GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Meclis Başkanlığının, Meclis soruşturmasına konu olabilecek dosyaların milletvekillerinin tetkikine açılması konusundaki uygulamalarının Anayasa ve İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında usul görüşmesi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:11
Tarih:08.12.2015

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle yerimden söz isterken de bir hususu dile getirdim. Bu 17-25 Aralık dosyalarıyla ilgili AKP Grubunun müthiş bir korkusu var. Yani, ne zaman bu konuyla ilgili bir söz açılsa, Meclis bu konuyla ilgili bir çalışma yürütmeye kalksa, AKP Grubunda büyük bir panikle hemen bu olayın üzerini örtme ve gündemi farklı yere çekme arayışı oluyor.

Şimdi, bugün ifade edilen şey son derece net. Geçmişe dair burada, Mecliste usulsüz bir işlem yapılmış. Bir savcı Meclise fezlekeyle ilgili dosyaları gönderdiği zaman milletvekillerinin tamamının o dosyaları inceleme ve ona göre kendi denetim yetkilerini kullanma hakkı var. Örneğin, ben o 4 bakanla ilgili bir soruşturma önergesi hazırlamayı düşünüyorum. Bu soruşturma önergesiyle ilgili bilgilere ulaşabilmem için o dosyalardaki bilgilerin tamamının benim ulaşımıma, ulaşabilmeme açık olması gerekiyor. Savcı Meclise gönderdikten sonra siz burada gizlilik kararı üzerinden milletvekillerinin iradesini gasbeden bir tutum ortaya koyamazsınız. Savcı buraya göndermişse, 550 milletvekilinin tamamının bu konuda dosyaları inceleyebileceğini, bir yönüyle aslında Meclise ifade etmiş olarak kabul etmek zorundasınız. Dolayısıyla, buradaki asıl amaç, hem o dönemin Meclis Başkanının hem de oturumu yöneten Başkanlık Divanının ortaya koymuş olduğu tutum, milletvekillerinin o dosyaların içeriğine ulaşmasıyla ilgili duyulmuş olan bir korkunun yansımasıdır. Bunun kabul edilebilir bir yanı yok. Bu, geçmişi ilgilendiren bir durum değildir, geleceğe dair de bu tarz yanlış uygulamaların önünü açar. Demin de ifade ettim, bundan sonra, sizin görüşülmesini istemediğiniz herhangi bir konuda, talimatlandırdığınız bir savcı Meclise gizlilik yazısı yazar, Parlamentonun bütün faaliyetlerini bir şekilde tahakküm altına almış olursunuz. Bunun hiçbir şekilde halkın iradesiyle, milletin iradesiyle, Parlamentonun iradesiyle uzaktan yakından bir ilgisi yoktur.

Ben demin kullanmış olduğunuz sözlerin de tutanaktan mutlaka çıkarılması gerektiğini ifade etmiştim. Dolayısıyla, hem o ifadelerin tutanaktan çıkarılması hem de bu soruşturma önergesinin tekrar Meclis gündemine getirilmesi son derece önemlidir. O dönem Başbakan da bu soruşturma komisyonu ilk kurulacağı dönemde "Biz, kim hırsızlık yapmışsa kolunu keseceğiz." dedi ama bir süre sonra Başbakanın üstünden gelen talimatla da Başbakan söylediklerini maalesef yutmak zorunda kaldı. Ne soruşturma komisyonlarınız ne de seçim sonuçlarınız bu yolsuzlukların üstünü örtemeyecek, bunların sonuna kadar üzerine gitmek durumundayız.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)