| Konu: | Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 98 |
| Tarih: | 03.06.2016 |
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, hepinizi tekrar saygıyla selamlıyorum.
Tabii, enerji politikaları dış politikayla doğrudan ilişkili olan hususlardır. Şu anda Orta Doğu coğrafyasında kopan kıyametin aslında altında yatan temel neden, küresel emperyal güçlerin ve onların bölgesel iş birlikçilerinin Orta Doğu'nun enerji rezervlerine hâkim olma arayışlarıdır. Bu anlamıyla Türkiye'nin önünde önemli bir fırsat vardı yani Türkiye, bölgede, Orta Doğu'da sağlayacağı etkin bir güçle bölgedeki enerji rezervleri, petrol, doğal gaz rezervleri üzerinde bölge halklarıyla geliştirdiği ilişkiler üzerinden çok avantajlı bir pozisyon sağlayabilirdi ama maalesef yanlış dış politika, öngörüsüz yaklaşımlar ve tamamen Kürt karşıtlığı üzerinden geliştirilen Suriye politikası Türkiye'nin böyle tarihî bir fırsatı kaçırmasına neden oldu. Dolayısıyla da burada enerji piyasasıyla ilgili teknik birtakım düzenlemelerle, biz, Türkiye'nin enerji politikalarında kısmi, palyatif değişiklikler yapabileceğimizin arayışı içerisindeyiz.
Şunu ifade edelim: Yani, Türkiye, aslında çözüm süreci içerisinde Rojava'yla ilgili doğru temelde birtakım politikalar üzerinden yürüyebilseydi, Suriye politikalarını doğru okuyabilseydi, demokratik Suriye cumhuriyetine gidecek barışçıl diplomatik çabalarda sözü dinlenen etkin bir aktör konumuna gelseydi bugün enerji konusunda da birkaç ülkenin iki dudağı arasından çıkacak olan cümlelere mahkûm olan bir pozisyona da gelmezdi. Maalesef, IŞİD'le, El Nusra'yla, Ahrar el-Şam benzeri çete örgütlerle her türlü kirli ilişkiye girildi AKP eliyle, petrol ticaretleri yapıldı, sınırdan milyon dolarlık -TÜİK rakamlarıyla belirlenecek olan- ticaretler yapıldı.
ALİM TUNÇ (Uşak) - Yalan!
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Bütün bunları bütün dünya biliyor, bütün dünya konuşuyor, bir tek ben söylemiyorum; bütün dünya konuşuyor ve önünüze de gelecek.
MUSTAFA KÖSE (Antalya) - Bırak dünyayı ya, gerçeklere bak, gerçeklere. "Bütün dünya konuşuyor..." Boyuna yalan söylüyorsun, aylardır burada yalan söylüyorsun.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Bütün bunların tamamının tek sebebi Kürt karşıtlığı üzerinde oluşturmuş olduğunuz dış politikadır ancak bu dış politikayı siz doğru temelde revize etmediğiniz sürece de bu yanlışlara bu ülkeyi maalesef sürüklemeye devam edeceksiniz.
MUSTAFA KÖSE (Antalya) - Aylardır aynı yalanı söylüyorsun, bıkmadın.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Şimdi, basında çıkan haberlere bakıyoruz; Kürtler statü elde etmesin diye yavaş yavaş "kardeş Esad" dönemine yeniden geri dönüşün arayışlarını başlattınız. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
OKTAY ÇANAK (Ordu) - Sen neredesin? Sen Türkiye'nin neresindesin?
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen efendim, lütfen...
İDRİS BALUKEN (Devamla) - O diplomatik görüşmeleri şimdi el altından yeniden sağlamaya çalışıyorsunuz.
Bakın, bizim burada yaptığımız uyarıların tamamını bugüne kadar hiçbir şekilde dikkate almadınız. Almayabilirsiniz...
OKTAY ÇANAK (Ordu) - Türkiye'nin zararına ne varsa oradasınız be!
İDRİS BALUKEN (Devamla) - ...ama almadığınız zaman, önümüze gelen faturayı kürsüden dile getirdiğimizde ya da uluslararası alanda sizin önünüze geldiğinde o sorumluluktan kaçmayacaksınız.
Suriye'de yaptığınız yanlış politikalarla Rusya'yla ilişkileri getirdiğiniz nokta ortada. Yani önce böyle bir efelenme durumu oldu, şimdi bir pilotaj hatasına getirip "Acaba nasıl toparlayabilirim?"in arayışı üzerinde aslında ülkenin dış politikasını küçük düşürüyorsunuz.
ALİM TUNÇ (Uşak) - O kadar anlıyorsun işte.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Bütün dünya bunları tartışıyor, bütün dünya bunları tartışıyor. Bunu yapan, dediğim gibi, sizin yanlış dış politikalarınızdır.
FEVZİ ŞANVERDİ (Hatay) - Halay çekiyordun orada, halay.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Şimdi, bütün bu dış politika yanlışlarını Sayın Davutoğlu'na havale ederek bu işin içerisinden sıyrılmayı düşünüyorsunuz ama dünya bütün gerçekliği gördüğü için böylesi bir arayış içerisinden herhangi bir sonuç yakalamanız mümkün değil.
OKTAY ÇANAK (Ordu) - Milleti kandıramazsın.
İDRİS BALUKEN (Devamla) - Hele hele Sayın Binali Yıldırım'ın yaptığı dış politika açıklamalarına baktığımızda da maalesef önümüzde daha kötü günlerin olduğunu şimdiden öngörebiliyoruz. Alman Parlamentosunun tavrıyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan "Biz bütün ilişkileri gözden geçireceğiz ve ciddi şekilde etkilenecek." diyor. Sayın Binali Yıldırım da "Endişe edecek bir şey yok, biz ilişkileri kontrol altında tutacağız..." (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
FEVZİ ŞANVERDİ (Hatay) - Sen ne biliyorsun, nereden biliyorsun!
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Ya beni şuradan dolayı ilgilendiriyor.
FEVZİ ŞANVERDİ (Hatay) - Halay çekiyorsunuz, halay.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, efendim, lütfen.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Büyükelçinin Türkiye'ye gelip gelmemesinden haberin yok.
MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Sayın Grup Başkan Vekili, ne bu koro hâlinde ya!
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Gazeteci soruyor: "Büyükelçiyi ülkeye çağıracak mısınız?" Büyükelçi Türkiye'ye gelmiş, Başbakanın haberi yok. Şimdi, böyle bir vizyondan hangi enerji politikası doğru oluşturulabilir, hangi dış politika doğru oluşturulabilir?
Hepinize saygılarımı sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)