| Konu: | Askerlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 13.01.2016 |
AK PARTİ GRUBU ADINA FARUK ÇATUROĞLU (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Görüşülmekte olan, Askerlik Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın birinci bölümü üzerinde AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, özellikle dün Sultanahmet Meydanı'nda yapılan menfur saldırıyı şiddetle kınıyorum. Terör nereden ve kimden gelirse gelsin terördür ve terörün de, teröristin de affolması mümkün değildir.
Ayrıca, görüşülmekte olan bu tasarıda madencilerimizi ilgilendiren maddeler bulunması nedeniyle de özellikle madenciliğin başkenti olan Zonguldak'ta, Soma'da, Ermenek'te, bütün maden bölgelerimizde bugüne kadar maden kazasında şehit olan tüm maden şehitlerimize de Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum.
Değerli hazırun, düzenlemenin esasının görüşmelerine girmeden önce burada yapılan usul tartışmaları üzerine bir iki kelime etmek istiyorum.
Düzenlemelerin torba yasa şeklinde getirilmesi haklı olarak muhalefet tarafından eleştirilmektedir. Bu eleştirilerin bir kısmına bizler de katılıyoruz ancak bu yasalar niçin torba şeklinde getirilmektedir, bunun esbabımucibesi nedir, neden böyle bir gereksinim duyulmaktadır; bu konu hakkında da bir iki kelime söylemek istiyorum.
Öncelikle, AK PARTİ hükûmetlerinin, 2002 yılından 1 Kasım seçimlerine kadar seçim öncesinde seçmenimize, vatandaşımıza vermiş oldukları sözleri, vaatleri seçimden sonra Hükûmet programı hâline getirerek süratle hayata geçirme isteği ve özellikle son seçimde yani 1 Kasımdan sonra bunun bizzat Başbakanımız tarafından Hükûmet programı açıklanırken otuz gün, altmış gün, doksan gün gibi sürelerle de kısıtlanması bu düzenlenmelerin acilen Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine getirilmesini zaruri hâle getirmiştir. Diğer konularda da buna benzer sebepler bulunmaktadır.
Bunlardan bir diğeri de cumhuriyet tarihinde ilk defa bu yıl 2 sefer üst üste genel seçim yapılmış ve neredeyse 2015 yılı seçimle geçirilmiş, bu da birtakım düzenlemelerin acilen Genel Kurula getirilmesini önemli kılmıştır.
Bir diğer husus da değerli arkadaşlar, sanki bu Mecliste iktidar partisinin kanun çıkarmak, muhalefet partilerinin de bunu engellemek konsepti üzerine bir durum varmış gibi gözüküyor. Bunun çözümü, değerli arkadaşlar, İç Tüzük'ün değiştirilerek bu memleketin, bu milletin hayrına olan yasaların bir an evvel uzlaşma çerçevesinde geçirilmesini sağlamaktır. Eğer biz bu değişiklikleri yapamazsak, değerli arkadaşlar, bu torba yasaların gelmesi kaçınılmazdır ve gelmeye de devam edecektir.
Değerli hazırun, son yıllarda anayasal, kanuni ve kurumsal düzeyde yapılan reformlarla ülkemizin demokratik düzeyi ve refah seviyesi artmıştır. Geçmişten kalan birçok kronik soruna neşter vurulmuş, hantal bir ekonomi ve devlet yapısından, üretimi ve rekabeti esas alan dinamik ve rekabetçi bir ekonomi ile daha etkin ve hızlı bir kamu idaresine geçilmiştir. Böylece, uzun yıllar çözülemeyen birçok sorun çözüme kavuşturulmuştur. Hiç kuşkusuz, sosyal, ekonomik ve siyasi reformlar süreklilik arz eden bir yönetimi gerektirir. Bu tasarı, 64'üncü Hükûmet Programı'nda ve 2016 yılı Eylem Planı'nda yer verilen hususlardan genel olarak üç aylık dönemlerde gerçekleştirilmesi öngörülen konuların hayata geçirilmesi için gerekli düzenlemeleri ihtiva etmektedir. Bu kapsamda, yurt dışında yaşayan vatandaşlardan alınan askerlik bedelinin düşürülmesi, Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartının vatandaşlara dağıtımına başlanması, biyometrik verilerin korunması hususunda düzenlemeler yapılması; tasarıyla ayrıca, Maden Kanunu, Türk Silahlı Kuvvetleri Kanunu ile 5510 sayılı Kanun gibi bazı kanunlarda düzenleme yapılmakta, kamu payı yüzde 50'den az olan ve Borsa İstanbulda işlem gören şirketlerin denetleme esaslarının belirlenmesi ilişkin hususları düzenlemektedir.
