| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı 8'inci tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 53 |
| Tarih: | 05.03.2016 |
CHP GRUBU ADINA GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı üzerine söz almış bulunuyorum. Çevre mi, rant mı desek "rant" cevabı kesin olacak olan bir bakanlık bütçesi üzerine söz almış bulunuyorum.
Yağma ve rant kararlarıyla yaşam değerlerimiz ve toplumsal geleceğimiz yok edilmekte. Size hangi birini anlatalım? Yarışma projelerinde ön koşul olarak ortaya konulan Selçuklu mimarisinin taklidi yapılar yerine, arkasına poyrazı alıp meltemi kucaklayan Diyarbakır evlerinin yani orijinal Selçuklu mimarisinin yok edilmesinden mi bahsedelim? UNESCO'ya başvuruda bulunulmadığı için sular altında kalacak olan Hasankeyf'ten mi bahsedelim? TOKİ'nin Bursa'nın böğrüne hançer gibi sapladığı evlerinden mi bahsedelim? Süleymaniye'den, Toklu Dede'den mi bahsedelim? Dünyanın en büyük mimarlarından olan, döneminde en geniş açıklığı geçen, en geniş strüktürel açıklığı geçen Mimar Sinan'ın camisinin göğe uzanan minarelerini gölgede bırakan, ranta uzanan kulelerden, mesela OnaltıDokuz'dan mı bahsedelim? (CHP sıralarından alkışlar)
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - Mesela rezidans.
HASAN BASRİ KURT (Samsun) - İSKİ'den bahsedelim, Kadıköy'den bahsedelim.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Taciz etmeyin, laf atacaksanız laf atın, taciz etmeyin.
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - Rezidans dedim, bir şey demedim.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Yoksa AKM'yi yıkma planlarınızdan mı bahsedelim ya da insanların mülkiyet hakkını gasbettiğiniz kentsel dönüşüm projelerinden mi bahsedelim? Hangi birinden bahsedelim?
ŞAHİN TİN (Denizli) - Susuz İstanbul'dan bahset.
HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Ataşehir'den bahsedelim, Ataşehir'den.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Türkiye'nin her yerinde doğayı, tarihi ve kültürü katlediyorsunuz. Bugün geldiğimiz noktada, Sünger Bob'a benzeyen Şile Kalesi, PVC doğramalarla restorasyonunu yaptığınızı iddia ettiğiniz saraylar, alüminyum doğramayla restorasyon yaptığınızı iddia ettiğiniz hanlar ve son durumda doğa ve tarih katliamları yapıyorsunuz; tıpkı Sulukule'de yaptığınız gibi; tıpkı Ayvansaray'da, Emek Sineması'nda, Validebağ'da ve Yedikule Bostanlarında, Beyoğlu'nda Narmanlı Han'da yaptığınız gibi; İstanbul'un ilk Şehremaneti binasını -bugün aslında sizin de belki büyük pişmanlık duyduğunuz- bir vakıf üniversitesine peşkeş çekeceğinize kent müzesi yapmadığınız gibi; Akkuyu'da, Sinop Gerze'de nükleeri tercih ettiğiniz gibi. Nükleer santraller istemiyoruz, yaşam alanları istiyoruz. Biz insanlarımızın huzurla, keyifle yaşamasını istiyoruz. Sizlere Karadeniz'deki çokça kanser hastamızdan selam getirdik.
ŞAHİN TİN (Denizli) - Karanlıkta mı yaşayacak bunlar? Orta Çağ'da yaşayacak bunlar.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir bakanın çocukları şikâyet etti diye 2 ortaöğretim öğrencisi ceza alıyorsa ve şu anda da artık Damat Ferit'imiz olduğuna göre hanedanlık tamamlanmış demektir. (CHP sıralarından alkışlar)
13 yaşındaki bir çocuk -altını çiziyorum, 13 yaşındaki bir çocuk- Facebook'taki bir paylaşımından dolayı bir savcılıkta ifade veriyorsa, Anayasa Mahkemesinin kararlarına ayar verilmeye çalışılıyorsa, altı yıl önce "Hukuk sistemine biz inanmazsak başkalarının inanmasını bekleyemeyiz." diyenlere sormak gerek: Bugün ne değişti?
Zaman gazetesinden ödül alınırken "Amerika'ya kadar 35 farklı ülkede, 10 ayrı dilde satılıyor, gurur duyuyoruz." denmişti.
NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Bravo(!)
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Ne oldu da topla tüfekle girdiniz? Neden kayyum atadınız? (CHP sıralarından alkışlar)
FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) - O da hukuk kararı, o da bir hukuk kararı. Niye saygı duymuyorsun ona, o da bir hukuk kararı.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Bu durum artık cadı avına dönmeye başladı. Geçtiğimiz günlerde Bülent Arınç'a yakın isimler tutuklandı, sıra Abdullah Gül'e mi geliyor? "Paralelle mücadele" diye başlattınız, parti içi mücadeleye çevirdiniz.
NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Harikasınız(!)
HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Siz kendi parti içi mücadelenize bakın.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Kardeşim Esad, kardeşim Sadullah Ergin, kardeşim Arınç, kardeşim Abdullah Gül... Allah sizin kardeşliğinizden korusun. Acaba bir sabah uyanacağız ve bu kişilerin de gözaltına alındığını mı göreceğiz?
NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Beklediğiniz siyaset bu.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Birlikte parti kurduğunuz çalışma arkadaşlarınız da, tıpkı Esad gibi, Öcalan gibi, Fethullah Gülen gibi sizi kandırdı mı? Eğer öyleyse, 8 yaşındaki bir çocuk da sizi pekâlâ kandırabilir. Ankesörlü, jetonlu bir telefonla sizi arayıp "Putin arıyor." dese inanacak mısınız?
Bunlar daha fark ettikleriniz, bir de fark edemedikleriniz var. Etrafınıza bir bakın, belki en yakınlarınız da sizi kandırıyordur.
NURETTİN YAŞAR (Malatya) - Sen de bizi kandırıyorsun!
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; memleket yangın yeri.
ŞAHİN TİN (Denizli) - Bizi kandırma, bizi kandırma(!)
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Evet, bu kürsüden onlarca milletvekili cumhuriyet dönemi boyunca "Memleket yangın yeri." demiştir, ekonomik ve sosyolojik gerekçelerle bu cümle kullanılmıştır.
Yavru Hükûmete seslenmek istiyorum: Şu anda gerçekten memleket yangın yeridir. Memleketin her yerinden dumanlar yükselmektedir. Memleketin her yerinde bombalar patlamaktadır. Siz ne yapıyorsunuz?
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - Yavru muhalefet mi demek istediniz? Karıştırdınız.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Cerattepe direnişi bir kez daha göstermiştir ki gözünüzü rant kör etmiştir. Milletin anasına küfreden pişkin, şu anda milletin havasına, suyuna, toprağına göz dikmiştir ve AKP'yi de arkasına almıştır. (CHP sıralarından alkışlar) O firmayı, o pişkin firmayı vatandaştan jandarmayla, polisle koruyorsunuz.
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - CHP İl Başkanınız avukatıymış onun!
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Yarın bunlardan çocuklarınız, torunlarınız utanacaktır.
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - Antalya CHP İl Başkanınız avukatıymış!
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Tıpkı vaktiyle radyasyonlu çayı içip "Bu Lipton çaydır." diyemeyen bakan gibi olacak sonunuz.
Memleketi ne hâle getirdiniz? Vaktiyle arkadaşının adını söylememek için işkence gören bir anlayıştan bugün karısını ihbar eden bir anlayışa getirdiniz. Nereden nereye! (CHP sıralarından alkışlar)
Farkındayım, ben çok iyi anlıyorum, siz bizi anlamazsınız şimdi.
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - Millet anlar bizi, millet, millet!
HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul) - Sizi millet anlamıyor, ben anlasam ne olur!
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Ne zaman anlarsınız biliyor musunuz? Kucağınızda çocuğunuz ya da torununuzla yaşayacak bir vatan bulamadığınızda, gezdiğinizde ayağınıza birisi, bir asker çelme taktığında anlayacaksınız.
GÖKCEN ÖZDOĞAN ENÇ (Antalya) - On iki yıldır aynı şeyi söylüyorsunuz!
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Cumhuriyet Halk Partisi niçin bu vatan için canı pahasına mücadele etti, anlayacaksınız. (CHP sıralarından alkışlar)
ORHAN KARASAYAR (Hatay) - Nerede, nerede? Ne zaman?
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - İstiklal Marşı'nda adı geçen "son ocak" emin olun bir Cumhuriyet Halk Partilinin ocağıdır.
HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Bir kere iktidar yüzü görmediniz, bırakın bunları.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Hocam, senden daha çok teknik eleştiri beklerdik.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Biz, gerekirse bütün rütbelerimizden sıyrılır ve Cumhuriyet Halk Partililer olarak ülkemizi tek başımıza da kalsak savunuruz.
İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Senden daha çok teknik eleştiri beklerdik Hocam.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - Bozuk düzende sağlam çark olmaz. Yolsuzluk, yoksulluk, zulüm düzeninden hesap sormak için özgürlük, barış, demokrasi, adalet ve emekten yana durmaya devam edeceğiz. (CHP sıralarından alkışlar)
Siz kendinizi sonsuza kadar iktidar zannediyorsunuz...
ADNAN BOYNUKARA (Adıyaman) - Aynen öyle.
HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Millet verdi bize, biz buradayız.
GÜLAY YEDEKCİ (Devamla) - ...ama ülkemizin üzerine çöken bu zeballa gibi karanlıktan ülkemiz altı oklu şanlı aydınlığımızla kurtulacaktır.
Son söz olarak size şunu söylüyorum, umarım bu kez anlarsınız:
"Hakk'ın toprağında mülküm var deme,
Güçlü kuvvetliyim, mevkim var deme.
Adamı sırt üstü yere vuran var,
Kara karıncayı gece gören var."
Yüce Meclisi sevgiyle selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)