GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Çözüm sürecinin, demokrasi zemininde ülkenin toplumsal birliğini sağlama çabası olduğuna ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:30
Tarih:20.01.2016

MEHMET NACİ BOSTANCI (Amasya) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Yüksek ses tonuyla ya da düşük ses tonuyla, jest ve hareketlerle yahut da sakin bir biçimde söylenen her tür eleştiriyi dinleriz.

Millet bize on dört yıldır iktidar görevini verdi. İnşallah bundan sonra da milletimiz bu görevi verdikçe biz buna layık olmaya çalışarak toplumun farklı kesimlerini temsil eden siyasetlerin dilleri ne olursa olsun, söylediklerine de özen göstererek, sonuç çıkartmaya çalışarak bu yolu takip edeceğiz. Şimdiye kadar böyle davrandığımız için milletimiz on dört yıldır AK PARTİ'yi iktidarda tutuyor. Bundan sonra da hiçbir komplekse kapılmadan dinleriz, bakarız ama sonuç olarak kendimiz karar veririz ve o çerçevede davranırız.

Bizim hiçbir biçimde ikircikli bir davranışımız olmadı. Çözüm süreci, millî birlik, kardeşlik projesi siyaset marifetiyle demokrasi zemininde bu ülkenin toplumsal birliğini sağlama çabasıdır. Meşru zeminler bu iş için vardır. Siyasetin asli görevi budur. Tabii ki yol da yapacağız, köprü de yapacağız ama aynı zamanda bu ülke içerisinde insanlar arasında farklı tasavvurlar, farklı tahayyüller var ise, farklı anlayışlar, farklı anlamlandırmalar var ise birliği sağlayabilmek için siyasetin imkânları çerçevesinde kim ne söylüyor dinlemek ve meşru zeminlerde bunları bir yere bağlamak için biz çaba göstermeye bundan sonra da devam edeceğiz, buradan ilan ediyorum. Bizim görevimiz bu, siyasetin görevi bu. Siyasetin başka bir işi yok, biz de siyasete uygun bir biçimde davranıyoruz.

Çözüm süreci bu ülkenin birliğini ve kardeşliğini sağlamak içindir. Bugün yaşadığımız, beş aydır yaşadığımız terörle mücadele ne yazık ki bir parçası olduğumuz coğrafyadaki gelişmelerin bir ürünüdür. Terör örgütünün buradan almış olduğu ilhamla, Suriye'deki gelişmeler neticesinde kendisine büyük güçlerin de işmar ettiğini zannederek, bir fırsat çıktığını düşünerek o çerçevede Türkiye'de bir öz yönetim oluşturabileceği zannıyla, şiddet marifetiyle harekete geçmesidir, devletin de buna mukabele etmesidir, yaşanan budur. Bütün bu meseleyi Türkiye'nin -kimlik, kültür, adını ne koyarsak koyalım- sadece terörle mücadelesine hiçbir zaman indirgemedik, bundan sonra da öyle bakmıyoruz. Eline silah alanla mücadele ederiz, milletimizi kucaklamaya devam ederiz; dün yaptık, yarın da yapacağız, asla ikircikli bir tavır yok.

Saygılarımla. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)