GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:41
Tarih:18.02.2016

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP'nin Meclis araştırma önergesi aleyhine söz almış bulunmaktayım. AK PARTİ Grubu adına Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Konuşmama başlamadan önce, Ankara'da, bizlere yakın mesafede meydana gelen patlamada hayatını kaybeden Türk Silahlı Kuvvetleri personelleri ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Bugün de Diyarbakır Lice'de menfur saldırıda 6 askerimiz şehit oldu, milletimizin başı sağ olsun. Türkiye'yi derinden üzen bu cani terörü lanetliyorum. Tüm bu terörist saldırıların arkasındaki güçler ve taşeronlarıyla mücadelemize bunları yok edinceye kadar devam edeceğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, AK PARTİ hükûmetleri, insan odaklı politikalar üretmesinin gereği toplumumuzdaki dezavantajlı gruplar lehine pozitif ayrımcılığı esas almıştır. Bu kapsamda, on üç yılda gerçekleştirilen politikalara şöyle bir baktığımızda ilk önce gözümüze çarpan, Anayasa'nın 10'uncu maddesindeki pozitif ayrımcılık ilkesinin getirildiğini görmekteyiz. Bununla birlikte, Medeni Kanun'da, Ceza Kanunu'nda, İş Kanunu'nda kadının aleyhindeki hükümleri kaldırarak kadın lehine kanunların düzenlendiğini görüyoruz, bununla birlikte, hemen beraberinde İstanbul Sözleşmesi, ki bunu ilk imzalayan ülke olarak tarihe geçtik. Birleşmiş Milletler UN Women'ın geçtiğimiz günlerde bir çağrısı vardı: İstanbul Sözleşmesi'ne Avrupa'daki 28 ülkenin daha imza atmadığını, atan ülkelerin de gereğini yerine getirmediğini ve bununla ilgili en kısa zamanda eyleme geçmelerinin duyurusu vardı; bunun da altını çizerek devamında CEDAW ve devamında 6284 no.lu Yasa'yla birlikte tüm Avrupa ülkelerinde benzeri olmayan önemli bir yasayı hayata geçirdiğimizi görürüz.

Bununla birlikte, kadın girişimciliğini artırmaya yönelik KOSGEB hibeleri ve faizsiz kredilerini görüyoruz kadınlar için. Aynı zamanda kadının işveren yönünden istihdamını artırabilmek için işverene devletin verdiği destek primlerini görüyoruz.

Tüm bu politikaları daha çok sıralayabiliriz ama konudan uzaklaşmamak adına, kadın istihdam oranlarına hep birlikte baktığımızda şu verileri görüyoruz: 2004 yılında yüzde 25,7 iken, 2013'te kadın istihdamı yüzde 27,1 olmuştur.

Arkadaşlar, yüzde 2'lik bir artış kadın istihdamında -bu konuyla yakından ilgilenenler çok iyi bilir- çok önemli bir artıştır. Bu bize on üç yılda AK PARTİ hükûmetlerinin kadına dair politikalarının ne kadar doğru, yerinde ve hayata geçirmekteki kararlılığını bir kez daha göstermektedir.

Değerli milletvekilleri, bu kapsamda kadınların toplumsal rolünü güçlendirmeye yönelik her dönemde, her yasal zeminde ilerici adımlar atılmakta, atılmaya devam edilecektir. Hukuki iyileştirmelerle kadın güçlendikçe kadın iş gücüne katılım oranı -az önce belirttiğim gibi- her geçen gün artmaktadır. Kadının istihdamdaki nitelikli payı, kadının sosyal yaşama entegrasyonu açısından önemli bir göstergedir. Fakat, dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da, çalışma haklarının ve özlük düzenlemelerinin kadınların lehine iyileştirilmesi gerektiğidir. Buna yönelik atacağımız adımları seçim beyannamemizde detaylıca belirttik ve nitekim, bu beyanlarımızı hayata geçirdik.

