| Konu: | 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 73 |
| Tarih: | 14.04.2016 |
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir kez daha hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Artık antidemokratik yöntemlerle hazırlanmış olan bir torba yasa tasarısının son bölümlerine geldik, son maddeleri görüşülüyor. Bütün bu görüşmeler boyunca torba yasa yöntemiyle burada kanun hazırlamanın sakıncalarını ve bununla ilgili kanunlarla yürümeniz durumunda da herhangi bir soruna çözüm getiremeyeceğinizi ifade etmemize rağmen, maalesef, yine tamamen antidemokratik bir tutumla, ben yaptım oldu bitti anlayışıyla burada bu kanun üzerinde de ısrarcı oldunuz.
Bir kere, şunu ifade edeyim: Yani, 20'den fazla kanunu ilgilendiren bir düzenlemeyi bu şekilde Meclise getirmek hiçbir derde deva olmaz, hiçbir soruna çözüm olmaz ama bundan da geçtik, getirdiğiniz bu torba kanunu da İç Tüzük'e aykırı bir şekilde bir temel kanun olarak buraya getirdiniz. Yani âdeta Meclisi bir yasa fabrikası şeklinde kullanan bir yasama anlayışına sahipsiniz. Evet, burada sayısal çoğunluğunuz var, getirdiğiniz yasalarla ilgili muhalefet ne kadar diretirse diretsin o yasaları geçiyorsunuz ama sonuçlarını hiç gözden geçirmiyorsunuz. Bakın, burada 24'üncü Dönemden olan vekil arkadaşlar var. Hatırlayın, iç güvenlik yasasıyla ilgili o dönem burada hangi tartışmalar yürütüldü, o dönemin tutanaklarını bir çıkarın bakın. Biz o dönem iç güvenlik yasasıyla ilgili yapacağınız düzenlemenin kamu düzeni açısından getireceği sakıncaları bu kürsüden defalarca ifade ettik ama tam iki ay boyunca burada kavga dövüş belli bir yasayla ilgili bir uzlaşma arayışımız oldu. O uzlaşmayı yapmadınız, İç Tüzük hilesine başvurarak iç güvenlik yasasını çıkardınız. Ben valiye gözaltına alma yetkisi, yargı yetkisi vererek, polise vur yetkisi vererek, elinde taş olan çocuğu sokak ortasında infaza tabi tutarak kamu düzenini sağlarım dediniz. Ee, bugün gelmiş olduğunuz tabloyu bir gözünüzün önüne getirin, o dönem kamu düzeni ne aşamadaydı bu dönem kamu düzeni ne aşamada?
Ben çok iyi hatırlıyorum, bu kürsüye biz çıktığımızda dedik ki "Siz, elinde taş olan çocuk için eğer vur yetkisi verirseniz, o çocuk yarın eline taş yerine başka bir şey alır." Ve maalesef, keşke haklı çıkmasaydık ama süreç buraya getirdi. Yani deyim yerindeyse, yasama tekniğindeki bu uzlaşmaz tavrınızla rüzgâr ektiniz fırtına biçtiniz. Oysa o dönem iç güvenlik yasası yerine buraya demokratikleşme paketleriyle gelseydiniz, özellikle Kobani süreciyle ilgili buradan ifade ettiğimiz eleştirileri dikkate alıp dış politikayla ilgili değişikliklere gitseydiniz bugün çok farklı şeyleri konuşuyor olacaktık. İç güvenlik yasası burada görüşülürken, bizler hemen bu Divanın önünde protesto gösterileri yaparken Süleyman Şah Türbesi operasyonunda Kürtler, Türk askerinin IŞİD tarafından katledilmemesi için bu Hükûmetle iş birliği yapıyorlardı ama maalesef bunun değerini bilmediğiniz için bugün yine aynı ısrarınızı devam ettiriyorsunuz.
Bakın, kamu düzeni aşamasında ne hâle geldik? Yani biz, sürekli burada seçim bölgemizdeki savaş manzaralarını anlatıyoruz ama ülkenin bu tarafı farklı mı? Yani İstanbul'da İstiklal Caddesi'nde, Kızılay Meydanı'nda, Tunalı Hilmi'de yürüyen insanın psikolojisi farklı mı? Can güvenliği Kilis'ten Hakkâri'ye, İstanbul'dan Karadeniz'e kadar neredeyse her tarafta insanların birincil, temel kaygısı oldu.
Şimdi de bakın aynı ısrarla "Ben yine demokratikleşme anlayışı üzerinden değil ceberut devlet anlayışı üzerinden kamu düzenini sağlarım, işte, bu ülkedeki yüz yıllık sorunları çözerim." diyorsunuz; oysaki geçmişte nasıl rüzgâr ekip fırtına biçtiyseniz, şimdi de, oluşan fırtına hepimizin evini sallamasına rağmen fırtına ekip kasırga biçmeye hazırlanıyorsunuz. O nedenle, yol yakınken bu yanlıştan dönmenizi tavsiye ediyoruz. Bu yasama tekniklerini de buraya getireceğinize, yasaları buraya getirmeden muhalefetin en temel konularda önermiş olduğu birtakım önerileri dikkate alarak buraya getirirseniz Genel Kurulda da bu şekilde gerilimi yüksek sorunlar olmaz diyorum, saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)