| Konu: | Halkların Demokratik Partisi olarak, kendi tarihimizle yüzleşmeyi gerçekleştirdikten sonra ileriye dönük bir sayfa açılabileceğine, Alman Parlamentosunun kendi iradesiyle ortaya koyduğu karar süreciyle ilgili açıklama yapması gereken kurumun Dışişleri Bakanlığı ya da Hükûmet olduğuna ve Parlamentonun ortaya koyduğu deklarasyon metnine katılmadıklarına ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 97 |
| Tarih: | 02.06.2016 |
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, üzerinde bulunduğumuz kadim topraklarda yaşanan tarihsel süreç içerisinde tanımsız acılar, büyük trajediler ve felaketler yaşandığını Halkların Demokratik Partisi olarak bugüne kadar hep ifade ettik. Bu acıları, bu felaketleri geride bırakıp ortak geleceğe dair yeni bir sayfa açmak için de gerek Parlamentonun gerekse de ilgili devlet kurumlarının yapması gereken şeyin kendi tarihimizle doğru temelde yapmamız gereken bir yüzleşme olduğunu hep söyledik. Bugün de aynı ilkesel duruşumuzu koruduğumuzu ifade etmek istiyorum.
Biz, Halkların Demokratik Partisi olarak bu ülkenin kadim tarihindeki süreçlerle ilgili bir tarihî yüzleşme ve bir hakikatleri ortaya çıkarma süreci işletmeden ortaya konacak olan siyasal tavrın bu tarz sorunların çözümüne herhangi bir katkı sağlamayacağını düşünüyoruz. Bunu yapmadığımız sürece bütün dünya parlamentolarını ya da kurumlarını kınayan, giderek izole olan ve kendi içerisine kapanan bir ülke pozisyonuna geleceğiz.
Dolayısıyla, bu konuda Halkların Demokratik Partisi olarak daha önce sunmuş olduğumuz çözüm önerisinin arkasında olduğumuzu, kendi tarihimizle yüzleşmenin ve bu yüzleşmeyi gerçekleştirdikten sonra da ileriye dönük yeni bir ortak sayfanın açılabileceğini düşünüyoruz. Aslında, geçmişte, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da özellikle Ermeni halkının yaşadığı büyük acılarla ilgili gerek taziye mesajı ortaya koyması gerekse de bazı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Mikrofonunuzu açıyorum Sayın Baluken.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - ......tarihî gerçeklerle yüzleşme süreçlerinden bahsetmesi bütün Türkiye kamuoyunda ve uluslararası kamuoyunda da farklı bir beklenti yaratmıştı. Ancak, maalesef, bu süreç içerisinde bunu gerçekleştiremediğimiz için şu anda, dediğim gibi, dünya parlamentolarından gelecek olan karar süreçlerini deklarasyon metinleriyle kınayıp çözüm arayan bir pozisyonu, bir siyasi tavrı Parlamento tartışıyor. Biz bu tavrın çözüm getirmediği ve doğru olmadığı kanaatindeyiz. Alman Parlamentosunun kendi iradesiyle ortaya koyduğu karar süreciyle ilgili de açıklama yapması gereken ya da süreci takip etmesi gereken kurumun Dışişleri ve Hükûmet olduğu kanaatindeyiz.
HDP olarak, tekrar, Parlamentonun ortaya koyduğu bu deklarasyon metnine katılmadığımızı, bir yüzleşme çağrısıyla çözüm bulmanın doğru olduğunu ifade etmek isterim.