GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:35
Tarih:29.01.2016

HDP GRUBU ADINA MİZGİN IRGAT (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli üyeler; aslında bu konuyla ilgili daha önce de söz almıştım. Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması Sözleşmesi'yle ilgili olsa da bugünkü görüşme tekrar yineliyorum, kişisel verilerin toplanması ve bu noktada şu an iyi bir yasaymış gibi görünen söz konusu yasa insan haklarına aykırı bir yasadır. Dolayısıyla da buna ilişkin eleştirilerimi tekrar yineleyeceğim. Dolayısıyla yıllardır Türkiye'de fişleme işlemini dile getiren muhalifler ve bizler bu yasayla bireyin en mahreminin, cinsiyetinin, ailesinin, cinsel yöneliminin, her türlü kişisel verisinin bir depoda tutularak fişlendiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla da bunun adı bir ilerleme yasası ya da kişileri koruyan, bireyi koruyan bir yasa olarak dile getirilemez. Bu AKP Hükûmetinin yıllardır iyi bir şey yapıyormuşum gibi gösterdiği özünde ama aslında, altında çok da bir şey yapmadığı, aksine otokratik, diktatöryel rejime doğru hakları kısıtlayan bir gelişme olarak görüyoruz. Dolayısıyla da bu yasayı incelerken bizler ileride çok ciddi sıkıntıların yaşanacağını düşünüyoruz.

(Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun elektronik cihaz kapağını sürekli olarak açıp kapatması)

MİZGİN IRGAT (Devamla) - O sesi çıkartmayın!

Sayın Başkan, uyarır mısınız...

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen ama...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Milletvekili olarak dinlemeyi öğreneceksiniz, öğreneceksiniz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Hatip, siz de Genel Kurala hitap edin.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Hitap ediyorum ama o tahrik etmeye çalışıyor.

ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU (Erzurum) - Aşk olsun... İftiraya bakın...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Dolayısıyla, kişisel verilerle ilgili kişilerin özel hayatını, aile ilişkilerini, kişisel yapısını ve en mahrem alanını bir yasa çerçevesinde iyi bir şeymiş gibi göstermek bence iyi bir gelişme değildir. Bu anlamıyla da bu kanun tasarısını alt komisyonda da eleştireceğiz. Dolayısıyla da bu bir fişleme yasasıdır. Bununla ilgili yapılan...

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Avrupa Konseyinin...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Olabilir, olabilir... Avrupa Birliğine daha üye olmadık ki Avrupa Birliğine dair bir yasayı tartışıyoruz. Hiçbir alakası yok.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Birlik değil, Konsey.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Dolayısıyla da biz bu konuda yapılan her türlü çalışmanın hukuka, yasalara, insan hak ve özgürlüklerine aykırı olduğunu düşünüyoruz.

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Muhalefet şerhi...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Gerçekten bu Meclisin tavrı, bu Meclisin çalışma sistemi, bu Meclisin olgunluk düzeyi tartışılır durumdadır. Şu saatte, burada, sadece oy kullanmak için dışarıdan içeriye gelen sizler en azından konuşmayı dinlerseniz... (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

HASAN BASRİ KURT (Samsun) - Siz neredesiniz, siz?

TUĞBA HEZER ÖZTÜRK (Van) - Halkın yanındayız. Sizin olmadığınız yerde.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Dolayısıyla, biz, AKP Hükûmetinin bu anlamda...

ÇAĞLAR DEMİREL (Diyarbakır) - Başkan, üslup çok kötü ama. Özür dilemesini istiyoruz.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Ya siz ne yapmaya çalışıyorsunuz? Buyurun, istediğiniz konuyu konuşayım. Neyi konuşayım? İzin verin. Buyurun, istediğiniz konuyu konuşalım, istediğiniz gibi nitelendirelim bir şeyleri.

ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU (Erzurum) - PKK'nın can aldığını, milyonlarca insanı kaçırdığını...

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, müdahale etmeyelim...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Neyse, siz görevinizi yaparsanız eğer gerçekten, mademki bu ülkenin çoğunluğu olduğunu iddia ediyorsunuz, bu sıraları işgal ediyorsunuz, en azından bu insanlar adına, oy aldığınız, yükümlülük aldığınız insanlar adına olumlu bir şey yapın, siyasi olgunluğunuzu gösterin.

HÜSNÜYE ERDOĞAN (Konya) - "İşgal" demek yakışmadı ama şimdi ya!

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Hani, burada, bu kadar insan, bu Meclisten bir şeyler yapıldığını bekliyor. İnsanlar gerçekten burada, çok, ne yazık ki ekonomik ve her alanda burada bir ciddiyetle iş yapıldığını zannediyor; yani yüzde 49 oy almış bu insanların ciddi bir şekilde burada iş yaptığını düşünüyor ama maalesef yanılıyorlar. Bunu siz kendi tarzınızla, çalışmalarınızla, her türlü söylemlerinizle zaten dile getiriyorsunuz. Ve biz, doğruyu söylemek noktasında her zaman istediğimizi ve doğruları söylemeye devam edeceğiz.

