| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti ile Peru Cumhuriyeti Arasında Ekonomik ve Ticari İşbirliği Anlaşması ile Anlaşmada Düzeltme Yapılmasına İlişkin Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 35 |
| Tarih: | 29.01.2016 |
HDP GRUBU ADINA MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Evet, değerli arkadaşlar, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Genel Kurulun değerli emekçileri, sizleri de selamlıyorum.
Şimdi, Türkiye'nin, tabii ki farklı ülkelerle farklı ticari anlaşmalar, farklı ilişkiler geliştirmesi bizi de memnun eder. Bu ülkenin zenginleşmesi, bu ülkenin hakça, adilce paylaşımını artıracak, kaynaklarını artıracak ilişkilerin geliştirilmesi bizi de memnun eder.
Ancak, değerli arkadaşlar, şimdi, bu konuya girmeden önce, üzerinde uzun zamandır burada yaptığımız konuşmaların neden hiçbir karşılık görmediğini aslında Sayın İnceöz burada olsaydı ona söyleyecektim. Biz günlerdir o bodrumun tarifini yaparken, bakın, değerli arkadaşlar, o bodrumun tarifinde "Faysal Sarıyıldız oradadır." asla demedik. Faysal Sarıyıldız bağlantı noktası için Belediyeye yakın bir yerdedir; hem devlet yetkilileriyle görüşüyor hem orayla iletişim sağlıyor. Sağlık Bakanıyla olan iletişime de baktığınızda, Sağlık Bakanına cevap veren sağlık çalışanı da bunu doğruluyor, diyor ki: "Sayın Faysal Sarıyıldız orada 20 civarında yaralı olduğunu söylüyor." Şimdi, dolayısıyla, bunu çarpıtmak, bunu değiştirmek gerekmiyor.
Değerli arkadaşlar, bakın, biz bir bodrum katında sıkışmış, ölümle burun buruna gelmiş 22 insandan bahsediyoruz. Kerbelâ gibidir orası şu anda. Yedi gündür bir sıvı almıyorlar ve bugün aldığımız bir habere göre bağırsak yaralanması geçirmiş olan birinin de şuurunun kapandığını biliyoruz.
Şimdi, yine, AKP'liler muhtemelen Hükûmetten hiçbir bilgi almıyorlar. Bizim Hükûmetle olan görüşmelerimizde edindiğimiz bilgiler çok açık ve net. Şu anda grubumuz, Sayın İçişleri Bakanıyla, yetkililerle görüşmek üzere İçişleri Bakanlığına gittiler. Daha önce de çeşitli görüşmeler yapıldı ve görüşmelerde, açıkça, İçişleri Bakanı, Başbakan Yardımcısı oraya güç getiremediklerini ifade ediyorlar. Burada "Her şey tamam." deniyor, ambulans yola çıkıyor... Beş dakika önce de ambulans yola çıktı ve geri döndü değerli arkadaşlar, adım adım, saniye saniye izliyoruz.
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Niye döndü, niye?
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Çünkü resmî üniformalılar ateş açıyor.
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Niye döndü?
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Ben bilemem ama ateş açanların resmî üniformalı olduğunu biliyoruz. (AK PARTİ sıralarından "Hadi oradan!" sesleri ve gürültüler)
HASAN TURAN (İstanbul) - Hadi be!
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Hadi oradan!
VURAL KAVUNCU (Kütahya) - Yalan konuşma bari ya!
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Demagoji yapma!
MURAT BAYBATUR (Manisa) - YPG üniforması olmasın.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Değerli arkadaşlar, değerli arkadaşlar; dinleyin, dinleyin, bir bakın, bırakın, konuşalım.
Sayın Başkan, müdahale edecek misiniz?
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, müdahale etmeyelim lütfen.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bakın, arkadaşlar, dün buradaki bir hatibimiz o bodrumda sıkışan 13 yaşındaki bir çocuğun resmini gösterdi. AKP'nin arka sıralarından bir arkadaş ne dedi biliyor musunuz? "Niye orada?" dedi.
VURAL KAVUNCU (Kütahya) - Canlı kalkan yapıyorsunuz, canlı kalkan!
