| Konu: | 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü'ne, AKP Hükûmetinin hukuk dışı bir şekilde sürdürdüğü sokağa çıkma yasaklarıyla uyguladığı devlet terörünün devam ettiğine ve Silopi'de yaşanan hadiselere ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 68 |
| Tarih: | 06.04.2016 |
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, biz de 6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü vesilesiyle, Türkiye'de sadece gazetecilik yaptığı için katledilen bütün gazetecileri burada saygıyla anmak istiyoruz.
Uğur Mumcu, Abdi İpekçi, Ahmet Taner Kışlalı, Çetin Emeç, Musa Anter, Metin Göktepe, Hüseyin Deniz, Hrant Dink ve son olarak, Cizre'de vahşet bodrumlarında katledilen Rohat Aktaş, sadece, ismini burada zikretmeye fırsat bulduğumuz katledilen birkaç gazeteci.
Bunun kabul edilemez olduğunu siyaset kurumu hep ifade etmesine rağmen, bunu önlemeye yönelik bugüne kadar hiçbir tedbir geliştirilmedi. Âdeta, katledilen bütün gazetecilerin failleri, devlet ve mevcut hükûmetler eliyle korundu. Bu cinayetlerin arka planları açığa çıkarılmadı ve o nedenle de bugün, basın özgürlüğü konusunda dünyadaki son 40 ülke arasında bulunmaya devam ediyoruz.
Bu vesileyle, ben, mesleklerini icra ederken her türlü sansür, işten çıkarılma, gözaltı, tutuklama, sokak ortasında işkenceye maruz kalan bütün gazeteciler üzerindeki baskıları da kınadığımızı ve bu arkadaşlarımızla Halkların Demokratik Partisi olarak dayanışma duygusu içerisinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum.
Sayın Başkan, diğer taraftan, AKP Hükûmetinin hukuk dışı ve insanlık dışı bir şekilde sürdürmüş olduğu sokağa çıkma yasakları ve bu "yasak" adı altında uygulamış olduğu devlet terörü, aynı şekilde devam ediyor. Şırnak, Nusaybin ve Yüksekova'da devam eden sokağa çıkma yasakları, son iki gündür Silopi'de tekrar devreye konuldu. Özellikle, Silopi'de sokağa çıkma yasağı kaldırıldıktan sonra Silopi halkının büyük bir kısmı kendi evlerine geri dönmüştü ve neredeyse her evde 2 aile kalacak şekilde zor koşullarda hayata tutunmaya çalışıyorlardı ancak iki gündür tekrar devreye konulan sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte, sivil insanların yaşadığı mahallelere yönelik tank ve top atışlarıyla pervasız bir katliam konsepti tekrar devreye konulmaya çalışılıyor. Bugün yapılan tank atışları neticesinde isabet alan bir evde bulunan aynı aileye mensup 4 sivil yurttaş katledildi. Ahmet Tonguç, Ali Tonguç, Nuhyettin Tonguç ve Saadettin Tonguç...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Mikrofonunuzu açıyorum Sayın Baluken, sözlerinizi tamamlayınız.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - ...bu sivil yerleşim alanının tank atışlarıyla, top atışlarıyla dövülmesi sonucu maalesef uzun süre yaralı olarak beklediler. Yaptığımız bütün girişimlere rağmen, bu yaralıları almak için ambulanslar olay yerine gönderilmediği için de bu yaralıları maalesef kaybettik ve umarım, bilanço daha fazla ağırlaşmaz ama katledilen 4 yurttaş bilgisini buradan paylaşmam gerekiyor.
Silopi'de şu anda mevcut durum şu: Anonslar yapılıyor, halk, evlerinden çıkmaya zorlanıyor, evlerinden çıkan halka yönelik gerçek mermilerin de kullanıldığı müdahaleler yapılıyor. Yani, bütün bunları, tabii, aylardır söylüyoruz ama işte bu tablonun sorumluluğundan kaçmak için kürsüde algı yönetenler, bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı açıklamalara bir kez daha baksınlar: "Biz, o yerleşim alanlarını boşaltıp...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, hemen toparlayıp bitiriyorum.
BAŞKAN - Açıyorum mikrofonunuzu, lütfen tamamlayınız.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - ...o yerleşim yerlerindeki binaları boşaltıp gerekirse hepsini yıkarız." diyen bir anlayış, işte bütün kent merkezlerini yakan, yıkan, talan eden bir anlayışın tarihe âdeta bir itirafını bugün itibarıyla not düşmüştür. Buradan bu zihniyeti, bu anlayışı kınadığımızı, halkımızla birlikte bu anlayışa karşı mücadele etmeye devam edeceğimizi ifade ediyorum.
Teşekkür ederim.