| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Geçici Bütçe Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 16 |
| Tarih: | 17.12.2015 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MEHMET HABİB SOLUK (Sivas) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2016 Yılı Merkezi Yönetim Geçici Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 3'üncü maddesi üzerinde AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Görüşmekte olduğumuz madde esasen daha önce çıkarılan geçici bütçe kanunlarında yer alan maddelere benzerlik arz etmektedir. Ancak, bu maddede bir fark vardır ki bu hakikaten önem arz eden bir husustur.
Değerli milletvekilleri, bildiğiniz üzere, Anayasa'mızın 7'nci maddesi yasama yetkisini düzenlemekte, Türkiye Büyük Millet Meclisine ait olan bu yetkinin devredilemeyeceğini hüküm altına almaktadır. Daha önce çıkarılan geçici bütçe kanunlarının birçoğunda bütçe kanunlarına ekli cetvellerin Bakanlar Kurulunca belirleneceğine dair hükme yer verilmiş ve bu yetkiler Bakanlar Kurulunca kullanılmıştır. Oysa şu anda görüşmekte olduğumuz bu maddede söz konusu belirlemeler bizzat yasama organı tarafından yapılmış ve böylece Anayasa'nın amir hükmüne riayet edilmiştir. Bu hususta hassas davranan Maliye Bakanlığına özellikle teşekkür ederim.
Görüştüğümüz bütçe kanunu her ne kadar geçici bütçe olsa da vatandaşların beklentilerine cevap verilmesine ve kamunun yürüteceği hizmetlerin aksamadan yürütülmesine gayret gösterilmiştir. Bu madde vesilesiyle, atama bekleyen öğretmenlerimize bir kez de ben bir müjde vermek isterim. 2015 yılında toplam 40 bin adet memur atamasının 55 bine çıkarıldığını, bunun 30 bininin öğretmen ataması olduğunu, bunun da şubat ayında gerçekleşeceği hususunu da buradan ifade etmek isterim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; malumunuz, uzun yıllar Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığında muhtelif görevlerde bulundum. 100 binin üzerindeki mesai arkadaşımla görevimiz icabı her bürokrat gibi biz de memleketimize hizmet için hizmet aşkıyla çalıştık, çalıştık, çalıştık. O günkü Sayın Bakanımız Binali Yıldırım'ın bize verdiği bir talimat vardı, o da "Dünyayı kavuran krize rağmen yatırıma devam"dı.
Türkiye'nin kalkınması, büyümesi için kara yolu, demir yolu, deniz limanları, havalimanları, akıl yolları ve iletişim yolları yapan, ayrıca milletimizin refahı ve geleceği için her alanda taş üstüne taş koyup ülkemize hizmet edenleri, Sayın Başkan, huzurunuzda şükranla anıyorum, hayatta olmayanlara Allah'tan rahmet diliyorum.
Ulaşım ve iletişime yapılan her yatırım, ekonomiden ticari ilişkilere, sosyal ve kültürel hayattan eğitime, sağlığa, günlük yaşamımızın birçok alanını yakından ilgilendirmektedir. Ayrıca bu sektör küresel ve yurt içi rekabeti geliştirir. Neden az gelişmiş ülkeler daha çok ulaşım ve iletişim maliyetine katlanıyorlar? Çünkü yolları yok, erişemiyorlar, ulaşamıyorlar. Türkiye'nin dünya rekabetinden, dünyadaki acımasız yarıştan geri kalmaması için cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne tüm hükûmetler ellerinden geldiğince çalışmış, çabalamış, bu ülkenin imarı ve geleceği için hizmet etmişlerdir. Hepsini saygıyla anıyor, selamlıyorum.
Yollara yatırım geleceğe yatırımdır. Akıl yollarına, iletişime yatırım geleceğe yatırımdır. Geleceğe yatırım Türkiye'ye, Türk insanına yatırımdır. Geleceğe yatırım, Atatürk'ün işaret ettiği çağdaş uygarlık seviyesine ulaşmak için yapılan bir yatırımdır. (CHP sıralarından alkışlar)
Bu gerçekten hareketle, AK PARTİ'mizin 58'inci Hükûmeti döneminde başlanarak ulaştırma modları arasındaki entegrasyon masaya yatırılmış, çok detaylı bir şekilde, 32 üniversitemizin konusunda uzman 43 öğretim üyesiyle 2005 yılına kadar Ulaştırma Ana Plan Stratejisi oluşturulmuş, ardından ulusal ve uluslararası nitelikte 2 büyük şûra yapılmış. İlk yapılan şûrada 17 bin kişi kayıtlı olarak şûraya iştirak etmiş. Bu şûrada her sektör için belirlediğimiz ve 2023, 2035, 2053 için hedeflediğimiz yüzer adet proje tespit edilmiş. Bu projelerden orada anket usulüyle her sektörün öncelikli 20 projesi belirlenerek 100 proje alınmış. Bu 100 proje, 2023 hedeflerinin gerçekleştirilmesi için hedef seçilmiştir.
