GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 26'ncı Yasama Döneminin hayırlı olmasını ve Meclis Başkanına görevinde başarılar dilediklerine ve 24 Kasım Öğretmenler Günü ile 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'ne ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:4
Tarih:25.11.2015

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Sayın Başkanım, ben de öncelikle yeni görevinizin ve yeni yasama dönemimizin ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyorum.

İnşallah, öncelikle şiddetin Parlamentoda hiç yaşanmamasını temenni ediyorum çünkü geçtiğimiz dönemler içerisinde burada çeşitli şiddetlere maruz kalındı. Bu anlamda da öncelikle milletimizin temsilcisi olan milletvekili arkadaşlarımızdan, burada her biri çok önemli görevleri üstlenmiş arkadaşlarımızdan bu nezaket ve zarafet içerisinde bir yasama dönemi dilediğimi de belirtmek istiyorum.

Bununla beraber, 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle tüm öğretmelerimizin, eğitime emek veren tüm öğretmenlerimizin, insan yetiştirilmesine önem veren, değer veren öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü kutluyorum. Bununla beraber, özellikle şunu belirtmek istiyorum: Eğitimde, özellikle geriye doğru gittiğimizde, bugüne kadarki yatırımlar hem insani anlamda, insan yetiştirilmesi, insan kaynağı anlamında hem de fiziki koşulların iyileştirilmesi anlamında ciddi bir mesafe almıştır ve önümüzdeki dönemde atanacak öğretmenlerimizle beraber, öğretmenlerle beraber de çok ciddi anlamda bir öğretmenimiz istihdam edilecektir.

Bununla beraber, 25 Kasım, bugün kadına karşı uluslararası anlamda da şiddetle mücadele günü. Biraz evvel söylediğim gibi, öncelikle meseleye kadın ve insan olarak yaklaşmak lazım, en başta Parlamentonun bu konuda her yerde olduğu gibi örnek olması lazım. Yine, bugüne kadar kadına karşı şiddet konusunda, aile içi şiddet konusunda yapmış olduğumuz pek çok düzenleme var. Bu konuda samimi bir şekilde yasal düzenlemelerin gerçekleşmesi ama bununla beraber toplumsal anlamda bilincin, zihinsel dönüşümün ne kadar etkili ve önemli olduğunu -geçtiğimiz dönemlerde aslında çok ciddi yasal düzenlemeler yapılmış olmasına rağmen hâlâ günümüzde bu haberleri alabiliyorsak- bir oturup düşünmemiz lazım. Burada her şeyden önce toplumun zihinsel dönüşümünü gerçekleştirmemiz lazım. Ve bu yük sadece iktidar partisinin değil, tüm partilerin ve buna partilerüstü bir mesele olarak bakılması gerekmekte.

Bununla beraber, gerek medyanın dilini gerekse söylem anlamında dilimizi de değiştirmemiz gerektiği kanaatindeyim ki bu zihinsel dönüşümü hep birlikte gerçekleştirebilelim. Yoksa, yasal tedbirler anlamında, Parlamentoda samimi bir şekilde bundan önce kadına karşı aile içi şiddetin düzenlenmesi -6284 sayılı Kanun'un gerçekleştirilmiş olması- burada çok ciddi tedbirlerin, dünyadaki örneklerin Türkiye'de uygulanır olması, ülkemizde uygulanır olması... Yasal anlamda tedbirlerin değil, bununla beraber medya da dâhil olarak dilimizin ve davranışlarımızın hep beraber, toplumsal algının değişmesi konusunda birlik ve beraberlik içerisinde ve siyaset üstü bir mesele olarak bu işin çözümünün bütün tarafları olarak bir arada olmamız gerektiği kanaatindeyim.

Bu anlamda, şiddetin her türüne -kadına ve insana- bugün coğrafyamızda yaşanan insana karşı şiddete, masum insanların ölümüne karşı da özellikle bir kez daha bu vesileyle "Dur." demek ve sesimizi daha çok yükseltmek temennisi içerisinde, umarım şiddetsiz, şiddete sıfır tolerans anlayışı içerisinde karşı durulduğu bir ülke ve dünya anlayışı içerisinde insan yetiştirebilmemiz temennisi içerisinde hem Öğretmenler Günü'nü kutluyor hem de şiddete bir kez daha "Hayır." diyoruz.

Bu anlamda da Sayın Başbakanımıza bugün kadına karşı şiddet konusunda vermiş olduğu destekten dolayı da yürekten teşekkür ediyorum.

Çok teşekkürler. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)