| Konu: | Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 61 |
| Tarih: | 24.03.2016 |
DENGİR MİR MEHMET FIRAT (Mersin) - Sayın Divan, çok saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.
Bugün görüşmekte olduğumuz yasa tasarısı, aslında AB uyum çerçevesinde çıkarılacak olan bir yasadır. Ancak, bir süre sonra bu yasanın yeniden değiştirilmesiyle ilgili bir yasa tasarısı karşımıza gelirse çok fazla şaşırmamamız gerektiği kanısındayım. Türkiye'nin birçok şampiyonlukları var dünya çapında ama en çok dikkati çeken Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugüne kadar çıkarmış olduğu yasa sayısıdır. Hatta o sayılardan o kadar büyük miktarlara ulaşılmıştır ki özellikle darbe dönemlerinde sayı 1'den başlatılarak yeniden sıralanmıştır. Bunun temelinde de birçok kez Adalet Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen çalışmalarla birbiriyle aynı olan veya birbiriyle çelişen birçok yasa kodifikasyon süreçleri içerisinde, yeni gelen yasalarla toptan, büyük miktarlarda ilga edilmiştir. Aslında, bu hastalığın temelinde özellikle 1980 darbesi sonrasında bize hediye edilen, antidemokratik, eşitlik ilkelerinden yoksun, hatta dili dahi düzgün kullanılmamış olan Anayasa'nın yanında, çok daha önemli olan Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Yasası'nın sonucudur. Çünkü, parlamenter demokratik sistem maalesef, çok doğru şekilde, her üç gücün bir uyum içerisinde ama karşılıklı bir denge içerisinde çalışılmasına müsaade etmemiştir. Genelde hükûmet Parlamentoya hükmeder çünkü kendi grubu en büyük gruptur, her türlü yasayı çıkarma imkânına sahiptir sayısal çoğunluğu itibarıyla ve maalesef, gelen yasaların, daha doğrusu toplam olarak bir dönem içerisinde çıkarılan yasaların gelişimine, kaynaklarına baktığınız zaman da bunun yüzde 90'ının hükûmet tasarıları olduğunu, geri kalan yüzde 10'un da yüzde 5'in de yine hükûmet parlamenterleri tarafından hükûmetin tasvibiyle getirilmiş olan teklifler olduğu görülür. Özellikle hükûmetten gelmiş olan tekliflerin maalesef, ihtisas komisyonlarında da çok detaylı, üstünde irdelenerek bir çalışma yapılmaz. Değiştirilmeden, bürokratların hazırlamış olduğu bu yasalar bir şekliyle Genel Kurula indirilir ve Genel Kurulda içerisinde bulunan yanlışlarla beraber yasalaşır. Ancak, bir süre sonra, Avrupa Birliği çıkarılmış olan yasanın AB müktesebatına uygun olmadığı konusunda Hükûmeti ikaz eder ki bu ikazın ilki de herhâlde bir iki gün önce Türkiye'ye, AB Bakanlığına Avrupa Birliği tarafından iletildi. Ancak, biz buna rağmen, bu yasayı çıkarmakta ısrarkâr olduk. Yani, mevcut olan hataları içerisinde barındıran bu yasa tasarısını bugün olmazsa, bundan kısa bir süre sonra çıkarmış olacağız ancak bir süre sonra, dediğim gibi, bundan önce yapılmış olan birçok uyum yasasında da yaşadığımız gibi bu yasa bir kez daha bu Meclisin gündemine gelecek ve yine üstünde tartışılmadan komisyondan geçecek ve burada, işte, engellemelerle beraber, bir günde çıkacak yasa üç günde çıkmış olacak. Parlamenter sistemin gereği olarak, ihtisas komisyonları doğru dürüst çalıştırılsalar, muhalefet ile iktidar birbirine bu konuda kulak asabilseler ve yanlışı gördüklerinde bu yanlışı düzeltebilseler, aslında böyle bir durum olmayacaktır. O bakımdan, bu yasa tasarısı bütün noksanlarına rağmen çıkacak ancak bunu tasvip edip kabul edebilmek mümkün olmadığı için de biz Halkların Demokratik Partisi olarak bu yasaya, hiçbir maddesine kabul oyu vermek durumunda olamayacağız.
Çok teşekkür ediyorum, sağ olun. (HDP sıralarından alkışlar)