| Konu: | İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda yapılan terör saldırısında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dilediğine, bu saldırıyı lanetlediğine, terörü meşrulaştıran bir bildiriye imza atanların aydın olarak nitelendirilmesini doğru bulmadığına ve herkesi demokrasiye ve hukuk devletine sahip çıkmaya davet ettiğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 26 |
| Tarih: | 12.01.2016 |
OKTAY VURAL (İzmir) - Teşekkür ederim.
Maalesef bugün yine İstanbul'da, Sultanahmet'te terör örgütünün acımasız, kanlı yüzü ortaya çıktı. Bu saldırı neticesinde ölenlere Allah'tan rahmet, bütün yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu saldırıyı lanetliyoruz. Gerçekten, bu saldırılarla Türkiye Cumhuriyeti devleti ve milleti teslim alınamayacaktır, Türkiye terörle baş edebilecek güce sahiptir. Bu bakımdan, teröre karşı herkesin sağlam bir duruş sergilemesi, terörü meşrulaştıracak, haklı kılacak, muhatap yapacak her türlü girişim ve söylemden uzak durması gerekmektedir. Terörle mücadele eden güvenlik görevlilerimize de bu manada hepimizin hep beraber, birlikte destek vermesi gerekiyor. Bu vesileyle, özellikle bu konuda herkesin, ayırt etmeksizin herkesin, terör örgütünü meşrulaştıracak girişimlerinin terörle mücadeleyi akamete uğratıp demokrasi ve hukuk devletini ortadan kaldırdığını ifade etmek istiyorum. 1.128 sözde akademisyen müsveddesi maalesef bir ihanet bildirisi yayınlamıştır. Yeni bir aydın ihanetiyle karşı karşıyayız. Dolayısıyla, maalesef bu iradeyi kullananlar, bu bildiriyi ortaya koyanlar devletimizi ve milletimizi arkadan hançerlemektedir. Türkiye Cumhuriyeti'ni ağır silahlarla saldırmakla suçlayanlar "Bu, kasıtlı ve planlı kıyım." diyerek yabancıların ülkemize müdahale etmesini isteyenler ancak karanlık güçlerdir; bunların aydınlıkla alakaları yoktur. Devletin ve milletin paralarıyla, vergileriyle maaş alanların bugün terörü meşrulaştıran, devleti suçlayan girişimleri aynı zamanda hukuk devletini ve demokrasiyi de dikkate almadıklarını ortaya koyuyor. PKK terör örgütünü, bölücü örgütleri, terör örgütlerini görmeyenlerin, devletin terörle mücadelesini katliam ve bilinçli sürgün politikası olarak nitelendirmesi kabul edilemez. Bu çerçevede, açıkçası, bölücü terör örgütünün yol haritasını oluşturarak bunların kabul edilmesini isteyenler, o yöredeki insanlara zulmederek, hendekler açarak, özerklik talepleriyle açıkçası Türkiye Cumhuriyeti devletini, millî devletini, üniter devletini ortadan kaldırmak isteyenlerin taleplerini kabul edin diyenlerin bu milletle hiçbir rabıtası yoktur. Bu bakımdan, özellikle de bunu ifade etmek istiyorum. Dışarıdan uluslararası gözlemcilerin gelmesini istemeleri, PKK taleplerinin kabul edilmesini istemeleri, emperyalistlerin bu bölgede inceleme yapmasını istemeleri...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, sözlerinizi tamamlayın Sayın Vural.
OKTAY VURAL (İzmir) - Bütün bunlar Kandil'den yazıya dökülmüş hususlardır. Maalesef, devleti yönetenler olmak üzere, bu aydınların bu tablo üzerinde büyük sorumlulukları olmaktadır. Herkesi aziz milletimize karşı sorumlu olmaya davet ediyorum. Terörü bu kadar meşrulaştıran bildiriye imza atanların da aydın olarak nitelendirilmesini doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Herkesi de demokrasiye, hukuk devletine sahip çıkmaya, terör örgütünü, terör örgütünün taleplerini meşrulaştırıp, devletin terörle mücadelesini meşruiyet dışı olarak görenlere karşı hukuk devleti ekseninde özgürlüklerimize sahip çıkarak aynı blokta olmaya davet ediyorum.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.