| Konu: | MHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 19 |
| Tarih: | 24.12.2015 |
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. Milliyetçi Hareket Partisinin grup önerisinin aleyhinde söz almış bulunuyorum.
17-25 Aralık darbe teşebbüsüyle ilgili, bu süreçlerin tamamının içinde bulunmuş bir kişi olarak burada söz almış bulunuyorum. Ben milletvekili seçilmeden önce Ankara'da yirmi yılı aşkın avukatlık, partimizin hukuk müşavirliği ve Sayın Genel Başkanımızın, Başbakanımızın hukuk müşavirliğini ve avukatlığını yaptım. Dolayısıyla, benim buradaki konuşmalarımın çok büyük kısmı bizzat yaşadıklarımız, bizzat bu süreçlerin içinde bulunduklarımızdır. Dolayısıyla, saygıdeğer Meclisimizi bu konuda bilgilendirmekte ve tarihe bir not düşmekte fayda mülahaza ediyorum.
Değerli milletvekilleri, malum, yasama, yürütme, yargı, erkler ayrılığı çok önemli bir görev, anayasal sistemimizin kabul ettiği bir süreç. Anayasa gereğince, Anayasa'nın 100'üncü, Meclis İçtüzüğü'nün 107 ve devamı maddeleri gereğince -yasama, yürütme organı olan- Sayın Başbakan veya sayın bakanlar hakkında bir suç teşkil eden husus eğer gündeme gelirse bunun mutlak suretle Meclis soruşturmasıyla gündeme getirilmesi gerekir. Meclis soruşturması süreci işlemediği müddetçe elde edilmeye çalışılmış olan delillerin tamamı kanunsuz delildir. 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'muzun 2f maddesinde belirtilen soruşturma hazırlık sürecinde -Metin Feyzioğlu'nun Meclis Soruşturması kitabında açıkça belirtildiği gibi de- cumhuriyet savcılarının bu süreçte hiçbir yetkileri yoktur. Geçmişte İsmail Özdağlar davasında ve Cumhur Ersümer davasında, her iki davada da Yüce Divan safhasındaki bütün süreçlerde bu konu tartışılmış ve açık, net bir şekilde sonuçlandırılmıştır. Bilhassa İsmail Özdağlar davasında arama kararı Meclis soruşturma komisyonunun talebi üzerine Ankara Sulh Ceza Mahkemesince verilmiştir. Dolayısıyla, cumhuriyet savcılarının bu süreçlerin hiçbirinde bir yetkisi yoktur.
17-25 Aralığa geldiğimizde, bu sürecin tamamı, bilhassa 25 Aralık soruşturması 2011 yılında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/2323 hazırlık soruşturmaları İstanbul'daki hafriyat dökümleriyle ilgili bir iddia üzerine başlamış bir dosyada; aradan yaklaşık bir yıl geçtikten sonra 2012/656 hazırlık numarası alarak doğrudan o tarihteki Sayın Başbakanımızın, Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün danışmanlarının, özel kalem müdürünün, etrafındaki insanların telefon konuşmaları dinlenmek kaydıyla az önce belirttiğim cumhuriyet savcılarına Anayasa ve İç Tüzük'ün vermemiş olduğu yetkileri dolaylı olarak kanunen dolanarak elde edilmeye çalışılmış delillerin tamamıdır. Bu delilerin hepsi kanunsuz delildir ve hiçbir soruşturmada gündeme alınamaz, soruşturmaya esas teşkil edemez. En son Anayasa Mahkemesinde bir Yargıtay daire başkanıyla ilgili yapılan yargılama da benzer sebeplerle kanunsuz delilden dolayı beraat kararı verilmiştir. Bunlar, görülmektedir ki, eğer bu cumhuriyet savcıları soruşturmayı kanuni delilleri dikkate almaksızın yapıyorlarsa amaç soruşturma yapmak değildir, amaç bir başka şeydir.
