| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 29.03.2016 |
MUSTAFA MİT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisi hakkında söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerime başlamadan önce, 25 Martta kaybettiğimiz dava adamı, arkadaşım ve hemşehrim Muhsin Yazıcıoğlu'nu rahmetle ve minnetle anıyor, tüm sevenlerine tekrar başsağlığı diliyorum.
Yine, 21 Martta kaybettiğimiz gönül dostu Âşık Veysel'i de rahmetle anıyorum.
Değerli milletvekilleri, bugün, burada, Sivas Demir Çelik Fabrikasında çalışan işçilerimizin mağduriyeti dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisinin vermiş olduğu önergeye de dayanarak Sivas'tan bahsetmek istiyorum.
Sivas, sanayileşmenin hiç uğramadığı, tarım ve hayvancılığın yapılmaya çalışıldığı, Türkiye'de en fazla göç veren bir ilimizdir. İlçelerden il merkezine, il merkezinden de İstanbul, Ankara, Antalya, Adana, Mersin, Konya gibi illere göç vermektedir ve bu göç hâlâ devam etmektedir. Sivas'ta cumhuriyet döneminde yapılan yatırımlar ya kapatılmış veya başka illere taşınmıştır. Bunlardan birkaç tanesini örneklemek istersek: Sivas'taki Askerî Dikimevi, 500-550 işçinin çalıştığı bir yer, Millî Savunma Bakanı da Sivaslı olmasına rağmen Sivas'ta kapatılmış, İstanbul'a götürülmüş, oradan da Kayseri'ye nakledildiği rivayet edilmektedir.
Yine Sivas'ta Devlet Malzeme Ofisi kapatılmıştır.
Yine Sivas'ta, 5.500 kişinin istihdam edildiği, tren lokomotif hareketli aksamlarının üretildiği, aynı zamanda vagon üretimi ve tamirinin yapıldığı, bütün Sivaslıların "cer atölyesi" olarak bildiği TÜDEMSAŞ Fabrikası budana budana, sadece 500'ün üzerinde işçinin çalıştığı, vagonların tamir edildiği bir fabrikaya dönüştürülmüştür. Sivas'ta lokomotiflerin hareketli aksamını üreten cer atölyesi dediğimiz yer Eskişehir'e taşınmıştır. Yine Sivas'ta sıfırdan vagon üreten tesislerimiz de Arifiye'ye taşınmıştır. Yani Sivas içi boşaltılmaya çalışılan bir vilayettir. Şu anda Sivas'ta bu tesisten sadece vagon tamiri yapan bir bölüm kalmıştır.
Sivas Çimento Fabrikası özelleştirilmiştir, Kangal Termik Santrali'miz özelleştirilmiştir. Sivas'ta henüz yeni bir yatırım da yoktur. Şu anda Sivas'ta üniversite ve askerî birlik olmasa Sivas âdeta bir ölü şehir hâline gelecektir.
Sivas Demir Çelik Fabrikası -bugün burada konuştuğumuz- 1976 yılında MC hükûmetleri döneminde Türkiye'nin 3'üncü büyük demir çelik fabrikası olsun diye tasarlanmış ve temeli atılmıştır. Çünkü, Divriği'den çıkarılan demir cevheri İskenderun'a ve Karabük'e taşınmaktaydı. Sivas'ta çok büyük, 3'üncü büyük demir çelik fabrikası olsun diye, o zamanın Başbakanı rahmetli Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcıları rahmetli Alparslan Türkeş, rahmetli Necmettin Erbakan ve rahmetli Turhan Feyzioğlu'nun da katıldığı bir törenle -ki ben o törende vardım, oradaydım- 3'üncü büyük demir çelik fabrikasının temeli atılmıştır. Ancak, 1992 yılında büyük umutlarla Sivas'ın geleceği düşünülerek atılan bu temel, Sivas'ı ve Sivaslıyı, Divriği'den çıkarılan cevheri de yok sayarak haddehaneye çevrilmiştir, haddehanedir. Bugün Sivas'ta "demir çelik" diye konuştuğumuz yer bir haddehaneden ibarettir. Fabrika çalışır hâldeyken 1998 yılında özelleştirme kapsamına alınmıştır. 