GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Başkan Vekili Ahmet Aydın'a görevinde başarılar dilediğine, bütün başkan vekillerinin İç Tüzük çerçevesinde ortak bir anlayışla Meclisi yönetmesi gerektiğine, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin bazı yerleşim yerlerinde uygulanan sokağa çıkma yasaklarının yaşamı felç ettiğine ve AKP Hükûmetinin devreye koyduğu darbe ve savaş konseptini kınadığına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:11
Tarih:08.12.2015

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Öncelikle şahsınıza yeni görevinizde başarılar diliyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekilinin dile getirmiş olduğu, İç Tüzük'e uygun olarak Genel Kurulun yönetilmesiyle ilgili hususları ben de ifade etmek istiyorum, böyle bir beklentimizin olduğunu ifade etmek istiyorum.

Değerli Başkan, 7 Haziran seçimlerinden önce başlayan, AKP Hükûmetinin devreye koymuş olduğu darbe ve savaş konsepti maalesef can almaya devam ediyor. 1 Kasım seçimlerinden önce de, tek başına iktidar olması durumunda istikrar vadeden AKP Hükûmeti maalesef hem içeride hem dışarıda ülkemizi ve halklarımızı büyük bir kaos ve çatışmanın içerisine, bir savaş ortamının içerisine sürüklemeye devam ediyor. Dışarıda bir Rus uçağının düşürülmesiyle yaşanan siyasi kriz, yine Musul'a yönelik -Irak Hükûmetinin itirazlarına rağmen oraya asker gönderilmesiyle ilgili- ortaya konan serüvenci bir dış politika büyük bir bölgesel savaşın içerisine ülkemizi ve halklarımızı çekme riskini bütün dünyada maalesef gündemleştirmiştir. İçeride de bu darbe ve savaş konsepti, sokağa çıkma yasakları uygulamalarıyla, âdeta bütün kentlerde bir abluka ve kuşatma durumunu beraberinde getirmiştir. Konuştuğumuz saat itibarıyla, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 5'inci defa "Sokağa çıkma yasağı" adı altında tam bir hukuksuzluk örneği sergileniyor ve bu sokağa çıkma yasağının bugün 7'nci gününü yaşıyoruz. Aynı şekilde, Mardin'in Nusaybin ilçesinde de 5'inci defa ilan edilen sokağa çıkma yasağının 3'üncü günü içerisinde bulunuyoruz. Bu uygulamalarla, âdeta tüm kent merkezi abluka altına alınıyor ve günlük yaşam tamamen felç durumuna getiriliyor. Bugüne kadar, Sur'daki ve Nusaybin'deki son sokağa çıkma yasağında da, Sur'da 3 sivil yurttaşımız, Nusaybin'de de 5 sivil yurttaşımız maalesef katledilmiştir, yaşamını yitirmiştir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sadece insanlara yönelik operasyonel süreçlerle karşı karşıya değiliz. Bu sokağa çıkma yasağının uygulandığı kent merkezlerinde aynı zamanda tarihî ve kültürel değerlerimiz de tek tek yok edilmekte, ifade ettiğim gibi, sadece canlıya, canlılara yönelik değil, bütün bir toplumun değerlerine yönelik âdeta bir saldırı geliştirilmektedir. Diyarbakır'ın Sur ilçesinde UNESCO'nun koruma listesinde olan Kurşunlu Camisi, Paşa Hamamı, Ermeni Katolik Kilisesi, Giragos Kilisesi, Diyarbakır Surları ve Hasırlı Mahallesi'ndeki pek çok tarihî eser maalesef bilinçli bir şekilde tahrip edilmiş, burada yapılan bombalamalarla çıkan yangınlara itfaiye ekiplerinin müdahale etmesine de izin verilmemiştir.

Biz, devrede olan bu darbe ve savaş konseptini kınıyor, AKP Hükûmetini bir an önce bu konsepti geri çekmeye, halkın taleplerini, demokratik, siyasi çözümü esas alacak bir politikaya davet ediyoruz.

Teşekkür ederim.