Şimdi, o sürece geriye dönüp bakalım: 17 Aralıkta 4 sayın bakanın çocuğuna ve bir kısım bürokratlara operasyon kararı başlatıldı. Fatih Belediyesi, TOKİ ve Reza Zerrab. Bunların her biri birbirinden bağımsız; birisi TMK kapsamına giren suç, diğeri memur suçlarına giren suç, bir başkası başka. Yani avukatlık ve hâkim savcılıktan gelen meslektaşlarımız çok iyi bilir ki, soruşturma büroları birbirinden ayrı, birbirinden bağımsız yürütülen süreçler. Tüm dosyaları aynı gün, aynı saatte, soruşturmanın şüphelilerinden gizli ancak o soruşturmayı savunan hâkim ve savcıların ve onların yanında olan medya organlarının tamamına açık bir şekilde kamuya lanse etmek; dolayısıyla bu soruşturmanın iyi niyetle ve bir suç soruşturması amaç ve kastıyla yapılmadığını gösterir. Bunların hepsini bir araya getireceksiniz, kendinize göre kalenin zayıf tarafıyla mücadele edeceksiniz...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ya içeriğine bakalım, içeriğine. Bütün bunlar maddi hatalar olabilir.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - ...o tarafa saldıracaksınız ve gözaltına alacaksınız. Sonra, bir hafta sonra...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - İçerdeki konuşmalar doğru mu yanlış mı onu söyle, nasıl konuşulduğu önemli değil.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Onların hepsine geleceğim, zamanımız müsait...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Kim dinlemiş, kim dinlememiş bizi ilgilendirmiyor. İçerisi doğru mu değil mi onu söyle.
LEVENT GÖK (Ankara) - Bir de 4 bakan niye istifa etmiştir onu anlatın. 4 bakan niye istifa etmiştir?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Emniyet Müdürünü niye değiştirdiniz onu söyle? Valiyi niye emniyet müdürü yaptınız? Bir ay sonra niye yargıya yolladın, onu söyle.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Efendim bakın, o süreçte ben şikâyetçi sıfatıyla bulundum. Adli Tıp Kurumu, TÜBİTAK bunların tamamını inceledi -sizlere birer nüsha gönderirim- ve dedi ki: "Bunların tamamı bir ses havuzundan kelime kelime, bazen hece hece bir araya getirilerek meydana getirilmiştir."
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Nerede var böyle bir teknoloji? Nerede var böyle teknoloji?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Buyurun size de gönderirim. Bunların hepsi, bunlar Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında ortaya çıktı.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - ODTÜ'den mezun olurken mi öğrendin bu teknolojiyi? Nerede var böyle bir teknoloji?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Arkadaşlar dinleyin, dinleyin, dinleyin ki...
MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - Montajı yapanları araştıralım, montajsa. Ali Bey, bu montajsa montajı yapanları araştıralım.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bak, dinleyin.
Şimdi, burada, o gün, 25 Aralık günü Cumhuriyet Başsavcısının açıklamasını dinleyin, Cumhuriyet Başsavcısı diyor ki... (CHP ve MHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen hatibi dinleyelim.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Cumhuriyet Başsavcısı çağırıyor ilgili savcıyı. Az önce sayın hatip dedi, Muammer Akkaş. Muammer Akkaş...
Bakın, burada sayın Cumhuriyet Başsavcısının ve Başsavcı Vekilinin ifadesi var: "Ben Muammer Akkaş'ı çağırdım, 'Elinde dosya var mı?' diye sordum, 'Elimde dosya var.' dedi. 'Bu dosya TMK'yla ilgili mi? Sen TMK savcısısın. Cebir ve şiddet var mı?', 'Örgüt var.' dedi. 'Bilmiyorum cebir ve şiddet var mı?', 'Cebir, şiddet olmadan sen bu dosyayı yürütemezsin. O zaman, Başsavcı Vekilinle konuş, bana sabahleyin bilgi getir.' dedim. Sabahleyin bana bilgi getirmek yerine ortadan kayboldu ve gitti operasyona başladı."
