| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 4'üncü tur görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 49 |
| Tarih: | 01.03.2016 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MAHMUT ATİLLA KAYA (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2016 yılı Adalet Bakanlığı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Toplum ile devlet arasında güven tesisi ancak güçlü bir adalet sistemiyle gerçekleşir. Toplumsal huzur ve güven etkin adalet hizmetleriyle ölçülür. Adalet Bakanlığı diğer bakanlıklar gibi bakanlık hizmetlerini icra eden bir bakanlık değildir. Adalet Bakanlığı bütçeyi dağıtır ama yargılama yapmaz. Adalet sarayı yapar ama mahkeme etmez. Bu sebeple hükûmetleri adalet ve yargı üzerinden eleştirirken dengeli olmak milletvekili sorumluluğu ile güçler dengesi ilkesi gerçekliğinden uzaklaşmamak gerekir.
Biz, imtiyazları değil adaleti, üstünlerin hukukunu değil hukukun üstünlüğünü esas alan bir siyaset anlayışıyla on üç yıldır milletimizin devletimizle olan bağını güçlendirdik. Anayasa başta olmak üzere toplumsal değişime ve dönüşüme ayak uydurmayan pek çok kanunlarda değişiklikler yapıldı. Mevzuatlarımız ve temel kanunlarımız yenilendi. Vatandaşı çaresiz duruma düşüren, hakkını aramasını engelleyen birçok anayasal hükümler ortadan kaldırıldı.
Bakanlığımıza tahsis edilen toplam yatırım bütçesi 2002 yılında 80 milyon 210 bin TL iken 2016 Bütçe Tasarısı'nda ise 1 milyar 809 milyon 635 bin TL oldu ve 22 kat arttı. 2002 yılında adli yargıda 3.581 olan mahkeme sayısı 2016'da 6.131'e, idari yargıda 146 olan mahkeme sayısı ise 206'ya yükseltildi. 2002 yılında hâkim, savcı sayısı 9.349 iken 2016 yılı Şubat ayı itibarıyla bu sayı 14.712 oldu. Personel sayısı 2002 yılında 26.274 iken bu sayı 2016 yılı Şubat ayı itibarıyla 58.230 oldu.
Değerli milletvekilleri, en büyük adalet milletin vicdanıdır. Milletin vicdanı, tek parti döneminden sonra Demokrat Partiyi, 1960 darbesinden sonra Adalet Partisini, 1980 darbesinden sonra merhum Özal'ı ve 28 Şubat darbesinden sonra da -bu 28 Şubatın bizatihi mağduru- Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı ve AK PARTİ'yi iş başına getirmiştir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bu yürekli milletin hak üzerine olan vicdanı 17 ve 25 Aralık yargı ayaklı darbe girişimine, ihanet şebekelerine, 30 Martta da, 10 Ağustosta da, 1 Kasımda da gerekli cevabı vermiştir.
1 Kasım deyince, iki gün önceki geçtiğimiz görüşmelerde hep beraber gördük, Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, bakanlarımıza kırmızı kart çıkarıldı Cumhuriyet Halk Partisi Grubu tarafından, hatta dün Cumhuriyet Halk Partisinin grup başkan vekili "Yenildiniz, yenildiniz, yenildiniz." dedi. Ben, Cumhuriyet Halk Partisine kırmızı kart göstermeyeceğim, bizim için esas olan milletin hakemliğidir, ben, Cumhuriyet Halk Partisine milletin çıkardığı kartı göstereceğim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) İşte, bu kartta da gördüğümüz üzere 7 coğrafi bölgenin tümünde AK PARTİ 1'inci parti. 81 ilin 63'ünde 1'inci parti AK PARTİ.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Diğerlerinde de 2'nci.
AKİF EKİCİ (Gaziantep) - İyi ki bu var, başka bir şey yok. Başka bildiğiniz bir şey yok, iyi ki bunu öğrendiniz, başka bir şey bilmiyorsunuz. Ülkeyi yangın yerine çevirdiniz.
MAHMUT ATİLLA KAYA (Devamla) - Sayın Grup Başkan Vekilim, bu tabloya göre yenildiniz, yenildiniz, yenildiniz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Geçmişte yargıyı "Bizim arka bahçemiz" diye tanımlayan bakanlar oldu. Partizanlık yapıp yandaşlarına kadro dağıtmakla övünen bakanlar oldu, "5 bin kişilik kadro çıkardım, kendimize değil de millî görüşçülere, ülkücülere mi verseydim?" diyen bakanlar oldu. Yüzlerce gazetecinin cezaevlerine tıkıldığı dönemler bizden önceki dönemlerdir. Bununla birlikte, Meclisin dört aylık çalışma süresi boyunca sürekli yargı kararlarını fütursuzca eleştirip dört gün önce Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu ve Anayasa'nın 148'inci maddesine açıkça aykırı olan kanun yolları tüketilmeden verilmiş karara Sayın Cumhurbaşkanımızın ve bizlerin yaptığı değerlendirmeleri kınayanları iki yüzlü buluyorum ve bu iki yüzlülüğü ben de kınıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Sizin başbakan yardımcınız "kişisel görüşü" dedi ya.
MAHMUT ATİLLA KAYA (Devamla) - Hiçbir demokrasi ve hukuk anlayışı teröre ve şiddete prim vermez. Gazeteciliği kılıf olarak kullanıp ülkesini arkasından hançerleyenler, casusluk yapanlar, yargıyı istismar edip...
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Ne casusluğu, ne casusluğu?
MAHMUT ATİLLA KAYA (Devamla) - ...millî iradeye ve demokrasiye kumpas kuranlar, aynı şekilde Anayasa'nın vermiş olduğu dokunulmazlık zırhına sığınıp bu yüce Meclisin çatısı altında terör yardakçılığı yapanlar, sırtını PKK'ya, YPG'ye dayayanlar tarih önünde olduğu gibi...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MAHMUT ATİLLA KAYA (Devamla) - ...hukuk çerçevesinde de bunun hesabını ödeyeceklerdir.
Sayın Bakanımızın şahsında tüm Bakanlık çalışanlarını kutluyor, 2016 yılı merkezî yönetim bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)