| Konu: | Kolluk Gözetim Komisyonu Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 84 |
| Tarih: | 03.05.2016 |
AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri, değerli vatandaşlarım; öncelikle Türk İslam âleminin Miraç Kandili'ni kutlarım.
Kanun, Kolluk Gözetim Komisyonu adı altında bir birim oluşturmaktadır. İyiye ve doğruya ulaşmanın en önemli yolu kontrol ve denetlemeden geçer. Ancak, kontrol ve denetleme fonksiyonu sınırlandırılır veya dışarıdan müdahalelere karşı korunaksız kalırsa bu birim daha en başından amacını kaybeder.
Kolluk güçleri, ülkemizin en yoğun çalışan ve hayati risklere rağmen ülkemiz için fedakârca görev alan arkadaşlarımızdır. Zorlu görev ve stresli çalışma ortamlarından etkilenen fedakâr vatan evlatlarımız bunun üstüne dönem dönem siyasi baskılar altında kalmaktadırlar. Siyasi kimlik sahibi seçilmişlerin ve onların emirlerini sorgulamaksızın astlarına tebliğ eden ve yerine getirilmesi için astlarını görevlendiren atanmışların daha önce kolluk görevlilerimizi hangi hâllere soktuklarını defalarca gördük. Türk milletini derinden yaralayan şu manşetleri daha dün gibi hatırlıyorum: "AK PARTİ'li vekilin oğlu polisleri sıraya dizdi. Polisleri sıraya dizen AKP'liler para cezasıyla yırttı, polise hapis cezası verildi." gibi birçok ifadeyi haberlerde okuduk, izledik. AKP Hükûmeti bu tasarıyla bir denetleme ve kontrol süreci oluşturmak istiyorsa önce bir otokontrol sağlaması ve dönüp kendisine bakması gerekmektedir.
Bizler bu çatı altında hukuk devleti ve şeffaflık istiyoruz. Siyaseti bir "Al takke ver külah" mekanizması olarak gören, zor kullanmayı ve baskıyı sonuna kadar içselleştirmiş olan AKP Hükûmetinin Avrupa Birliğiyle olan ilişkilerini bile pazarlıklar çerçevesinde yürütmesinden kaygı duyuyoruz.
Ülkemizin çıkarları her şeyin üstündedir. Basit bir vize muafiyeti alacağız diye ülkemizin çıkarlarını görmezden gelemeyiz. AKP Hükûmeti, acilen, Avrupa Birliği vizesi için kendisinden istenilen sakıncalı talepler konusunda Parlamentomuza bilgi vermelidir. Örneğin, uğruna şehit verdiğimiz, gazi olduğumuz Kıbrıs'taki Türk varlığını yok sayarak, içinde Türk'e dair hiçbir şey bulunmayan Rum yönetimini "Kıbrıs cumhuriyeti" adı altında tanıyıp tanımayacağını bir AKP'li bakan çıkıp bu kürsüden açıkça ifade etmelidir veya geçenlerde yapılan Beştepe'deki Bakanlar Kurulunda bu konuda herhangi bir karar alınmış mıdır, bunu yüce Türk milletine açıklamalısınız.
Ayrıca, AKP Hükûmeti olarak, vize muafiyeti için, tek millet, iki devlet olarak gördüğümüz, iyi günde kötü günde daima yanımızda olan Azerbaycanlı kardeşlerimize Türkiye'ye girişlerinde Avrupa Birliği talepleri doğrultusunda vize şartı getirip getirmeyeceğinizi açıklamalısınız.
Bununla birlikte, vize muafiyeti için bir diğer şart olan Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubuna dâhil olmak için GRECO kararlarını nasıl değerlendireceğinizi açıkça merak ediyorum. Siyaset-yargı ve siyaset-iş dünyası arasındaki ilişkilerle ilgili bazı etik kodlar oluşturan ve denetleyen bu oluşumu şahsen büyük bir merakla bekliyorum.
Bizler burada 79 milyonu temsil ediyoruz. Ülkemizin haklarını nasıl savunduğunuzu bir anlatın, anlatın ama burada "ak" dediğinize dışarıda "kara" demeyin. Milletimize sadece doğruları söyleyin, sizden istediğimiz bu.
Bunca can kaybının ve türlü tehditlerin altında, laikliğin kaldırılması ve Anayasa'mızın ilk dört maddesinin değiştirilmesini gündeme getirmeye çalışıyorsunuz. Buradan tüm vatandaşlarımızın önünde sizlere açıkça soruyorum: Yani, siz laiklikten, cumhuriyetten, İstiklal Marşı'mızdan, Ankara'nın başkent olmasından, devletimizin bölünmez bütünlüğünden ve Türkçe dilinden rahatsız mısınız?
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Değiliz.
AHMET SELİM YURDAKUL (Devamla) - Gölgelerde gezmeyi, örtülü konuşmayı o zaman bırakın ve çıkın tüm niyetlerinizi açıkça Türk milletine anlatın.
Sevgi ve saygılarımı sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)