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Hangi yetkiyle yaptınız bunları?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Şimdi, operasyon için sulh ceza hâkimi, arkadaşlar, 55 klasör...
LEVENT GÖK (Ankara) - Ya bırak, işin özüne gel, işin özüne gel!
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Özüne gel, özüne!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - ...55 klasör dosyanın tamamını...
LEVENT GÖK (Ankara) - O 4 bakan niye istifa etti, 4 bakan?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Arkadaşlar, 55 klasörün tamamını... (AK PARTİ ve CHP sıralarından karşılıklı laf atmalar, gürültüler)
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - 55 klasörün tamamına yirmi iki dakikada tedbir kararı veriyor.
BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayınız lütfen sayın milletvekilleri.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Yirmi iki dakikada hangisini inceledi?
LEVENT GÖK (Ankara) - 4 bakan niye istifa etti? Erdoğan Bayraktar niye...
BAŞKAN - Sayın hatibi dinleyelim lütfen.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - O paralar o evlerde bulundu mu?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Arkadaşlar, tüm çuvalların ağzı mühürlü, hiçbirisini incelemeden, hiçbirisine bakmadan, hiçbir dosyayı incelemeden 55 çuval dosyayı incelemeden...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Önce "Paralar devletin" dediniz, niye adamlara teslim ettiniz?
LEVENT GÖK (Ankara) - Boş konuşuyorsun, boş. Yazıklar olsun ya, yazıklar olsun!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) -...7 gerçek şahıs, 2 tüzel kişiliğin bütün dosyalarını yirmi iki dakikada hiçbirisini okumadan bir hâkim 128'inci maddeye göre tedbir kararı verebilir mi? Bunların hepsi...
MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - İşte bunları araştıralım, araştıralım ortaya çıksın.
LEVENT GÖK (Ankara) - Ergenekon'da savcıyken iyiydi, değil mi?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Hepsi yanlış. Sıfırlama var mı, yok mu?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bakın, siz Ergenekon'daki yapılan savcılarınkini usulsüz, Ergenekon savcıları usulsüz, Balyoz usulsüz, casusluk davası usulsüz, 17-25 Aralığa gelince usullü, öyle mi?
LEVENT GÖK (Ankara) - Sen hangi dosyayı okudun Ergenkon'da?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ayakkabı kutularında paralar var mı, yok mu? Zafer Çağlayan buraya sahte belgeyi getirip 750 milyarlık saatin nasıl...
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Kendinize gelin arkadaşlar...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sen bunları anlat! (AK PARTİ ve CHP sıralarından karşılıklı laf atmalar, gürültüler)
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, hatibi duyamıyoruz, lütfen...
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Arkadaşlar, hiçbir şekilde...
BAŞKAN - Karşılıklı konuşmayalım, hatibi dinleyelim.
LEVENT GÖK (Ankara) - Hukuku katletmişler, gelmiş burada hikâye anlatıyor ya!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Arkadaşlar, Ergenekon davalarının tamamında savcıların yaptıkları yanlış, diğerlerinde yanlış, bunda doğru. İşinize gelince doğru, diğerlerine yanlış.
LEVENT GÖK (Ankara) - Böyle avukatlık olmaz, böyle avukatlık olmaz, hukukçu ol, hukukçu!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Yok böyle, hukuk herkese tektir, hukuk bir kişiye ait değildir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bunların hepsini gayet iyi biliyoruz. Şimdi, bunların hepsini gayet iyi biliyoruz.
LEVENT GÖK (Ankara) - Bizlere anlattığın avukatlık değil, avukatlık değil bu! Ben de avukatım.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Ben bunların hepsini şikâyet ettim.
LEVENT GÖK (Ankara) - Sen sahibinin sesi olmuşsun, sahibinin sesi!
MEHMET PARSAK (Afyonkarahisar) - O zaman bizim önergemize destek verin, araştıralım bunları.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bakın, bugün bunlarla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 312'nci maddeden dava açtı.
