GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Mardin Nusaybin'deki terör saldırısını kınadığına, teröre karşı mücadelenin demokratik zeminleri savunmak durumunda olan herkesin görevi olduğuna ve 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:52
Tarih:04.03.2016

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Mardin Nusaybin'deki terör saldırısını kınıyorum. Orada hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum.

Terör kirli yüzünü göstermeye devam ediyor ve bunun bedelini herkes ödüyor. Biraz önce sizin konuşmanızda ismi geçen Taybet Hanım terörün kirli yüzünü gösteren dramatik bir örnektir. Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü haftası olması münasebetiyle ifade ediyorum. Bir başka örnek, Bingöl'deki Hatice Belgin Hanım'dır; çocuklarını korumak için bombanın üzerine atlayan ve kahraman, anaç, sorumlu, fedakâr anne timsali olarak öne çıkan birisi ama dramatik bir biçimde de terörün yine o çirkin yüzünü gösteren bir örnektir. Siirt'teki genç kızları hatırlamak lazım.

Sonuçta, bütün bu fotoğraflar, bütün acılar yan yanadır. Teröre karşı mücadele de bu bakımdan demokratik zeminleri savunmak durumunda olan herkesin görevidir. Kadınların tarih içerisindeki yolculuğu çok olumsuz örneklerle doludur, Batı'da da öyledir, Doğu'da da öyledir. Modernleşme aynı zamanda kadının siyasete ve kamusal hayata katılmasına ilişkin imkânlar ve fırsatlar tanıyor. Esasen, demokrasi, oy hakkı, parlamento, parlamentoların teşekkülü yüz elli yıllık bir tarihe sahiptir. Kadınların oy hakkı kazanmalarının ne kadar geç bir zamanda olduğunu ve Türkiye'nin bu konuda cumhuriyetle birlikte önemli adımlar attığını hatırlamak gerekir çünkü eğer oy hakkınız var ise siyasette varsanız...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Açıyoruz Sayın Bostancı, toparlayın lütfen.

Buyurun.

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - ...aynı zamanda toplumsal ve kamusal hayatta varsınız demektir. Bu, kadınlar üzerine söylenecek retoriklerden çok daha önemlidir. Türkiye'nin demokratikleşmesi, Türkiye'nin zenginleşmesi, Türkiye'de şehirli hayatın güçlenmesi, bütün bunlar aynı zamanda kadınların erkeklerle eşit haklara sahip bir biçimde hayatın içinde olmaları bakımından son derece önemlidir. Özellikle, son yıllarda alınan mesafeleri bu açıdan da değerlendirmek, yiğidin hakkını yiğide vermek gerekir.

Arz ederim.