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Değerli arkadaşlar, biz daha önce de "AKP Hükûmeti ilçeleri boşaltıyor, polis Özel Harekât timleri anons yapıyor ve ilçeleri boşaltıyor." dediğimizde "Yalan söylüyorlar." diyordunuz. Peki, niye orada o zaman o 13 yaşındaki insan? Evi orada olduğu için orada.
VURAL KAVUNCU (Kütahya) - Canlı kalkan yapıyorsunuz.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, müdahale etmeyelim lütfen.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Evi orada olduğu için orada, oranın insanı olduğu için orada.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Canlı kalkan yapıyorsunuz.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Evet, doğru söylüyorsunuz, siz o bölgedeki tüm il ve ilçeleri boşaltma çağrısı yapıyorsunuz. Cizre 130 bin nüfuslu bir ilçedir. 130 bin nüfuslu bir ilçeyi boşaltmak hangi akıl kârıdır, terörizmin nesiyle bağdaşıyor? Şırnak'ı boşaltmak hangi akılla bağdaşıyor, Silopi'yi boşaltmak hangi akılla bağdaşıyor?
FARUK ÖZLÜ (Düzce) - Sizin halk zarar görmesin diye.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Sizin yüzünüzden böyle.
FARUK ÖZLÜ (Düzce) - Teröristler yüzünden, teröristler yüzünden.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Değerli arkadaşlar, şimdi, ya Kerbelâ'dan bahsediyorum, Kerbelâ'dan, Kerbelâ'dan!
AHMET UZER (Gaziantep) - Sayın Toğrul, güvenli bölgeye çıkarsınlar hastaları.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Türkiye Cumhuriyeti devleti yedi gündür, sekiz gündür 500 metre ilerideki bir bodrum katından 22 yurttaşımızı alamıyorsa, açık söylüyorum, ya âcizdir ya da Türkiye'yi yönetenler gerçekten o bölgeyi kendileri gözden çıkarıp aslında oradaki iş ve işlemi orada Özel Harekât polislerine, özel gladyoya devretmiş durumdadır. Özel gladyoya devretmiş durumdalar çünkü İçişleri Bakanını dinlemiyorlar, çünkü Başbakan Yardımcısını dinlemiyorlar.
FARUK ÖZLÜ (Düzce) - Roket patlıyor, roket.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Değerli arkadaşlar, dış politikaya gelince: Türkiye'nin Orta Doğu'daki politikasında, Suriye politikasında aslında ne kadar âciz bir duruma düştüğümüzü görüyoruz. Türkiye, Kürt karşıtlığı politikasından kaynaklı her şeyi berbat edip kendisini dünyada yalnızlaştırdı. "Sıfır komşu sorunu" dedik, geldik; sıfır komşumuz kaldı. Suriye'yle ilişkimiz yok, Irak'la ilişkimiz yok, İran'la ilişkimiz yok. Avrupa Birliği hak getire. Şu anda bizim bir yaralımızı almak için Anayasa Mahkemesi değil, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tedbir kararı veriyor. Bu, Türkiye için utanç verici bir durumdur değerli arkadaşlar. Türkiye böyle duruma düşmemeli. Türkiye'nin bu duruma düşmesi, açıkça söylüyorum, bizi de çok rahatsız ediyor. Türkiye kendi ülkesindeki vatandaşlarıyla kavgalı olmamalı.
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Rahatsız olsaydınız Kandil'e bir şey söylerdiniz Kandil'e, teröristlere.
METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - PKK'yla mücadele...
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın Kürt karşıtlığıyla ilgili düşüncemizi söyleyeyim. Şu anda Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'yle 12 milyar dolar ticaret yapıyoruz ama Kürt karşıtlığı politikanızın eserine bakın. Rojava'daki PYD'yle ilgili, Rojava bölgesiyle ilgili Sayın Cumhurbaşkanı ne diyor? Diyor ki: "Biz, Irak'taki gibi bir oldubittiye izin vermeyiz."
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Doğru söylüyor Cumhurbaşkanı.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Yani ne olursa olsun... Peki, bir oldubittiye izin verdiğiniz Irak'ta ne yapıyorsunuz? 12 milyar dolar ihracat yapıyorsunuz. Bu ülke zenginleşiyor, bu ülke kaynak üretip çoluk çocuğuna yediriyor. Ama siz ne yapıyorsunuz? Kürt karşıtı politikanız sizi dünyada yalnızlaştırıyor ve bugün Antep'te insanlar işten atıldıkları için intiharın eşiğine geliyorlar. Antep vekilleri buradalar. Dört gün önce Antep'te 1 işçi işten çıkarıldığı için intihar etti mi, etmedi mi değerli arkadaşlar?
