| Konu: | Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 47 |
| Tarih: | 28.02.2016 |
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Bugün bu konuda kürsüden de Cumhurbaşkanının söylemiş olduğu cümleleri okumuştuk. Bakın, çok açık bir şekilde, Cumhurbaşkanı "Ben Anayasa Mahkemesinin verdiği karara uymuyorum, saygı da duymuyorum..."
Şimdi, bunun ötesine geçen başka bir sözü var, orada da diyor ki: "Ceza mahkemesi kararında direnmiş olsaydı, Anayasa Mahkemesinin vereceği karar boşa çıkmış olacaktı." Yani, açık bir şekilde Anayasa Mahkemesinin kararlarına mahkemelerin uymamasını da telkin ediyor yani burada yargıya açık bir müdahale var. Oysaki aynı Cumhurbaşkanı bakın 2010 yılında aynen şunu söylemiş: "Hukuk sistemine biz inanmazsak, biz güvenmezsek başkalarının inanmasını bekleyemeyiz." E, biz de bunu söylüyoruz zaten. Şimdi, hukuk sistemine Cumhurbaşkanı inanmazsa, Anayasa Mahkemesinin kararlarını tanımazsa "Ben bunları kabul etmiyorum." derse o zaman 78 milyondan nasıl böyle bir şey bekleyebilir? Bu yönüyle açık bir darbe olduğu ortadadır.
Diğer taraftan, bakın, 2005 yılında Orhan Pamuk'la ilgili açılan davada da şöyle demiş: "Yargı, yürütme ve yasamadan bağımsız. Yürütme yargıya karışamaz." diye net cümleler kullanmış. Şimdi, kendisi hem yürütmeye karışıyor hem yasamaya karışıyor, bir de yetmedi, işte, 28 Şubatın yıl dönümünde yargıya karışıyor.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Yürütmeye karışacak tabii, yürütmenin başı değil mi Cumhurbaşkanı?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Burada açık işte, bizim dile getirdiğimiz bir saray darbesi süreci var.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Yürütmenin başı kim, bilmiyor musun?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Yani, Parlamento iradesinin üzerinde, kuvvetler ayrılığı ilkesinin üzerinde, yargının bağımsızlığı üzerinde...
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Konuşacak tabii. Bakanları kim atıyor?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - ...eğer bir Cumhurbaşkanı görüş belirtip bu konuda hukuksuzluk yapılmasını telkin ediyorsa burada -çok nettir, hiç tartışmaya mahal yoktur- açık bir darbe pratiği vardır.
Ben özellikle Sayın Başbakanın bütçe konuşması sırasında biraz umutlanmıştım doğrusu. Çünkü kendisi, yani Cumhurbaşkanının pozisyonunu "efsanevi lider" olarak tanımlamıştı. Yeni liderin hem Başbakan hem Genel Başkan olarak kendisi olduğunu söylemişti. "Efsanevi" derken, biraz geçmişe atıf, "efsunu olan", işte, bu "diğer işlere karışmayan" bir anlam ifade ediyor sanmıştım. Ama belli ki böyle bir anlam yok, yani Cumhurbaşkanı hem yasamaya hem yürütmeye hem yargıya aynı şekilde müdahale etmeye devam edecek gibi duruyor; bu, son derece tehlikeli bir yaklaşım.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Cumhurun başkanı, karışacak.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Hatta, o gün Sayın Başbakan konuşurken bir hususu da merak etmiştim: Yani, Cumhurbaşkanı efsanevi liderse demek...
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Dünya lideri, dünya.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Bundan sonra siyasi lider Sayın Davutoğlu, Abdullah Gül'ün de pozisyonunu belki açıklar da bizler de siyaset yürütenler olarak en azından "Siyasi lider kimdir?" pozisyonunda kendi muhatabımızı biliriz diye düşünmüştüm, o eksik kaldı.
BAŞKAN - Toparlarsanız Sayın Baluken.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Yani şu anda, evet, AKP açısından siyasi lider Erdoğan mı, Davutoğlu mu, yoksa Gül mü bilmiyoruz.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Sana ne!
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Beni şundan dolayı ilgilendiriyor.
ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Biz biliyoruz kim olduğunu, Türk halkı biliyor, herkes biliyor.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Senin liderin kim?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Ben muhalefet partisi adına siyaset yürütüyorum.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Apo mu senin liderin?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Dolayısıyla, hangi siyasi liderin konuşmasını dikkate alacağımı takip etmek zorundayım, o yüzden beni yakından ilgilendiriyor.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Salih Müslim mi?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.