GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri
Yasama Yılı:5
Birleşim:89
Tarih:02.04.2015

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun tasarısı hakkında şahsım adına söz almış bulunuyorum. Sizleri saygıyla selamlıyorum.

Tasarı üzerinde konuşmaya başlamadan önce, şehit savcımız Mehmet Selim Kiraz'a Allah'tan rahmet, ailesine, milletimize ve adalet camiasına baş sağlığı diliyorum. İnsanlığın düşmanı terörü kınıyorum. Teröristleri meşru göstermek için çabalayan kişi, kurum ve kuruluşları da kınıyorum.

Değerli milletvekilleri, ülkemiz son on üç yılda önemli bir dönüşüm göstermiş, güven ve istikrar ortamı sağlamıştır. Dinamizmimizle birlikte sanayimiz, ekonomimiz gelişmiş ve dünyanın 16'ncı büyük ekonomisine yükselmiş bulunuyoruz. Türkiye Avrupa'daki ekonomik çalkantılardan, Ukrayna ve Rusya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki krizlerden etkilenmeden büyümesini sürdürmektedir. Ülkemizin sanayisinin gelişimi, refah seviyesinin yükselmesi, çalışma hayatında işverenlerin uluslararası pazarda rekabet gücünün artması, diğer yandan çalışanların sağlığının, güvenliğinin sağlanması sürdürülebilir, sağlıklı bir ekonomi ve büyüme için gereklidir. Türkiye'nin hızlı gelişimi ve dünyanın lider ülkeleri arasına girmesine rağmen, iş güvenliği ve iş sağlığı alanında gelişmiş ülkelere kıyasla bazı eksikliklerimizin olduğu da bir gerçektir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; "ekonomik alanda gelişmiş ülke" denildiğinde sadece belirli büyüklüklere sahip ülkeden çok, ülke yaşamında, iş alanında, iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda alınan önlemler de çok önemlidir, refahın ve toplumsal kalkınmanın önemli göstergeleridir.

Bugün Genel Kurulda gündemde olan 687 sayılı Kanun Tasarısı'yla İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nda bulunan eksiklikler giderilmektedir. Ülkemizde Soma, Ermenek gibi vahim kazaların tekrar yaşanmaması için gereken düzenlemeler hayata geçirilmektedir.

Değerli milletvekilleri, bu tasarıyla birlikte, iş güvenliği uzmanları iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin eksiklikleri işverene yazılı olarak bildirmekle, işverenin gerekli önemleri almaması hâlinde derhâl Bakanlığa bilgi vermekle yükümlüdür. İşveren, bu bildirimler nedeniyle uzmanların ve hekimlerin iş sözleşmesine son veremeyecek, aksi takdirde bir yıllık sözleşme ücretini tazminat olarak ödeyecektir.

Yürürlükteki İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun uygulanmasında ortaya çıkan diğer bir sorun ise idari para cezalarının yetersiz olmasıdır. Bu kanunla idari para cezaları artırılmakta ve basamaklandırılmaktadır. Yine bu alanda yapılan en önemli düzenleme ise kararı verilen iş yerlerinde, izinsiz çalışma yaptıran işverenlere üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası gelmektedir.

Tasarıyla, eğitim eksiğinin giderilmesi amacıyla Yükseköğretim Kanunu'nda değişiklik yapılarak iş güvenliği uzmanı olabilecekleri mezun eden fakültelerde iş sağlığı ve güvenliği derslerinin zorunlu hâle getirilmesi sağlanmaktadır. Genç mühendis adaylarımız bundan böyle iş sağlığı ve iş güvenliği eğitiminden geçerek mühendislik görevine başlayacaklardır.

Değerli milletvekilleri, kanun tasarısıyla işverenlere yönelik getirilen önemli bir düzenleme de iş sağlığına önem veren firmaların ödüllendirilmesi yönündedir. Daha önce, 10'dan fazla çalışanı olan iş yerlerinde üç yıl boyunca ölümlü ve sürekli iş göremezlikle sonuçlanan iş kazası yaşanmadığı takdirde, bu iş yerlerinde üç yıl boyunca işsizlik sigortası primi yüzde 1 olarak alınacaktır.

Tasarıyla, Ermenek ilçesinde yaşanan iş kazası tarihi itibarıyla sigortalı olanlara ve hayatını kaybeden vatandaşlarımızın hak sahiplerine İşsizlik Sigortası Fonu'ndan ödeme yapılması ve Soma kazası sonrası hak sahiplerine sağlanan imkânların Ermeneklilere de sağlanması düzenlenmektedir.

Tasarıyla, madencilik sektöründe işverenleri iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini almaya teşvik etmek, almayanları ise cezalandırmak, diğer firmalarla haksız rekabete girmelerini engellemek amacıyla ölümlü iş kazası meydana gelen maden iş yerlerinde, kusuru yargı kararıyla tespit edilen işveren iki yıl kamu ihalelerinden yasaklanacaktır.

Değerli milletvekilleri, bildiğiniz gibi, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçe merkezinin kurulu olduğu bölgenin üzerinde bulunan taşınmazların büyük bölümü hazineye ait olup bu taşınmazlar üzerinde eskiden birçok vatandaşımız ev, iş yeri ve benzeri yapılar yaparak kullanmaktadır. Fakat, bu taşınmazların tapuları vatandaşlarımızın üzerine kayıtlı olmadığından, çok sayıda idari ve hukuki ihtilaflar bulunmaktadır. Kanun tasarısıyla Ceylanpınarlı vatandaşlarımızın sorunu çözüme kavuşacak, devletin vatandaşla ihtilafı ortadan kalkacaktır.

Değerli milletvekilleri, 24'üncü Yasama Döneminin sonlarına sayılı gün kala ülkemizde çalışma hayatının gelişimi, çalışanların sağlığı ve can güvenliği hakkında önemli düzenlemeler içeren İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun Tasarısı'nın ivedilikle yasalaşmasına yönelik hepimizin desteğinin olması gerektiğine inanıyorum ve sizlerden de önemli anlayışlar bekliyorum. Kanunun yürürlüğe girmesiyle iş kazaları ve meslek hastalıklarından arınmış, iş barışı sağlanmış, ekonomisi ve refah seviyesi daha yükselmiş bir Türkiye diliyorum.

24'üncü Dönem boyunca istemeden kırdığımız vekillerimiz olduysa affola. 25'inci Yasama Döneminde de başarılı çalışmalar yapılmasını, mümkünse de burada olmanızı diliyorum.

Sizleri saygıyla selamlıyor, sevgiler sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)