300 milyon dolara mal edildiği bildirilen bu haddehane, 9 milyon 699 bin dolara yedi yılda eşit taksitle ödeme karşılığında SİVYAT Anonim Şirketine satılmıştır. Bu Anonim Şirket, Sivas Ticaret Odasının ve İstanbul'daki Sivaslı iş adamlarının bir araya gelerek kurduğu bir anonim şirkettir. Üç yıl süreyle kesintisiz 500 personel istihdamı, 20 milyon dolarlık yatırım ve kapasitesinin de yüzde 50'nin altına düşmeyeceği taahhüdüyle sözleşme imzalanmıştır. Buna rağmen 173 kişiyle üretime başlanılmış, satış aşamasında şirket Kentbanka fabrikayı ipotek ederek teminat mektubu karşılığında para alıp Özelleştirme İdaresine ödemiştir. İşte, yanlışlık burada başlamıştır. Yani, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun malını bu şirket Kentbanka ipotek etmiş, oradan aldığı parayla da borcunu öder gibi yapmıştır ve bu baştaki yanlışlık bugüne kadar katmerlenerek devam edegelmektedir. Özelleştirme İdaresi, daha sonra Kentbankın teminat mektubunu nakde çevirmiştir. Kentbank geri ödeme alamayınca bu sefer fabrikaya haciz koymuştur. 2004 yılında bu SİVYAT'ın kurucularından Selahattin Rüstemoğlu adındaki iş adamı, hemşehrimiz, fabrikanın yüzde 97 hissesine sahip olduğu gerekçesiyle fabrikayı Bursalı iş adamı Erol Evcil'e satmıştır, karşılıklı anlaşma yapmışlardır. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu taksitleri ödemeyen Erol Evcil'in yönetimindeki 20 şirketle beraber Sivas Demir Çelik Fabrikasına 2006 yılında tekrar el koymuştur. Bu el koymanın arkasında da kara para aklama şüphesi vardır, yani Erol Evcil'in kara para akladığından hareketle tekrar buraya el konulmuştur.
Fabrikanın mülkiyeti konusundaki tartışmalar devam etmektedir. Dosya şu anda yargıdadır. Durum netleşmediği için de işletici firma, bu modern haddehaneyi de işletememektedir. Bursa'da devam eden mahkeme kararı açıklanmadan konunun çözümü de zor görülmektedir.
Ancak buradan biz Hükûmet yetkililerine seslenmek istiyoruz: Bu fabrikada çalışan işçi arkadaşlarımız ve kardeşlerimiz var. Bunların hepsinin alın teri ve emeği bu fabrikadadır. Bunların bu fabrikadan alacakları vardır. Bunların evleri var, çolukları çocukları var. Bu işçi arkadaşlarımıza bu Hükûmetin bir çözüm üretmesi gerekmektedir, bu çözüm de üretilebilir. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu nasıl olsa burada bu şirkettedir, alacaklıdır; hukuka uygun olmayan hiçbir tarafı da yoktur. Bu işçi kardeşlerimizin alacaklarının çok kısa zamanda ödenmesini biz Hükûmetten de rica ediyoruz.
Değerli arkadaşlarım, sayın milletvekilleri; Sivas, tarih boyunca cumhuriyet hükûmetlerinden beklediği hiçbir yatırımı alamamış, âdeta cumhuriyet hükûmetlerinin unuttuğu bir vilayettir. Göç devam etmektedir. Sivas'ın kaderini değiştirebilmek için Sivas'ta tarıma ve hayvancılığa yeniden önem verilmesi gerekmektedir, desteklenmesi gerekmektedir ve Sivas ancak devletten göreceği birtakım desteklerle ayağa kalkabilir. Sivas, cumhuriyete bağlı, cumhuriyetin niteliklerine bağlı, devletini ve milletini seven, vatanını seven insanlardan müteşekkil bir vilayetimizdir. Cumhuriyetin temeli de Sivas'ta atılmıştır. Dolayısıyla, Sivas'taki bu işçi kardeşlerimizin mağduriyetini el ele girerek önlememiz gerekmektedir.
Biz bu öneriye "evet" oyu vereceğiz ve destekleyeceğiz. Dolayısıyla, inşallah, bu mağdur edilmiş kardeşlerimize de bir çözüm yolu açılır. Bu kardeşlerimizle beraber olduğumuzu da bütün Parlamentoya söylüyoruz.
Sözlerimi burada bitirirken tekrar hepinizi saygı ve hürmetle selamlıyorum. Hayırlı günler diliyorum. (MHP sıralarından alkışlar)