| Konu: | Cezaî Konularda Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 76 |
| Tarih: | 20.04.2016 |
ARZU ERDEM (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, idrak etmekte olduğumuz Kutlu Doğum Haftası'nda Peygamber Efendimiz'in insanlığa tebliğ ettiği ilahi mesajların samimi bir şekilde benimsenmesini temenni ediyorum. Bu önemli günlerin güzel vatanımızın huzur ve mutluluğuna, aziz milletimizin birlik ve beraberliğine vesile olmasını yüce Allah'tan niyaz eyliyorum.
Değerli milletvekilleri, Cezaî Konularda Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu Tasarısı'nın 11'inci maddesi üzerine Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, millî değerlere sahip çıkmadıkça millî varlığımız tehlikeye girmektedir. Bugün ülkemizde organize bir şekilde işlenen suçlar hızlı bir oranda artmaktadır. Özellikle, terör, finansal suçlar gibi tehlikeler millî varlığımız ve güvenliğimiz açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Ülkemiz, tarihinin en ağır terör saldırılarıyla karşı karşıyadır. Sınırı aşan örgütlü suçlar artmaktadır yani suç örgütleri ortaya çıkmaktadır. Daha iki gün önce Suriye tarafından topraklarımıza atılan roketatar mermileri yüzünden kayıplarımız ve yaralılarımız söz konusudur. Sınır güvenliğimiz tehdit altındadır, insanlarımız huzursuzdur. Örgütlü suçlarla mücadelelerde etkinlik sağlanması, suçun ve suçluların yakalanması için ülkeler arası iş birliği elbette ki şarttır ve çok önemlidir. Görüyoruz ki Ankara'da, İstanbul'da olan patlamalar, Brüksel'de, Paris'te de meydana gelebilmektedir. Bu da tüm ülkelerin, özellikle terörle mücadele olmak üzere tüm suçlar konusunda uluslararası düzeyde etkili bir iş birliği yapması gerektiğinin göstergesidir. Ülkemizde suça karışıp yurt dışına kaçanlar ya da yurt dışında suça karışıp ülkemize gelenlerin yakalanmasında ve yargılanmasında uluslararası iş birliği önem taşımaktadır. Eminim ki hiç kimse ülkesinin, suçluların barınağı hâline gelmesini istemez.
Değerli milletvekilleri, vize muafiyeti ve Avrupa Birliği uyum süreci kapsamında, ne yazık ki son zamanlarda gündeme getirilen kanun tasarılarını yangından mal kaçırır gibi görüşmekteyiz. Görüşmekte olduğumuz bu tasarı da onlardan bir tanesi ve kanun tasarısında, esasa ilişkin önemli hususların kanunda açıkça düzenlenmesi yerine alt düzenleyici işlemlere bırakılması doğru değildir. "İnfaz sırasında, hükmün verildiği devlette veya Türkiye'de genel veya özel af kabul edilmesi ya da suç veya cezayı ortadan kaldıran veya hafifleten bir sebebin ortaya çıkması hâlinde hükümlünün hukuki durumu hakkında bulunduğu yer ağır ceza mahkemesince verilir." hükmüyle yabancı devlette hüküm giymiş olanların Türkiye'ye iadesi talep edilip bu madde uyarınca yeni bir sebeple hüküm hafifletilebilecek veya ortadan kaldırılabilecek. Bu da takdir edersiniz ki oldukça manidardır ve bu kanunun amacının bir aklama mı ya da cezanın hafifletilmesi mi olduğu sorularını da akıllara getirmektedir.
Bir diğer soru ise, söz konusu tasarıyla, devletimizin bekası için millî birlik ve beraberliğimiz uğruna terörle mücadele eden evlatlarımıza kıyan, diğer ülkelerde barındırılan terör örgütü militanlarının ülkemize iadesi terörün önüne geçebilecek mi? Yoksa bu tasarı, kişi yararına, durum nedeniyle suçluların avantajlı olan yerlerde kalmasının bir hak hâline getirilmesi midir? Bu hususlar doğrultusunda söz konusu tasarının uygulamada birtakım sıkıntılara yol açabileceğinin altını çizerek, özellikle bu sıkıntıların giderilmesi ve önlenmesi gereken suçlar konusunda uluslararası iş birliklerinin sağlıklı yapılmasına da dikkat çekerek özel olarak yasanın bu manada incelenmesi gerektiğine de dikkat çekiyorum.
Saygılarımı sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)