GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:21
Tarih:29.12.2015

KADRİ YILDIRIM (Siirt) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tekrar, hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Benden önceki hatip, siyasetin arka bahçesi olmaması gerektiğine dikkat çekti YÖK'ün ve yükseköğretimin. Aynı şekilde, YÖK'ün, yükseköğretimin özerk ve özgürlükçü bir yapıya kavuşturulmasının çok daha önemli olduğunu söyledi. Ben de katılıyorum. Mardin Artuklu Üniversitesi ile YÖK arasındaki bağlantıdan yola çıkacağım.

Bilindiği gibi, Mardin Artuklu Üniversitesi bünyesinde kurulmuş olan Kürdoloji Bölümü birçok ilke imza attı. Bu bölüm, ilk kez lisans bölümünü yürüttü, ilk kez yüksek lisans bölümünü yürüttü. 1.500 civarında mezun verdi. 40 kadar kadrolu öğretim elemanı yurt içinden ve yurt dışından istihdam etti. Sayın Millî Eğitim Bakanımız buradadır. Biliyor. Kendileriyle görüşmelerimiz oldu. Millî Eğitim Bakanlığının seçmeli Kürtçe derslerini bu bölümümüz hazırladı.

Sıra doktora programına geldiğinde, bunun için YÖK'e müracaat ettik. İki yıl geçti. Hâlâ bu doktora talebimize bir cevap, bir onay verilmedi. Oysa Mardin Artuklu Üniversitesinin dışında da bazı üniversitelerin bünyesinde Kürt dili bölümleri açılmıştı. Bu üniversitelerde hiçbir Kürdoloji kadrosunun altyapısı olmamasına rağmen, bunlara doktora programı onayı verildi. Bunu anlamakta doğrusu güçlük çekiyorum. Eğer sorun ben idiysem, ben artık o bölümün başkanı değilim. Üstelik Mardin Artuklu Üniversitesinde YÖK kendine yakın bir rektörü atadı. Buna rağmen neden Mardin Artuklu Üniversitesi Kürdoloji Bölümüne doktora onayı verilmiyor diye YÖK Başkanımıza bir soru yöneltilmiş. Eğer doğruysa onun verdiği cevap -ki teyit etmeye çalışacağım- gerçekten ibret vericidir. Zira, YÖK Başkanımızın bu soruyu sorana şöyle cevap verdiği söyleniyor: "Kadri Hoca gitti ama onun kadrosu orada devam ediyor. Ben o kadroya doktora onayı vermem."

Millî Eğitim Bakanımız da burada, YÖK temsilcimiz de buradaydı; özellikle buradan rica ediyorum, istirham ediyorum. İki yıl önceden beri şartları taşımasına rağmen, ziyadesiyle taşımasına rağmen, Mardin Artuklu Üniversitesi Kürdoloji Bölümüne bir an önce doktora programının neden verilmediğini soruyorum ve bir an evvel verilmesini rica ediyorum.

İkincisi, bu yıl topu topu 179 Kürtçe öğretmen adayı atanmak üzere müracaat etmiş. Bakın, öbürleri ümitlerini kesmiş olmalılar ki müracaat etmediler, sadece 179 kişi müracaat etti. Sayın Millî Eğitim Bakanımızdan bu 179 kişinin atanmasını özellikle istirham ediyorum ki hiç olmazsa ümitleri bu atamayla birlikte yeşersin.

Bunun yanında, ana dilde eğitim konusunda, hem Millî Eğitim Bakanlığı hem YÖK üzerine düşeni yapsın. Bakın, birkaç gündür mektup ve telefon alıyorum bölgedeki kanaat önderlerinden. Gerek ana dilde eğitim gerekse Kürt sorununun öbür boyutları konusunda bu kanaat önderlerimizin muhatap alınması elbette ki hepimizi sevindiriyor ancak bu halkın meşru temsilcileri olan HDP vekilleri, hatta öbür vekillerimiz, öbür partilerimiz CHP ve MHP'nin de dışlanmamak üzere topyekûn bir muhataplık alınması çok önemlidir. Çünkü sadece muhatap kesim olarak o saygın din adamları, şeyhler dikkate alınırlarsa bu, bölgede büyük bir ayrıştırmaya neden olur o kesim içerisinde. Yani, devlet yanlısı âlimler, medrese meleleri, seydaları, şeyhler ve seyitler bir de devlet yanlısı olmayanlar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

KADRİ YILDIRIM (Devamla) - ...şeklinde bir kategorize oluşacak, bu da bölgede ciddi bir sıkıntıya neden olacak ve o saygın insanlara saygın olmayan bir gözle bakılacak. Bunun da dikkate alınmasında büyük yarar görüyorum.

Hepinize saygılarımı arz ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)