Dolayısıyla da Halkların Demokratik Partisi olarak bizler sizin yanlış politikalarınızı, savaş politikalarınızı, yaşanılan şiddeti ve yaşanılan tüm hukuksuzlukları ifşa etmekle yükümlüyüz.

Dolayısıyla da burada, bu Meclis çatısı altında defalarca araştırma önergeleri sunduk, her konuda. İnsan hakları noktasında, bölgede yaşanan sorunlar noktasında ve hepimizin aslında kabul ettiği sorunlar noktasında imza HDP olunca hepiniz "Hayır." dediniz. Hiç düşünmeden, tartışmadan, doğru olma ihtimalini gözetmeden "Hayır." deyip reddettiniz.

Dolayısıyla da sizler, evet, ben aynı kelimeleri kullanmak istemiyorum ama bir zihniyetle bağlı olarak birlikte hareket ediyorsunuz. Birey olarak, oysaki her biriniz bir ilin vekili olarak bu ülkenin tüm sorunlarına sahip, tüm sorunları hakkında konuşan, objektif, içtiği yemine bağlı vekillersiniz ama burada demagoji yapıyorsunuz.

ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU (Erzurum) - Hangi kanunu tartışıyorduk Mizgin? Sayın Vekilim, hangi kanunu tartışıyorduk?

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Tiyatroya gidin, tiyatroya!

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Dolayısıyla, bizler sizin ne yaptığınızı çok iyi biliyoruz.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Biz de sizinkileri biliyoruz!

AHMET HAMDİ ÇAMLI (İstanbul) - Biz de sizi biliyoruz!

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Bu halk da sizin ne yaptığınızı çok iyi biliyor. Gerçekten, biz...

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Millet bizim ne yaptığımızı bildiği için yüzde 50 verdi.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen müdahale etmeyelim.

Buyurun Sayın Hatip.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Yani sordum ama ne konuşacağımıza siz karar verecekseniz, dışarıda yaptığınız gibi...

SALİH CORA (Trabzon) - 2'nci maddeyi konuşacaksınız, 2'nci maddeyi.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Yani burada bu ifade özgürlüğünün olmadığını biz zaten biliyoruz. Bunu dışarıda davalarla, yargılamalarla, "tweet" atıp tutuklananlarla çok iyi biliyoruz. Yıllarca mahkemelerde biz bunların eleştirisini yaptık. Bir yazı yazanın, gazetecilerin cezaevinde idamla yargılanmaları, ifadesini dile getirdiği için yıllarca hâlâ cezaevinde olanları biz zaten biliyoruz ama bunu bari Mecliste yapmayın. Yani en azından halkın gözü önünde, en azından bunu burada yapmayın. Biraz sabredin, tahammül edin, HDP'nin varlığına tahammül edin, Kürtlerin varlığına tahammül edin, gerçekleri konuşmaya tahammül edin. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Kürtlerin varlığına tahammül etmediğinizden, terör örgütü sebebiyle, sizin desteklediğiniz...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Ya, siz bir susun ya, Allah aşkına ya, Allah aşkına.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Orada Kürt vatandaşları mağdur ediyorsunuz.

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Neyse, şimdi, dolayısıyla, bu saatte hâlâ...

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Petrol şirketlerinin, uluslararası sermayenin, emperyalizmin orada sözcülüğünü yapıyorsunuz! Bu bedeli tarih önünde ödeyeceksiniz!

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Sizin ne yaptığınızı çok iyi biliyoruz, bütün dünya çok iyi biliyor, bütün dünya. Yalnızlaştırılmış bir Türkiye var ortada.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Emperyalizmin orada sözcülüğünü yapıyorsunuz, borazanlığını yapıyorsunuz. (AK PARTİ ve HDP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...

MİZGİN IRGAT (Devamla) - Yalnızlaştırılmış bir Türkiye var ortada. Bütün politikalarınızla mahkûm olmuş durumdasınız, dünyada yalnızlaşmış durumdasınız. Ama barışı savunan, halkların kardeşliğini savunan tek parti Halkların Demokratik Partisidir. Hanginiz ağzınızı açsanız savaştan, şiddetten bahsediyorsunuz. Kardeşliğe dair, çözüme dair hiçbir projeniz yok ve böyle bir duruşunuz da yok. Dolayısıyla da bunu savunmayı tüm saldırılara rağmen beceren Halkların Demokratik Partisine tahammül edemiyorsunuz. Sorununuz bu işte. Çünkü bu saldırılar size yapılsaydı şu an erimiştiniz. Bırakın bu kadar oy almayı, şu an siz erimiştiniz.

Dolayısıyla da HDP sizleri burada ifşa etmeye devam edecek, sizin yanlış politikalarınızı dile getirmeye devam edecek. Biz çalışmalarımıza devam edeceğiz.

İyi akşamlar diliyorum. (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ ve HDP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)