Önce temel sağlamlaşmalıydı ki sağlam temel üzerinde öngörüler şekillensin. Temel sağlam değilse yapı istediği kadar gösterişli olsun sağlamlığından söz edemezsiniz. Gelişmiş ülkelerin, öncelikli altyapı yatırımlarının üzerinde yükseldiğini görüyoruz.
AK PARTİ hükûmetleri döneminde de altyapı yatırımlarına önem verilmiş ve merkezî yatırım bütçesinden kamu yatırımlarında en büyük payı 239 milyar TL ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının altyapı yatırımları almıştır. Bu uygulama da 36 milyar dolar olan ihracatımızı 156,6 milyar dolara yükselttiğinin, bu da altyapıya yapılan yatırımın tesadüf olmadığının bir ifadesidir.
Ayrıca, yap-işlet-devret modeliyle 1986'dan bugüne kadar 198 proje yapılmış, bunların bir kısmı tamamlanmış, bir kısmının yapımı devam ediyor. AK PARTİ hükûmetleri döneminde 133 adet yap-işlet-devret projesi ve bunun 106 milyar tutarındaki bölümü de bu döneme aittir. Toplam tutar 115 milyar dolardır, bunun 106 milyarı AK PARTİ hükûmetleri dönemine aittir. Bunlara İstanbul-İzmir otoyolu, üçüncü köprü ve bağlantı otoyolları, Avrasya Tüneli ve üçüncü havalimanı da dâhildir.
Ulaşım ve iletişime yapılan her yatırım başka bir alanda zincirin diğer halkasını tamamlıyor, başka bir sektörü canlandırıyor.
Sayın başkan, değerli üyeler; AK PARTİ hükûmetleri döneminde, kara yolları, insanımızın en çok ihtiyaç duyduğu yollar olduğundan, can ve mal güvenliği de sağlanması açısından -altyapısının teker dönen yerlere yol denilmesi terk edilerek- bölünmüş ve tek yolların standartlarının yükseltilmesiyle işe başladık.
Ülkemizde sadece 6 ilimiz bölünmüş yollarla birbirine bağlıyken AK PARTİ hükûmetlerimiz döneminde bugün itibarıyla 75 ilimiz bölünmüş yol ağıyla birbirine bağlıdır. Başka bir ifadeyle, bölünmüş yol uzunluğu, otoyol dâhil, 6.101 kilometre iken bugün itibarıyla 24.263 kilometreye çıkmıştır. Hükûmetimizin 2023 yılındaki hedefi 8 bin kilometre otoyol yapmaktır. 2023 hedefi otoyol ve bölünmüş yol uzunluğunun 36.500 kilometreye ulaştırılmasıdır. Bu hedefler hayal ürünü değildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi arşivlerinde bulunan 2011 yılı bakanlık bütçesinin sunulduğu "Ulaşan ve Erişen Türkiye" bütçe kitabında da tek tek adlarıyla, güzergâhlarıyla belirtilmiştir. Zamanımız olsa bunların da hepsinin isimlerini, birinci grup öncelikli otoyollar, ikinci grup öncelikli otoyollar ve bunların 2023 yılına kadar tamamlanması, ayrıca gene 290 kilometre uzunluğunda çalışılan tünellerle ilgili sizlere tek tek isim, doküman da verebilirim.
Değeri hiçbir dönemde, hiçbir çağda bulunmayacak bir ifadeyi Sayın Başkanımın yüksek müsaadesine sığınarak ifade etmek istiyorum: Bu otoyolların ve bölünmüş yolların, tek yolların standartlarının yükseltilmesi on beş yıllık uzun vadeli yatırımlar olmasına rağmen dört beş senede geri dönen bir yatırım olduğunu arz etmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET HABİB SOLUK (Devamla) - Kara yolları ağımızda 52 milyar 300 milyon hareketlilikte 100 milyon taşıt/kilometredeki can kaybımız 5,72'dir. Avrupa ülkelerinde falan...
Yettiği kadar Sayın Başkan... İzninizle...
BAŞKAN - Sayın Soluk, çok teşekkür ediyorum.
MEHMET HABİB SOLUK (Devamla) - Efendim, bu bölümle ilgiliyi tamamlayayım. Çok özür diliyorum, hoşgörünüze sığınıyorum.
BAŞKAN - Tamamlayın efendim, rica ederim.
Buyurun efendim.
MEHMET HABİB SOLUK (Devamla) - Avrupa ülkelerinde, Avrupa Birliğinde 100 milyon/taşıt kilometredeki can kaybı 3 civarı, İngiltere'de 1 civarı, İskandinav ülkelerinde sıfır civarı, benim ülkemde ise 2003'te 5,72. 2014'te gelinen nokta ise 102 milyar 900 milyon hareketliliğe rağmen can kaybımız 100 milyon taşıt/kilometrede 2,17'ye düşmüştür, 2023 hedeflerinde bunu 1'in altına çekmek en büyük hedefimizdir.
Çok teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)