| Konu: | Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 61 |
| Tarih: | 24.03.2016 |
ERKAN HABERAL (Ankara) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum.
Sayın İyimaya, inşallah şimdi söylediklerime nispi olarak katılırsınız efendim.
Sayın milletvekilleri, bugün itibarıyla yılbaşından bugüne 154 vatan evladımız şehit olmuştur. Sadece bugün 3 Mehmetçik, 1 yiğit, kahraman polisimiz bu topraklarda şehit verilmiştir. Hepsinin yeri, mekânı cennettir. Cenab-ı Allah'ım gani gani rahmet eylesin.
Sayın milletvekilleri, dün Hacettepe Üniversitesinde meydana gelen olaylarda bölücü terör örgütünün temsilcileri tarafından yaralanan milliyetçi, vatansever, bayrağını seven kardeşlerimize geçmiş olsun derken buradan yalnız olmadıklarını haykırmak istiyorum.
MURAT EMİR (Ankara) - Kim onlar?
ERKAN HABERAL (Devamla) - İyi dinle, kim olduğunu anlatacağım; iyi dinle, anlatacağım kim olduğunu.
Ayrıca "çözüm süreci" safsatasından beri, üniversitelerde yaşanan olayları "Karşıt görüşlü öğrenciler çatıştı." diye yayınlayan basın kurumlarını da esefle kınarım. Bölücü terör örgütü, üniversitelerde palazlanmıştır, yuvalanmıştır; öğrenci kisvesi, adı altında pala olmuştur, sallama olmuştur, paçavra olmuştur, bıçak olmuştur, terör örgütünün her türlü unsuru olmuştur. Örgüt sözde mahkemeler kuruyor dediğimizde, Hükûmet görmüyor dedik. Örgüt sözde şehitlikler yapıyor dedik, Hükûmet uyuyor dedik. Hendekler açılırken Hükûmet yok dedik. Bari şimdi görün, üniversiteler terör örgütünün yuvası oluyor. Türk bayrakları gönderden indirilip yakılırken buna ses çıkartmayanları, güvenlik güçlerini üniversite yerleşkelerine sokmayanları, terör örgütünün paçavralarını fakülte binalarına asanları görmeyenleri, karşıt görüşlü diye üstelik bu öğrencileri adlandıranları milletin vicdanına ve takdirine bırakıyoruz. Kardeşlerimizin sınava girmelerine engel olan, her türlü Vandallığı kendilerine hak görenler bugün öğrenci kisvesi, adı altında üniversitelerde dolaşmaktadırlar. Üniversitelerimizdeki bu Vandalların terör örgütünün bir parçası olduğu da -iyi dinle şimdi- dün burada terör örgütünün temsilciliğini yapan partinin yöneticilerince ifade edilmiştir. Teröre karşı ortak tavır hepimizin tavrı olmalıdır. Terörist eylemlere hep birlikte tavır göstermemiz gerekmektedir. Hepinizin dikkatini ayrıca çekiyorum, özellikle Cumhuriyet Halk Partisinin bütün yetkililerinin: Terör örgütünün temsilcilerinin üniversitelerde olay yapıp daha sonra "Biz CHP'liyiz." diye sizin aranıza, sizin şemsiyenizin altına sığındıkları dün -bire bir gerçektir- ortaya çıkmıştır.
BÜLENT YENER BEKTAŞOĞLU (Giresun) - Yok öyle bir şey, yok, yok!
ERKAN HABERAL (Devamla) - Ortada sağcı da solcu da yoktur, ortada Vandal da...
ORHAN SARIBAL (Bursa) - "CHP'li çocuklar" diyorsun, CHP'li çocuklar da öldü.
ERKAN HABERAL (Devamla) - Bir daha söyle.
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Gazi Hastanesine gidin. Bak, ben oradaydım, dün akşam Gazi Hastanesindeydik. Gazi Hastanesine gidin.
ERKAN HABERAL (Devamla) - Öyle mi? Kabul ediyor musunuz? O zaman siz de o terör örgütünün destekçisisiniz. (MHP sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
BÜLENT YENER BEKTAŞOĞLU (Giresun) - Ayıp oluyor, ayıp oluyor! Hiç hoş değil bu!
ERKAN HABERAL (Devamla) - Bağımsızlığımızın manifestosunu yazan milliyetçi vicdanları bu yaralayıcı ve karalayıcı duruma müsaade etmezler.
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Hiçbir şeyi görmüyorsun.
BÜLENT YENER BEKTAŞOĞLU (Giresun) - Ayıp oluyor!
NİYAZİ NEFİ KARA (Antalya) - Ayıp yaptığın ya!
ERKAN HABERAL (Devamla) - Öyle mi?
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Evet, öyle.
NİYAZİ NEFİ KARA (Antalya) - Öyle tabii.
ERKAN HABERAL (Devamla) - Öyle mi?
NİYAZİ NEFİ KARA (Antalya) - Biz gittik, hastanede gördük. Sen de akşam gelseydin, beraber...
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Gelseydin. Ne işin vardı? Gelseydin akşam.
BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım.
ERKAN HABERAL (Devamla) - Öğrencileri "sağcı", "solcu" diye tasnif ediyorlar diye mi? O okullarda vatanseverler var, vatan hainleri var, başkası yok.
NİYAZİ NEFİ KARA (Antalya) - Çocukları kışkırtma birbirine!
KAMİL AYDIN (Erzurum) - O çocuklara söyleyin, Türk Bayrağı'nın gölgesine sığınsınlar, başka bir kaynak aramasınlar. Çocuklarınıza söyleyin, o altı okun gölgesinde kalsınlar.
NİYAZİ NEFİ KARA (Antalya) - İkisi de bizim çocuklarımız, onlar bizim çocuklarımız, kışkırtmasın!
ERKAN HABERAL (Devamla) - Yazık, yazık! Siz bunu söylüyorsunuz, çok yazık! (CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen karşılıklı konuşmayın. Hatip kürsüde, lütfen...
ERKAN HABERAL (Devamla) - Üniversitelerimizi hainlerin, işbirlikçilerin, köksüz ve kimliksizlerin tasallutundan kurtarmak Türkiye Cumhuriyeti devletinin en önemli görevlerindendir. İlim irfan yuvası üniversitelerimiz millî vicdanımızın sesi olacakken, manevi değerlerimizin bekçisi olacakken, millî birliğimizin temel harcını karacakken, kardeşliğimize sigorta olacakken terör uzantılarına mekân olmuştur.
"Ey Türk Gençliği!" seslenişinden korkup "Türk'üm, doğruyum." sözlerinden gocunanlar üniversitelerde yeni bir Fırat Çakıroğlu vakası yaratmak istiyorlarsa başaramayacaklardır. Türk bayrağını tahrik unsuru görenleri ebediyete kadar tahrik etmek bu milletin şühedaya olan borcudur.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)