GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:61
Tarih:24.03.2016

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Meclis Başkan Vekilimize, doğrusu, bu kürsüden İç Tüzük 64'ün ikinci fıkrasını hatırlatmak isteriz bir kere daha. 64'üncü maddenin ikinci fıkrası: "Başkan veya başkanvekilleri, görevlerinin yerine getirilmesinin gerektirdiği haller dışında tartışmalara katılamazlar; kişisel savunma hakları saklıdır." Dünden bu yana, Sayın Meclis Başkan Vekili burada yapılan konuşmalarla ilgili, değerlendirmelerle ilgili kendi kişisel görüşlerini, siyasi duruşunu sıklıkla ifade etmekte ve görevinin gerektirdiği sorumlulukları ve etiği yerini getirmediği için bunu gerçekten üzüntüyle karşılıyoruz ve dile getirmeyi de bir görev olarak telaki ediyoruz. Şüphesiz burada hepimizin milletvekilleri olarak milletvekilliğinin vakarına, etiğine ve sorumluluğuna uygun davranma sorumluluğumuz var ama herkes, konuşmalarını yaparken bu konuşmaların kaç milyon insanı etkilediğini, nerelere ulaştığını ve sonuçlarını çok iyi düşünmek zorundadır.

Biraz önce bizim itiraz ettiğimiz husus "Kürt demeyin; bu, Kürtlere haksızlıktır." diyorlar. Şimdi, biz bu geleneği biliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin yüz yıllık geçmişinde Kürt meselesine yaklaşımı hepimizin canlı olarak yaşadığı ama okuduğumuz ama dedelerimizden ama babaannelerimizden ama anneannelerimizden çok canlı bir hafızamız var. Burada diğer partilerde de Kürt milletvekili arkadaşlarımız var, hiçbirisi "Bunu bilmiyoruz." demesin. Şark Islahat Planlarından Tevhidi Tedrisat Kanunlarına, ana dilde eğitimi bir tarafa bırakın Kürtçe konuşmanın yasaklandığı günler çok geride değil. Ve Kürtlere yönelik ayrımcı, asimilasyoncu, inkâr ve redde yönelik politikalar aynı zamanda ekonomiye de yansımıştır. Şu anda bölgeler arasındaki ayrımcılık ve bunun neticeleri uçurum meydana getirmiştir. Şu anda Siirt ile İzmir'in ya da Ankara ile Mardin'in, Batman'ın arasındaki ekonomik kalkınma, üniversite giriş sınavında aldıkları neticeler bile herkesin bilmesi gereken ayrımcılığı çok net bir şekilde ortaya sermektedir.

Bu ülkede Kürt sorununun çözümüyle ilgili, Kürt halkının hak ve özgürlükleriyle ilgili çok tartışma yapıldı, çok rapor yazıldı ama Kürtlerin hak ve özgürlüklerini savunan, ama karşısında duran, Kürtlerin Türkleştirilmesi gerektiği, Kürtlerin aslında Türk olduğu ve bununla övünç duyması gerektiği söylenen ırkçı yaklaşımlar günümüzde de devam ediyor

HALİS DALKILIÇ (İstanbul) - Bu ülkede Kürt sorunu yok, terör sorunu var, PKK sorunu var, Kürt sorunu hiç yok.

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Halüsinasyon görüyorsun. Dibe vurdunuz, dibe, dibe!

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Yani, şu Meclis çatısı altında bu kadar Kürt milletvekili varken bir milletvekilinin şu cürette bulunması dehşet vericidir: "Siz Kürt demeyin, Kürtlere haksızlıktır. Siz Türk'sünüz." Türk değiliz, biz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarıyız.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Irkçısınız, ırkçı!

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Biz Türkiye halklarıyız.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Biz Türkiye halkları değiliz, Türk milletiyiz.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Biz Türkiye yurttaşlarıyız ve bunun için demokratik bir anayasa yapılması talebimiz de birçok mesele yanında, bununla ilgili, orta yerde duruyor. Zorla hiç kimsenin etnik kimliğini, inancını, dilini değiştiremezsiniz, kültürünü değiştiremezsiniz. Yüz yıl uğraştınız, yapılmadık katliam, çıkarılmadık kanun, yapılmayan işkence kalmadı ama Kürt halkı bunu asla kabul etmedi. Bütün bu acılara rağmen, bugüne kadar da kendi kimliğini, dilini, kültürünü ve inancını getirmiştir.

Şimdi -yani, zaman tabii çok az- Celal Bayar'ın ve Erdal İnönü'nün Kürt sorunu konusundaki raporlarını okumanızı öneririm. Bu ülke nerelerden geldi? Mahmut Esat Bozkurt'un lafını hatırlatmak isterim: "Bu ülkede Türk olmayanların tek bir hakkı vardır, o da kölelik hakkıdır." dedi. Cemal Gürsel bu ülkenin Cumhurbaşkanı olarak "Nerede biri kendine Kürt'üm diyorsa onun yüzüne tükürün." dedi.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Cemal Gürsel nerede ya?

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Yakın tarihe gel, yakın tarihe!

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Bunun gibi örnekler bu kitaplarda; siz ne kadar reddetseniz de bizim, Türkiye'deki bütün yurttaşlar tarafından bilinmese de Kürtler bunu biliyor. Ve bugünkü zihniyetin dayanağı da odur, bunun arka planı odur ve bizim buradan, Büyük Millet Meclisi kürsüsünden üniversitedeki öğrencileri kışkırtmaya tahammül etmemiz söz konusu bile değildir. Her şeyi bu şekilde ret ve inkâr politikalarının sonucuna getirip bağladık. Biz bunu bilerek burada konuştuk. Çünkü Kürt öğrenciler her gün bizi arıyorlar. Zor durumdalar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - ...öldürülüyorlar, yakalanıyorlar, tutuklanıyorlar, işkence görüyorlar. Ve biz, Türkiye İşçi Partisi üyesi öğrencilerin telle boğuldukları günleri de unutmadık, kimler tarafından öldürüldüğünü de unutmadık.

RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) - AK PARTİ döneminde kazanılan haklardan da bahsetsek.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Devamla) - Hepinize saygılar sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)