Değerli milletvekilleri, ben özellikle bu ilk grupta yer alan 10 madde üzerinden tasarının 6'ncı maddesi üzerinde durmak istiyorum. Bu, kömür işletmeleriyle ilgili olan yasadır. Hepinizin bildiği gibi, cari açığımızın büyük bir kısmı enerji ithalatından kaynaklanmaktadır. Enerji üretiminde yüzde 50'den fazla doğal gaza, doğal gazda da yüzde 50'sinden fazla bir ülkeye bağımlı durumdayız. Enerji Bakanlığımız son zamanlarda enerjideki bu dış bağımlılığı azaltmak noktasında bir dizi çalışma yapmaktadır. Öncelikle, kaynak ve kaynak ülke çeşitliliği artırmaya çalışılmakta ve yerli kaynaklara da ağırlık verilmeye çalışılmaktadır.
Hepimizin bildiği gibi, dünyadaki fosil kaynakların üçte 2'si kömürdür ve Türkiye'de de çeşitli havzalarda değişik kurumlarca işletilen kömür madenleri bulunmaktadır. Bu bağlamda da yerli kömür üretimine öncelik verme konusunda çalışmalar yapılmaktadır. Daha önce yer altı kömür sektöründe faaliyet gösteren işletmelerle ilgili olarak 6592 sayılı Kanun ile 4857 sayılı İş Kanunu'nda değişiklikler yapılmış, iş süreleri azaltılmış, çalışma günleri azaltılmış ve ayrıca, 3213 sayılı Maden Yasası'na eklenen 9'uncu maddeyle de yer altı madenlerinde çalışanların en az 2 asgari ücret alması öngörülmüştür.
Yine, kamuda meydana gelen bu maliyet artışları Şubat 2015'te yapılan 6592 sayılı Kanunla Maden Kanunu'na eklenen geçici 29'uncu maddeyle karşılanmış, bu düzenlemeyle Bakanlar Kuruluna yetki verilmiş ve Bakanlar Kurulu da bir kısım formülasyonlar sonucunda destekler yapmıştır ama bu destekler de yeterli olmamıştır. Ancak burada özel sektörde faaliyet gösteren yer altı kömür işletmeleri bu düzenlemeye dâhil edilmemiştir. Şimdi, yapacağımız bu kanun düzenlemelerinin 6'ncı maddesiyle özel sektörü de bu kapsama alıyoruz ve değerli arkadaşlar, bu düzenlemeyle de Bakanlar Kuruluna yetki vermek suretiyle, daha önce redevans işletmeleri için yetersiz olan ve özel maden işletmelerinde hiç yeri olmayan bu düzenlemeyle de mağduriyetlerinin giderilmesi noktasında çalışma yapılması burada önerilmektedir.
Değerli arkadaşlar, Soma kazası sonrası, bildiğiniz gibi bu madenlerde çalışanların sayısı oldukça azalmıştır. Bunda, kazadan sonra getirilen çeşitli mali yükümlülüklerin ve diğer konuların etkisi vardır, birçok işletme de bu bağlamda kapatılmıştı. Şimdi bunların tekrar açılabilmesi, bizim millî kaynaklarımızın değerlendirilebilmesi açısından bu düzenlemenin 6'ncı maddesiyle Bakanlar Kuruluna yetki verilmek suretiyle bunların maliyet artışlarından kaynaklanan üretim maliyetlerinin bir kısmının karşılanması öngörülmektedir. Enerjiye...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Çaturoğlu, süreniz bitti, teşekkür ederim efendim.
FARUK ÇATUROĞLU (Devamla) - Ek süre verir misiniz?
BAŞKAN - Ek süre vermiyoruz, öyle bir uygulamamız yok biliyorsunuz.
FARUK ÇATUROĞLU (Devamla) - Öyle mi efendim?
BAŞKAN - Evet, tabii.
FARUK ÇATUROĞLU (Devamla) - O zaman ben devam edeyim.
Enerjiye en yoğun ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde yerli kaynaklardan kömür üreten firmaların piyasadan çekilmesi ithal kömüre olan bağımlılığımızı arttırmıştır. Yapılan düzenlemeyle daha önce maliyet artışlarının karşılanması düşünülen kamunun yanında özel sektörün de maliyet artışlarının karşılanması ve tüm yer altı kömür işletmelerinin gelişmesi...
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Faruk ağabey, tamam, süren bitti.
FARUK ÇATUROĞLU (Devamla) - Öyle mi, bitti mi?
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Çaturoğlu.
FARUK ÇATUROĞLU (Devamla) - Peki, ben teşekkür ediyorum, sağ olun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)