| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 19 |
| Tarih: | 24.12.2015 |
SALİH CORA (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'yla ilgili şahsım adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu kapsamında üyelerine ve çalışanlarına emekliliğe yönelik taahhütte bulunan dernek, vakıf, sandık, tüzel kişiliği haiz meslek kuruluşları ve şirketlerin mevcut taahhüt planları kapsamındaki birikimlerini bireysel emeklilik sistemine aktarabilmesi için mevcut sürenin yeterli olmaması nedeniyle bu sürenin uzatılması öngörülmektedir.
Tabii, bu, Komisyonumuzda detaylı olarak değerlendirilmiştir ve bu değerlendirme sonucunda yapılan incelemelerde, yaklaşık, bu sistemde yer alan 86 kuruluşun 16'sının bu sistemden yararlandığı, bireysel emeklilik sistemine mevcut varlıklarını aktardıkları anlaşılmıştır. Geri kalan birçok şirketin de bu kapsamdan yararlanabilmesi için özellikle o şirketlerin yapısı, genel kurullarında alması gereken kararlar gibi hukuki süreçlerinden dolayı bunu tamamlayamamaları nedeniyle bu sürenin uzatılması yönünde bir talep söz konusu olmuştur. Bu sistemle beraber bu varlıkların yaklaşık 1,7 milyar TL civarında aktarımları sağlanmıştır. Bu sürenin uzatılması hâlinde yaklaşık 1,5 milyar TL daha aktarım beklenmektedir.
Değerli arkadaşlar, yine, bu sistem sayesinde, bu sisteme üye olan, bireysel emeklilik sistemine üye olacak kişilerin ve çalışanların devlet desteğinden ve birçok kesintiden yararlanma imkânları da oluşmuş olacaktır. Değerli milletvekilleri, ben bunun uzatılmasının yararlı olduğunu düşünüyorum.
Bunun dışında, aynı kanun içerisinde, görüşülmekte olan kanun içerisinde yine ceza adalet sistemimizdeki önemli problemlerden birisi olan denetimli serbestlik müessesesinde yapılan bir değişiklikle, koşullu salıverilme sürelerine bir yıl kalan mahkûmların açık veya kapalı cezaevlerinde kalma durumlarına bakılmaksızın bir yıl boyunca denetimli serbestlik imkânından yararlanmaları söz konusu olacaktır.
Değerli arkadaşlar, bugün burada konuşmacıların bir kısmı cezaevlerindeki problemlerden bahsetmiştir. Biz ceza adalet sisteminde birçok yeniliğe imza attık. Bunlardan birisi de denetimli serbestlik müessesesidir. Bugün cezaevlerinde 177 bin hükümlü bulunmaktadır ve 275 bin kişi de denetimli serbestlik hükümlerinden yararlanmaktadır. Ülkemizde özellikle bu sistemden yararlanan kişilerin... Denetimli serbestlikten, süresinin uzatılmaması hâlinde yaklaşık 7.034 hükümlü -bu imkândan- yararlanamayacak, tahliye imkânları sağlanamayacak ve cezaevinde kalmaya devam edeceklerdir.
5275 sayılı Yasa'nın 105/a maddesi -buradaki amaç- hükümlülerin dış dünyaya uyum sağlamaları, aileleriyle bağlarını kuvvetlendirmeleri adına yapılmış bir düzenlemedir. 6411 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda ve Ceza İnfaz Kanunu'nda yapılan bir değişiklikle daha önce açık cezaevinde kalma şartı 31/12/2015 tarihine kadar istisna koşulu olarak sunulmuştur. Şimdi, bunun 2020'ye kadar uzatılması söz konusudur. Bu şekilde, denetimli serbestlik müessesesiyle mahkûmlara denetim süresi içerisinde yeni bir imkân sunulmakta, yeni bir şans verilmekte, sosyal çevreden koparılmadan topluma kazandırılmaları ve suça karşı yabancılaştırılmaları için bir imkân oluşturulmaktadır. Hükümlülere tanınan bu imkân makul bir umut olmaktadır ve bu umut ile cezaevi koşullarında yozlaşmadan yeniden topluma adapte olmaları sağlanmaktadır. Bu imkândan yararlanmak isteyenlerin altı ay açık cezaevinde kalma şartları kaldırılarak açık ve kapalı cezaevlerine bakılmaksızın koşullu salıverilmelerine bir yıl kalan hükümlülerin denetimli serbestlikten yararlandırılmaları imkânı oluşmaktadır. Bunun ceza adalet sistemi açısından da uygun olduğunu düşünmekteyiz.
Bu madde kapsamında da lehe olan düşünceleri sizlerle paylaştım.
Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum (AK PARTİ sıralarından alkışlar)