkıntı ve acı çeksinler istemez, hiçbir iktidar istemez. Aksine...
AHMET YILDIRIM (Muş) - Siz istiyorsunuz.
MEHMET NACİ BOSTANCI (Devamla) - Biz özel bir iktidar mıyız? Biz de diğer iktidarlar gibi siyaset biliminin yazdığı tarihte örneği görülen iktidarlardan biri gibiyiz Sayın Yıldırım. Biz de bu ülkede barış olsun, insanlar huzur içinde olsunlar, refah içinde olsunlar, hiç kimsenin burnu kanamasın, bunu isteriz. Bu ülkenin kalkınması, gelişmesi, refahı iktidarı daha da kuvvetli hâle getirir. Hiçbir iktidar kendi aklıyla çelişmez.
Peki, problem ne? Problem terör örgütü. Problem, Suriye'nin yaşadığı iç savaş neticesinde terör örgütünün terör marifetiyle, şiddet marifetiyle birtakım politikaları Türkiye Cumhuriyeti devletine dayatmaya kalkışması. Terör örgütünün ne kan umurunda ne gençlerin kanı umurunda ne de süslü laflar umurunda, süslü laflar; onların şiddet dolu dilindeki bağlamı itibarıyla söylüyorum. Her kim bu ülkede kanın akmasına karşı çıkıyorsa; insanların, gençlerin burnunun kanamasına karşı çıkıyorsa; şehitlere, yaralılara karşı çıkıyorsa; insanların acı çekmesine karşı çıkıyorsa birinci vazifesi terör örgütüne karşı çıkmak, bu ülkeyi karıştıran, bu ülkede terör marifetiyle netice alacağını zanneden terör örgütüne mukabele etmektir. Özellikle siyasetin meşru mecralarında görev yapan, faaliyet gösteren, hedefi halk olan, halkın huzuru olan herkesin asli görevi terör örgütüne karşı çıkmaktır. İktidarın yürüttüğü politikalar eleştirilebilir ama terör örgütünü görünmez kılan ve doğrudan bodoslama iktidara yüklenen her dil problemlidir.
Saygılarımla. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)