AHMET UZER (Gaziantep) - Mahmut Bey, yapmayın.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Sadece organize sanayi bölgesinde son üç buçuk ayda 35 bin-40 bin işçi çıkarıldı mı, çıkarılmadı mı? Eğer arkadaşlarımız "Çıkarılmadı." diyorsa buyursunlar.
AHMET UZER (Gaziantep) - Mahmut Bey, çıkarılmadı, yapmayın!
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Şimdi, değerli arkadaşlar, bu kadar Antep halkına karşı...
AHMET UZER (Gaziantep) - Yani boş tarafından bakmayın.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bakın, değerli Antep halkı, buradan size sesleniyorum: Antep'in vekilleri "Organize sanayi bölgesinde işçi çıkarılmamıştır." diyor.
AHMET UZER (Gaziantep) - Çıkarılmadı, evet.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Tutanaklara geçsin.
Değerli arkadaşlar, bu ülke hepimizin ülkesi. Biz, bir an önce Kürt'üyle, Türk'üyle, tüm etnik farklılıklarımızla, tüm dinsel farklılıklarımızla, başka ne kimliğimiz varsa oturup konuşabiliriz, oturup çözebiliriz.
HULUSİ ŞENTÜRK (İstanbul) - Silahla mı?
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Silah daha önce de vardı.
HULUSİ ŞENTÜRK (İstanbul) - Önce ona karşı çıkmanız lazım.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Niye 2013'te şeyi başlattınız? Bu ülkenin sorunlarını masada çözmesi gerektiğini defaatle söyledik, konuşarak çözülmeyecek bir sorunu olmadığını defaatle söyledik. Ama siz o kadar Kürt karşıtlığına kendinizi kaptırmışsınız ki gözünüz başka bir şey görmüyor. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
Değerli arkadaşlar, bir başka konuya değinmek istiyorum.
METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - PKK... PKK'dan da bahset biraz!
MUHAMMET BALTA (Trabzon) - Vatan hainlerine karşıyız biz!
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - AKP ve Sayın Cumhurbaşkanı... (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
Sayın Başkan, konuşma hakkıma müdahale etmesinler.
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen müdahale etmeyin, siz de Genel Kurula hitap edin.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Sayın AKP'liler ve Cumhurbaşkanı şunu söylüyorlar, diyorlar ki: "Bugün söylediğimiz şey doğruysa, biz doğru diyorsak herkes 'Doğru.' desin ama biz günün birinde bu yanlıştır dediğimizde herkes 'Yanlış.' desin." diyorlar. İsrail'e "Katil İsrail." dedik, o zaman "Hayır, yahu ticari ilişkilerimiz var." diyenler düşman ilan edildi. Bugün İsrail'i dost ilan ediyoruz, herkes "Nasıl 'düşman' dersiniz, ticari ilişkilerimiz var, dostumuzdur tabii." diyor.
Değerli arkadaşlar, sizlerin "Doğru." dediğiniz şey, doğru değil.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Senin söylediğin doğru, öyle mi?
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bakın, daha önce Sayın Fethullah Gülen'i kullanarak siz Balyoz, Ergenekon, KCK davaları yürüttünüz, şimdi "Kandırıldık." diyorsunuz. Peki, dün biz Fethullah Gülen şöyle yapıyor dediğimizde, siz Fethullah Gülen'e destek çıkıyordunuz ama bugün Fethullah Gülen...
RAVZA KAVAKCI KAN (İstanbul) - Siz çıkıyorsunuz!
METİN GÜNDOĞDU (Ordu) - Siz sahip çıkıyorsunuz!
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Size oy veriyorlar, HDP'ye oy veriyorlar, daha ne?
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Biz diyoruz ki hukukla üzerine gidin, siz diyorsunuz ki: "Hayır, düşmandır o."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Şimdi, değerli arkadaşlar, hukuk hepimize lazım, hukuk bugün bize lazımsa yarın da size lazım olacak.
MURAT BAYBATUR (Manisa) - Hukuktan en son bahsedecek sizlersiniz!
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bunu unutmayın, hukuk herkese lazım. (HDP sıralarından alkışlar)