GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:86
Tarih:05.05.2016

MEHMET NECMETTİN AHRAZOĞLU (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 170 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 9'uncu maddesi hakkında verdiğimiz önergeyle ilgili olarak Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, 9'uncu maddeyle özel istihdam bürolarının hak ve yükümlülüklerinden bahsedilmektedir. Esnek çalışma ve özel istihdam büroları sisteminde işçiler genel olarak neler kaybedecektir, kısaca ben bunlardan bahsedeceğim.

1) Bu tasarıyla işçi kiralanmasına yasal boyut kazandırılması, işçinin emeği ticaretin ana konusu olacaktır. İşsizlik olgusu istismar edilecek, yaygın ve yoğun işçi simsarlığı başlayacaktır.

2) İş yeri kavramı belirsizleşecektir. Kiralık işçi çalıştırmayla iş yeri kavramı ortadan kalkacaktır. Sendikal yetkinin belirlenmesinde ve toplu iş sözleşmesinin uygulanmasında temel birim iş yeridir. İşçi, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatını, fazla çalışma ücretini, yıllık ücretli izin haklarını iş yeri kavramı çerçevesinde elde etmektedir. Kiralık işçi uygulamasıyla iş yeri kavramı belirsizleşecek, hatta ortadan kaldırılacaktır.

3) İşçi kiralanmasının, iş yeri kavramının ortadan kaldırılmasının bir diğer sonucu olarak sosyal güvenlik hakları da ortadan kalkacaktır. Kiraya verilen işçi kendisini kiralayan istihdam bürosu üzerinden sigortalı yapılacak, işçinin kaçak ve kayıt dışı çalışması ise daha da kolaylaşacaktır. Şu anda işçi ve işveren arasındaki ikili ilişkiyle dahi çözülemeyen sigortasız çalışma, özel istihdam bürosunun sürece katılmasıyla işçilerin sigortasız çalışmalarını çözmek bu nedenle daha da zorlaşacaktır. Sık sık değişen işveren nedeniyle devletin iş yeriyle denetim yapması neredeyse mümkün olmayacaktır.

4) Yine, işçinin iş yerinin belirsiz olması işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin de alınmasını engelleyecektir. İşçi her gün, her hafta ya da her ay farklı iş yerlerinde çalışacağı için farklı iş kazası ve meslek hastalıkları tehdidi altında kalacak, kiralık işçinin yaşadığı iş kazası ve meslek hastalığından kiralandığı iş yerinin hiçbir sorumluluğu olmayacak ve işçinin sağlığı ve güvenliği tehlikeye girecektir. Zira, günlük, haftalık, aylık iş için iş değişiklikleri olduğunda iş sağlığı ve iş güvenliği eğitimleri yapılmayacaktır.

5: Özel istihdam bürolarına mahkûm olan işçi için en temel sorun ise iş güvencesi hakkının ortadan kalkması olacaktır. Kiralanan işçinin özel istihdam bürosuyla kuracağı ilişkinin nasıl tanımlanacağı belli değildir. İş Kanunu'nun 18'inci maddesinde, işçilerin iş güvencesi hakkını talep edebilmeleri sınırlandırılmıştır. Buna göre, iş güvencesi hakkından yararlanmak için iş yerinde çalışan sayısının 30 ve daha fazla olması ve işçinin en az altı aylık kıdem alması gerekmektedir. İşçiler normal şartlarda iş yerlerinin sahibi olan gerçek veya tüzel kişilerin işçileridir ve işçi ile işveren birbiriyle aracısız iletişim içerisindedir. Özel istihdam bürolarıyla bu durum da ortadan kalkacaktır. İşçilerin çalıştığı iş yeri ve iş kolu sürekli değiştiği için sendikal hak ve özgürlüklerden yararlanamayacaktır. Ülkemizde sendikalı olmak ve toplu sözleşme hakkından yararlanmak işçinin iş yeri ile iş koluna bağlıdır. Geçici olarak bir işte çalışan işçinin hem çalıştığı özel istihdam bürosu hem de kiralandığı iş yeri arasında iş kolu açısından farklılıklar olacak, bu da işçinin sendikaya üye olmasını engelleyecektir.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak, işçinin haklarının heba edilmesine göz yummayacağımızı, bu tasarıya hayır diyeceğimizi ve bu tasarıyı kabul etmediğimizi belirtiyor, heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)