GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:27
Tarih:13.01.2016

BERDAN ÖZTÜRK (Ağrı) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Tasarının 2'nci maddesi için verdiğimiz değişlik önergesi üzerinde partim adına söz almış bulunmaktayım.

Değerli milletvekilleri, kanuni bir düzenleme yapıldığı zaman, bir değişiklik yapıldığı zaman, bunun adil olması ve herkese, aynı durumda olan tüm kesimlere eşit şekilde uygulanması gerekiyor. Bu maddede, baktığımız zaman, parası olan askerlik yapmasın, parası olmayan gidip askerlik yapsın. Bu, tamamıyla adaletsiz bir düzenlemedir, yanlıştır, hukuka ve vicdana uymamaktadır. Askerlik meselesinin kesin bir şekilde çözülebilmesi için, bu sorunun çözüme kavuşturulabilmesi için tek yol vardır, vicdani ret yolunu devletin tanıması, Meclisin bu yönde adım atmasıdır.

Vicdani ret nedir? Vicdani redde baktığımız zaman, en basit anlamıyla, kişilerin ahlaki tercihleri farklı olabilir, kişilerin farklı politik görüşleri olabilir, aynı şekilde, kişiler dinî inançlarından dolayı askerlik yapmamak isteyebilirler; bu, onların en doğal hakkıdır. Bu sebeple, vicdani ret müessesesinin din ve vicdan özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekiyor. Sizlerin de bildiğiniz gibi, hem Anayasa'da hem Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde hem de Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi'nde vicdani ret hakkı, din ve vicdan özgürlüğü hakkı tanınmıştır. Bu açıdan, en uygun düzenlemenin vicdani ret hakkı olduğunun altını bir kez daha çizmek istiyorum.

Savaşlara karşı olan, savaşların yürütücüsü olan ordulara hizmet etmek istemeyen kişilere zorla üniforma giydirip eline silah verilmemesi gerekir. Çünkü yurttaş kişi, politik görüşleri ve dinî inançları doğrultusunda ordusuz, sınırsız, devletsiz, özgür bir dünyada yaşama isteğini bu yolla, bu yöntemle ifade etme hakkına sahiptir. Emir almak ve vermek, itaat etmek ve hükmetmeye dayalı militarist bir yapı içerisinde yer almak istemeyen, şiddet kullanmayı ve insan öldürmeyi istemeyen yurttaşları bir avuç kesimin, zümrenin çıkarları için cepheye sürüp "Git, şehit ol." diyemezsiniz. "Erkek millet", "asker millet", "askerlik yapmayana adam denmez" tarzında hem eril zihniyeti yansıtan hamaset ve gericilik kokan bu zihniyetle gündelik hayatta her gün yeniden ürettiğiniz bir kurumun, siyasette de nasıl yer işgal ettiğini hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Bu ülkenin yakın tarihi vesayet rejiminin tahribatlarıyla doludur.

Değerli milletvekilleri, devletin, vicdani ret hakkına karşı geliştirdiği direncin aşağıdan yukarıya militarist bir toplum yaratma hevesi ve kürdistanda süregelen orta yoğunluklu savaşla yakından ilgisi, alakası vardır. Özellikle son otuz yılda yürütülen bu kirli savaşta zorunlu askerlik uygulaması, savaşın sürdürülebilmesinin temel nirengi noktası olmuştur.

Yoksul, emekçi halk çocuklarının hep cepheye sürülerek şehitlik hamasetiyle savaş, sürdürülebilir ve katlanılabilir bir düzeyde tutulmaya çalışılmıştır.

Soruyorum sizlere: Bu savaşta neden hep yoksul, emekçi halk çocukları ölüyor? Bugüne kadar girişilen bu kirli savaşta kaç tane milletvekilinin çocuğu, o çok övündüğünüz şehadet şerbetini içmiştir, kaç tane bakanın çocuğu, kaç tane generalin çocuğu, kaç tane zenginin çocuğu şehadet şerbeti içmeye nail olmuştur? Biz biliyoruz ki o halkın çocuklarına içmeyi tavsiye ettiğiniz şehadet şerbetini çocuklarınızın içmesinden hepinizin ödü kopuyor. Savaş naraları atan bakanların, çığırtkanlık yapan vekillerin, masa başında operasyon yürüten yüksek rütbelilerin çocukları da yüksek bedeller ödeyerek yapıyorlar askerliğini. Sizin de bildiğiniz gibi bunlar da bu şekilde askerliğini yapıyorlar, ödedikleri bedel, TL cinsinden, dolar cinsinden, euro cinsindendir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BERDAN ÖZTÜRK (Devamla) - Sayın Enerji Bakanı, şehit olmak istiyor. Buyursun gitsin Cizre'ye, Sur'a, Silopi'ye, kim tutuyor kendisini? Madem savaşmaya bu kadar meraklısınız, neden çocuklarınızı göndermiyorsunuz oralara? Öyle vatanseversiniz ki vatanseverliğiniz nutuk atıp, parayla askerlik yaptırmaktan ibarettir. Boşuna dememişler zenginimiz bedel öder, yani para öder, askerimiz fakirdendir.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)