LEVENT GÖK (Ankara) - Burada "Gereğini yapacağız." de, bir şey de, aklamaya çalışma! 4 bakan niye istifa etti ya! 4 bakan niye istifa etti, anlat bakalım onu da, o konuya gel bakalım!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Şimdi, hâkim ve savcıların tamamıyla ilgili de soruşturmalar yürütülüyor.
LEVENT GÖK (Ankara) - Bırak onları sen, 4 bakan niye istifa etti? Nerede o bakanlarınız?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Arkadaşlar, bunların hepsiyle ilgili...
LEVENT GÖK (Ankara) - O kol saatini anlat bakalım, para kasalarını anlat! Boş konuşuyorsun boş! Niye istifa etti, söyle bakalım?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bakın 4 bakanla ilgili Meclis soruşturması var. Diğer 100 kişiyle ilgili ne var? Onlar niye yargılanmıyor? Diğer kişiler niye yargılanmıyor? Bunların hepsi gitti, hepsi yargılandı ve takipsizlik kararı verildi. (CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - Değerli milletvekilleri, lütfen hatibi dinleyelim.
LEVENT GÖK (Ankara) - Boşuna konuşma, hikâye anlatma! Bunlar çocuklara masal, çocuklara masal bunlar! Hadi bakalım.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sıfırları da anlat, sıfırları. Euroyu nasıl sıfırladığını anlat.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Avukatsınız CMK 172/2'yi unutmayın. 172/2 der ki: "Bir konu savcılıkta görüşülmüş, mahkemede görüşülmüşse tekrar yeni bir belge elde edilmeden bu yeniden gündeme gelmez."
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ortaklık bozuldu, gün yüzüne çıktı her şey. Bozulmasaydı duyabilecek miydik?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Bakanlarla ilgili olan kısımlar, soruşturma vardı mademki memurlar niye yargılanmadı, ona engel bir durum mu var? Bugün hepsi soruşturulur. Hepsi gitti, takipsizlik kararı verildi.
LEVENT GÖK (Ankara) - Sen niye istifa ettiklerini anlat buradan. Niye milletvekili yapmadınız onları bir daha, onu anlat.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Şimdi siz, bu takipsizlik kararlarını görmeyeceksiniz, bu yargılamaları görmeyeceksiniz...
LEVENT GÖK (Ankara) - Hangi yargılama var ortada, hangi yargılanma var?
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Meclis soruşturma komisyonu kurulmuş, araştırılmış bunları görmeyeceksiniz...
LEVENT GÖK (Ankara) - Biz her şeyi gördük.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Her şeyi görüyoruz biz, sen merak etme. Sizin görmediğiniz bir şey var, o 30 milyonun nasıl sıfırlandığını görmüyorsun, ayakkabı kutularındaki paraları görmüyorsun, 750 milyarlık saatini görmüyorsun, para sayma makinelerini görmüyorsun, kasaları görmüyorsun, biz her şeyi görüyoruz!
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Her gün siyasi gerekçelerle bunları getireceksiniz, bu, adalet değil. Hukuk istikrarı ve hukukta güvenlik ilkesi gereğince yeni bir belge, yeni bir delil oldurmadan bunlar teker teker gündeme gelmez.
LEVENT GÖK (Ankara) - Her şey ortada, her şey ortada.
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Ayakkabı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Ben Çankaya İlçe Başkanlığı yaptım dört yıl, Çankaya Belediye Başkanı "Meclisteki yamyamlara para yetiremiyorum" dediği gün ben Çankaya İlçe Başkanıydım, onların hepsini gördüm ben. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Başkasına anlatacaksınız.
OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Bravo, hukuk dersi veriyorsun!
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ne gördün? On dört yıldır devlet elinde, istediğin gibi yargıyı kullanıyorsun, hepsi açık, hepsi.
BAŞKAN - Sayın Özkaya...
ALİ ÖZKAYA (Devamla) - Saygıdeğer Meclisimizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)