Bunlara şöyle kısaca bir bakalım istiyorum: Memurlara doğum sonrası aylıksız izinde geçirdikleri her yıl için bir kademe ilerlemesi ve her üç yıl için bir derece yükselmesi verilecek. Doğum yapan kadın, memur ve işçilere analık izni sonrasında birinci doğumda iki, ikinci doğumda dört, sonraki doğumlarda ise altı ay süreyle yarım günlük çalışma imkânı tanınacak. İkiz olursa bu sürelere birer ay eklenecek. Bebek engelli doğarsa yarım gün çalışma on iki aya çıkartılacak. Doğum sonrasında kadın memurların analık izni tamamlanmasında başlayan yirmi dört ay aylıksız izin, istekleri hâlinde iki, dört ve altı aylık yarı zamanlı çalışma sürelerinin bitiminde de başlatılabilecek. Bu imkân evlat edinenler için de getirilecek. 3 yaşını doldurmamış bir çocuğu evlat edinen memurlara sekiz hafta izin verilecek. Memur ve işçi anneye çocuğun mecburi ilköğretim çağının başladığı tarihi takip eden ay başına kadar normal çalışma süresinin yarısına kadar çalışma imkânı getirilecek. Bu düzenlemeden, evlat edinenler de yararlanacak.

İşsizlik sigortasında değişiklik yapılarak doğum sonrası yarım çalışma ödeneği ödemeleri, prim giderleri fonun giderleri arasına eklenecek, kadın işçilere doğum sonrası yarım çalışma ödeneği verilecektir. Doğum nedeniyle mali haklar ile sosyal yardımları yarım ödenen memurların fiilî hizmet süreleri ile prim ödeme gün sayıları yarım olarak hesaplanacak.

Kadınlarımızın iş gücüne katılımında kurumsal aracıların fonksiyonunu göz ardı etmemek gerekiyor. İŞKUR ve özel istihdam bürolarının fonksiyonunu bu anlamda çok önemli görüyoruz ve değerli buluyoruz çünkü özel istihdam büroları, nitelikli iş gücünün bulunması, sağlanması konusunda oldukça aktif bürolardır. Bu bürolar, aynı zamanda iş gücünün doğru kullanımı ve yaygınlaştırılması için çok önemlidir. İş gücünün profesyonel değerlendirilmesi anlamında bu bürolar çok aktif bir şekilde halkımıza yarar sağlamaktadır. Bu bürolar online hizmet verdikleri için devletin bazen yavaş işlediği veya hizmetlerin tam olarak anlatılamadığı bölgelerde aktif olarak iş gücünün bulunmasını sağlamakta, bu yönde destek vermektedir. Özel istihdam büroları sayesinde her yıl 50 bine yakın vatandaşımız iş bulmaktadır. Uluslararası ILO sözleşmeleri hem devletin hem de özel sektörün yani özel istihdam bürolarının iş gücü piyasasında ortak çalışmasında, işsizliğin azaltılmasında çok önemli bir göstergedir, bir unsurdur.

Özel istihdam büroları, aynı zamanda uluslararası iş gücünün bulunup değerlendirilmesi anlamında çok işlevsel bir şekilde çalışmaktadır. Bu bürolar sayesinde firmalar doğru profesyonellerin öz geçmişlerini okuyarak bulabilmektedir. 2004 ve 2013 yılları arasında 291 bin kişi istihdam edilmiş yani yıllık ortalama 30 bin kişinin özel istihdam büroları sayesinde istihdam edildiğini göstermektedir değerli arkadaşlar. İŞKUR ve özel istihdam bürolarının birbirini tamamladığını düşünüyorum çünkü İŞKUR lise altında iş bulurken özel istihdam büroları lise üstü, daha üst eğitimlilere hizmet sağlamaktadır.

Bu anlamda özel istihdam bürolarının fonksiyonunu destekliyor, olumlu buluyor, gerekli buluyorum ve bir kez daha bu büroları güçlendirerek, daha da yaygınlaştırarak devamı yönünde olduğumu ifade ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)