| Konu: | Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın sataşma nedeniyle yaptığı konuşması sırasında Halkların Demokratik Partisine sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 22 |
| Tarih: | 30.12.2015 |
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; demin de herhangi bir sataşmaya mahal vermeden meseleyi aktarmaya çalıştım. Meselenin adı "Kürt meselesi"dir. Bu sorunu kabul etmeden, bu sorunun çözüm yöntemiyle ilgili bir netleşmeye varmadan sorunu çözmek mümkün değildir. 1925 yılından, Şeyh Sait önceliğindeki itirazdan başlayarak Ağrı, Zilan, Dersim, Diyarbakır Cezaevinden Roboski'ye kadar bu ülkede yaşanan bütün katliam tarihlerinin ve bütün itiraz süreçlerinin sebebi çözülmeyen Kürt sorunudur; PKK de bu çözülmeyen Kürt sorununun bir sonucudur. Bu Kürt meselesini çözmeden 10 defa PKK'yi bitirseniz, 11'inci defa yeniden bir halk isyanıyla karşılaşırsınız. Bütün dünyada bu meseleler nasıl çözülmüşse bu ülke de bu meselelerini öyle çözmek zorundadır. İspanya ETA örneğine bakın, İngiltere IRA örneğine bakın, Filipinler Moro örneğine bakın, Kolombiya FARC örneğine bakın; sayısız örnekleri burada verebiliriz. Dünyada son isyancıyı öldürünceye kadar, imha edinceye kadar halka mal olmuş bir isyan sürecini tamamen bitirmek, tamamen o sorunu çözmek gibi akıl dışı bir yöntemle sonuca gidildiği görülmemiştir. Bir tek Sri Lanka gibi kısıtlı bir ada ülkesinde Tamil gerillalarının imhasına yönelik bir konseptten eğer feyz alınıyorsa o daha büyük bir sorunla beraber bugün de Sri Lanka'da daha büyük sorunların da geleceğini âdeta bugünden göstermeye başlamıştır. O nedenle, burada bağırıp çağırmaya gerek yok, meselenin ismini doğru koyalım, siyaseten diyalog, müzakere kanallarıyla çözelim; birbirimize bağırarak, çağırarak insanların ölümüne sebep olabilecek bu süreçlerden en azından bu Meclisin imtina etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)